Michelen yıldızlı Fransız şef Michel Roth'un masasında…

Metro Toptancı Market, eğitim, gelişim ve etkinlik merkezi Gastronometro'nun ikinci yaşını kutluyor. 2015 yılında bin 700 metrekarelik alanda faaliyete geçen Gastronometro, bir eğitim, gelişim ve etkinlik merkezi olarak kuruldu.

Türkiye'de gastronominin gelişimine katkı sağlamayı amaçlayan Gastronometro'da dünyanın dört bir yanından misafir edilen 8 master chef ile gerçekleştirilen etkinliklerde bin 300 kişi ağırlandı. İnovatif fikirleri geliştirmeyi, yerel unsurları kullanmayı, uluslararası standartlarda şefleri yetiştirmeyi ve yerel ürünlerle hazırlanmış reçeteleri geliştirmeyi hedefleyen Gastronometro, iki yılda 4 bin ziyaretçiyi ağırladı.

Çalışmalar nedeniyle 4 ödül alan Gastronometro'da iki yıl boyunca 150 reçete geliştirildi, bu reçetelerin ve tekniklerin kayıt altına alındığı 32 video çekildi…

Başarılı sentezler

Gastronometro'nun yeni yaşı onuruna, dünyaca ünlü 2 Michelin yıldızlı, umami konseptinin dünyadaki önemli temsilcisi, Meuilleur Ouvrier de France (MOF) unvanlı şef Michel Roth, Gastronometro'da bir yemek hazırladı…

Mutfağının merkezine mevsimselliği oturtan Roth, basit, cesur ve özenli tabaklarında aynı anda hem klasik, hem modern tatları buluşturabilen bir şef, yerel ürünlerimizin de katkılarıyla konukları mutlu eden bir mönü sundu yaşgünü gecesinde…

Halen İsviçre'de Hotel President Wilson'da çalışan şefin yemeği, kereviz mus ve imperial havyarlı kral yengeç ile başladı, Religieuse usulü kaz ciğeri Antep fıstığı ve crumble kakao ile sunuldu… Porçini mantar ve kıtır fındık tartolet, turşulanmış arpacık soğan ve mantar suyu eşliğinde geldi. Kızarmış istakoza karamelize karnabahar, liçi meyvesi, portakal ve kakule eşlik ediyordu… Enginar ve kişniş çorbası ile buharda levrek ve kabuklu deniz ürünleri, kabak ve sarıkız mantarı ile taze baharatla kaplanmış kuzu filetosu ana yemeklerdi.

Kırmızı meyveli sos ve crumble eşliğinde frambuazlı çikolata ganaj kreması ile tatlı olarak sunulmuştu…

Yemeklerin mevsimselliği, sosların lezizliği yemeğe katılanların damaklarını şenlendirdi…

Umami nedir?

Japonca "hoşa giden tat" anlamına gelen umami, neurotirasmitter olarak olarak bir amino asitin ürünü aslında. Glutamat denen, birçok sebzenin ve meyve bulunan bu amino asit, tatlı, tuzlu, ekşi, acı yanında "beşinci tat" olarak adlandırılan umamiyi oluşturuyor. Glutamat maddesi ısıya maruz kaldığında (et pişirildiğinde, sebzeler sotelendiğinde vb) ortaya L-glutamat yani glutamik asit çıkıyor. Bu da yenilen şeylerin daha lezzetli gelmesini sağlıyor. 

Glutamat, birçok süt ve süt ürününün, etin, sebzenin, meyvenin içinde doğal olarak bulunuyor.

Umaminin kendi başına bir tadı yok, doğru aromaların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Bu yüzden diğerlerinden ayrılıyor. Ağızda kalan, boğazda bile hafif bir tat bırakan bir lezzete sahip. Ağızda hafif sulanmaya neden oluyor, dilin üzerinde hafif tüylü bir tat bıraktığı için de boğazı uyarıyor.