Emisyonun asıl sorumlusu ‘enerji’ teknolojiyle şekillenmeli

Başak Nur GÖKÇAM

Enerji üretim ve tüketimi, karbon emisyonuna en fazla neden olan alanlar arasında yer alıyor. “Karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 90’ından sorumlu olan enerjinin verimli, kesintisiz ve güvenilir kullanımı için yazılımlar ve makine öğrenim algoritmalı programlar gibi yeni nesil teknolojilerden yararlanmalıyız” diyen Schneider Electric CFO ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Cemal Tosun, şirket olarak tüm çalışmaları ‘sürdürülebilirlik’ çatısı altında ele aldıklarını söyledi.

Bu alanda, üç temel eksene odaklandıklarını belirten Tosun, “Bunlar; enerji ikilemine çözüm aramak, paydaşlarımıza örnek olarak onları teşvik etmek ve enerjiye ulaşamayan insanları temiz ve güvenli enerjiye kavuşturabilmek. Bu doğrultuda 2025 yılında tüm operasyonlarımızı karbon nötr kılmak, 2040 yılında uçtan uca karbon nötr bir değer zinciri yaratmak ve 2050 yılında ise tedarik zincirinde net sıfır emisyona ulaşmak gibi iddialı hedeflerle çalışmalarımızı sürdürüyoruz” şeklinde konuştu.

Çalışmalarının yüzde 50’sinden fazlasını müşterilerinin ortak İklim Eylemlerine ulaşmalarını sağlayacak karbonsuzlaştırma çözümlerinin oluşturduğunu belirten Cemal Tosun, “Türkiye özelinde de sektördeki Endüstri 4.0 ve dijitalleşme dönüşümünün sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşma ve yeniliği teşvik etme anlamında sağladığı gücü tüm paydaşlarımıza kazandırmak için çalışıyoruz” dedi.

Çalışmalar sonucunda S&P Global, Dow Jones, CDP gibi prestijli listelerde küresel liderler arasında yer aldıklarının bilgisini veren Tosun şöyle devam etti: “Bu kapsamda son olarak küresel çapta şirketlerin sürdürülebilirlik çalışmalarını değerlendiren Corporate Knights tarafından oluşturulan Corporate Knights 2023 Global 100 Listesi’nde, kendi sektörümüzde 1’inci genel sıralamada ise 7’nci olduk ve bu listede 12 yıldır üst üste yer alma başarısını gösterdik.”

Henüz yeterli yol kat edilmedi

Türkiye’de sanayi ve şirketlerin çevre dönüşümü konusundaki durumunu değerlendiren Cemal Tosun, “Sadece ülkemizde değil tüm dünyada daha sürdürülebilir ve verimli olmaya yönelik dönüşüm, henüz yeterli yol kat edemedi. Bu konuda sanayi ve şirketlerin de içinde bulunduğu tüm paydaşların çok hızlı bir şekilde sistemlerini daha dijital, akıllı ve verimli hale getirmeli” diye konuştu.

Dijitalleşme ve dijital dönüşümün enerjide verimlilik ve sürdürülebilirlik fırsatları yaratması noktasında dünya genelinde hem uygulayıcı hem de teknoloji ve hizmet sağlayıcı olarak kritik bir rol üstlendiklerinin altını çizen Tosun, “Operasyonlarımızdaki dönüşümle müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve iş dünyası için öncü bir konumdayız.

Bugün yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik tüketimimizi yüzde 100’e yakın hale getirecek altyapı ve operasyon desteğini sağlayabilen sayılı firmalardan birisi olarak, enerji verimliliği, sürdürülebilirlik ve yenilenebilir enerji kullanımı konusunda da liderlik rolü üstlenmiş bulunuyoruz” diye konuştu.

İklim 2030: Eğitimciler Özel İklim Değişikliği Eğitimi

Daha iyi bir gelecek inşa etmek için insana yapılan yatırıma önem verdiklerini belirten Tosun, “Sadece ekiplerimiz için değil, ilköğretim öğrencilerinden üniversiteye kadar geniş bir yelpaze için değerlerimizi korumak ve bilinçlenmek adına çeşitli girişimler, eğitimler ve seminerler düzenliyoruz.

Bulunduğumuz coğrafyalardaki çevreyi ve doğayı korumak için projeler planlıyoruz. Türkiye’nin İklim Seferberliği kapsamında öğretmenlerin eğitimi için hayata geçirilen ve 31 Mayıs’ta 3’üncü dönemini 250 öğretmenimizin ile tamamlayan “İklim 2030: Eğitimciler Özel İklim Değişikliği Eğitimi” projesi bunun bir örneği” şeklinde konuştu.

Büyük tedarikçilerin emisyonlarını azaltmaya odaklandık

2023’te yapılacak desteklere ilişkin de bilgi veren Cemal Tosun, “Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Gelişme Hedefleri’ne paralel olarak 2021-2025 yıllarını kapsayan 6 ana hedefimiz bulunuyor. Bu kapsamda yeşil gelirlerimizi yüzde 80 oranında artırmayı, müşterilerimizin 800 megaton karbondan tasarruf etmesini hedefliyoruz.

En büyük 1000 tedarikçimizin operasyonlarından kaynaklanan CO2 emisyonlarını yüzde 50 azaltma planıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Ürünlerimizde yeşil malzeme içeriğini yüzde 50 artırma, birincil ve ikincil ambalajlarımızın yüzde 100’ünü tek kullanımlık plastikten arındırma ve geri dönüştürülmüş karbon kullanmak da hedeflerimiz arasında. Güven ilkelerine uygun hareket etmek, işe alımlarda adil fırsatlar yaratmak ve cinsiyet çeşitliliğini artırmak diğer temel hedeflerimiz olarak gündemimizde yer alıyor” dedi.