Paris Anlaşması için 100 milyar dolar lazım

Küresel iklim değişikliğine karşı mücadele konusunda tüm dünyanın altına imza attığı Paris İklim Sözleşmesi’nin başarıya ulaşabilmesi için 100 milyar dolarlık kaynak gerektiği hesaplanıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - 23. Dünya Enerji Kongresi’nde Leuven Energy Enstitüsü Direktörü William D’haeseleer’in moderatörlüğünde düzenlenen İklim Değişikliği: İvmeyi Yakalamak” başlıklı oturumda, enerji ve çevre ilişkisi ele alındı. Uluslararası Ticaret ve Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi (ICTSD) Başkanı Ricardo Melendez-Ortiz toplantıda yaptığı konuşmada Paris Anlaşması’nı “muhteşem, güçlü, politik bir başarı” olarak nitelendirdi.

Son günlerde pek çok ülkeden Paris Anlaşması’nın imzalanmasına ilişkin sözler duyulduğuna işaret eden Ortiz “Bu gönüllü eyleme dayalı bir anlaşma. Ademi merkeziyetçi beyanları gerektiren bir anlaşma. Bunun çalışıp çalışmayacağı uygulamadan sonra belli olacak” dedi. Bazı vergilerin enerji verimliliğini artırmayı engellediğini belirten Ortiz şunları ekledi: “Mesela bizim çalışmalarımızın bir kısmı yedek parça ve teknoloji ithalatında vergilerin azaltılması yönünde. Bazı kazanımlar oldu ama bunun politik kararlarla desteklenmesi gerekiyor. Paris Anlaşması’nın işlevsel olabilmesi için bunu destekleyecek eylemler içinde olmak gerekiyor. Emisyonları kontrol altına almak için tedbirler alırken dengesizliğe yol açmamak gerek. Sektörlerin rekabetçi konumunu da çok bozmamanız lazım. Karbon piyasasının nasıl yönetileceği konusunda hala bir uzlaşma yok. Bunlar 50 küsur yıldır çalıştığımız konular.”

Doğa kendi kozunu oynayabilir

Potsdam İklim Etkisi Araştırmaları Enstitüsü (PIK) Baş Ekonomisti Ottmar Edenhofer, toplantıda yaptığı değerlendirmede Paris İklim Anlaşmasının üç ayağı bulunduğunu belirterek “Bunların üçü de çok önemli ve sağlıklı değerlendirmeliyiz. En temel unsurlarından biri uluslararası camia mutabakata vardı deniyor ama hesaplama yapalım, iki derece ile sınırlamak ne anlama geliyor? 1000 giga tonluk bir emisyonu salıyoruz. Önümüzdeki dönemlerde doğa da kendi kozunu kullanabilir. Yani emisyon azaltıcı daha sert önlemler gerekebilir. Tabii olmayabilir de” dedi.

Her kömür projesi hayata geçmez

Paris Anlaşması’ndaki ulusal katkı paylarının gönüllülük esasına dayandığını kaydeden Edenhofer, şunları söyledi: “600 giga tonluk karbondioksiti zaten çoktan salacağız. Bir çok ülkenin kömür kullanımını arttırmaya yönelik ciddi planları var. Kömürün yolaçtığı emisyonlar 2020’li yıllarda pik yapabilir. Ama önemli olan ne kadar para harcanacağı. Bence gündemdeki kömür santrali projelerinin sadece üçte biri hayata geçirilecek. Bütün kömür santralleri açılsa, bu 2 derece hedefini tutturmak imkansız.”

Gerçekçi karbon fiyatlaması şart

İklim değişikliğine yol açan emisyonların azaltılması faaliyetlerinin finanse edilebilmesi için 100 milyar dolarlık harcama gerektiğini kaydeden Edenhofer, “Hükümetler bunu 2018 sonrası tedrici bir şekilde yapmayı öngörüyor. Peki bu yapılabilir mi? Bence bu tedrici azaltım projesinde ülkelerin gönüllü katkı payları birbirinden çok farklı. Başlangıç noktası bilinmeden hedefler oluşturuluyor. Bu dengelenmezse hedef tutturulamaz. Eğer biz küresel ısınmayı 2 derece ile sınırlandıracaksak, karbondioksit fiyatlandırması ülkelere bırakılıyor ama bu ülkelerin eforları iyi değerlendirilmeli. Bir ülke karbondioksite zam yaptığı zaman elde edilen gelir ülkede bırakılabilir. Paris başarılı olacaksa, karbon fiyatlandırma uygulamalarının gerçekçi ve adil olması şart. Bugün ton başına karbondioksitin fiyatlandırması 250 dolar.”

Kutlamayı bırak çalışmaya bak

Karbon emisyonları konusunda yalnızca kömüre odaklanmayıp doğalgaza da bakmak gerektiğini kaydeden Ottmar Edenhofer “Karbondioksit fiyatı istediğimiz emisyon azaltımını ifade ediyor. Şirketlerin büyük bir teşviğe ihtiyacı var. Ama fiyatlama düşük olursa kimse buna yatırım yapmaz. Paris Anlaşması başarıydı ama artık kutlamaları bitirmemiz gerekiyor. Oturup çalışmamız gerekiyor. Bu dibe doğru giden değil, yukarıya doğru bir yarış. Biz, bunu desteklemek zorundayız” diye konuştu.

Amano: İklim mücadelesi nükleer sonuç vermez

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) Genel Direktörü Yukiya Amano, nükleer ile havayı kirletmeden rantabl elektrik üretimi yapılabildiğini belirterek “Maliyetleri de fevkalade kıyaslanabilir düzeyde” dedi. İklim değişikliğiyle mücadeleyi küresel çapta yeni bir boyuta taşıyan Paris Anlaşması’nın hayata geçirilmesi için nükleerin son derece faydalı olacağını savunan Amano şunları söyledi: “Halen 514 faaliyette santral var. 460 inşaatı devam eden var. 30 ülkede santraller var ve 30 ülkede de inşa edilecek. Son 5-6 yıldaki deneyimlerimizde gördük ki nükleer santrallerden kurtulmamız mümkün değil ve kurtulmamamız da gerekiyor. Ya bugünkü konum korunacak ya da 2050 itibariyle yüzde 7 oranında nükleer artışı öngörülüyor. Nükleer santraller sayesinde 2 milyon ton emisyon azaltımı sağlanıyor. İklim değişikliğiyle mücadelede nükleer çok yararlıdır. Nükleer olmaksızın uluslararası camianın iklim değişikliğini 2 derece ile sınırlandırması mümkün olmayacaktır.”

Bu konularda ilginizi çekebilir