“TV dizilerini sattığımız ülkelere Süper Lig maçlarını satmalıyız”

Geçen hafta “Dünya Futbolunun En Değerli İlk 50 Kulüp Markası” çalışmasını açıklayan küresel marka değerlendirme şirketi Brand Finance’in Türkiye Direktörü Muhterem İlgüner, DÜNYA’ya yaptığı değerlendirmede “Markalaşma konusunda Futbol Federasyonu ön almalı. Zihinsel evrim şart” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Emre ERGÜL

Dünyaca ünlü marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance, geçtiğimiz hafta “Dünya Futbolunun En Değerli İlk 50 Kulüp Markası” çalışmasını tanıttı. Buna göre, İstanbul’daki finalde İtalyan Inter’i 1-0 deviren İngiliz Manchester City listenin başını çekti.

Bırakın listeye girmeyi, hiçbir Türk takımı listeye yaklaşamadı bile. Çünkü Brand Finance’in 28 milyon dolarla en değerli takım dediği Galatasaray, listenin sonundaki takımın tam 5’te 1’i değer ediyor. Bu uçurumun nedenini Brand Finance’in Türkiye Direktörü Muhterem İlgüner’e sordum, “Zihinsel evrim şart” dedi. Sohbetimize önce Süper Lig’in değeriyle başladık. “Değeri ne olabilir ki?" diye söze başlayan İlgüner şöyle devam etti: “Süper Lig maçları dışarıda izleniyor mu?

Talep var mı? Bize bakın, Premier Lig maçlarını izlemek için sıraya giriyoruz. Bakın, Süper Lig maçlarını en azından Balkanlar’a satabilmeliyiz. Ya da bir politika belirlemeli… En azından dizi sattığımız ülkelere Süper Lig maçlarını satmalıyız.

Hedef ülke ya da ülkeler seçilmeli. Yerel halkına sempatik gelsin diye oranın yerel markalarıyla bağlar kurulmalı. Ne yazık ki, futbol pazarımız cazip değil. Kendimize bakalım, daha statlarımız dolduramıyoruz. Almanya’da statlar yüzde 75- 80 oranında doluyor.”

"Koyun pazarlığı yapar gibi anlaşma yapılıyor şu anda"

Peki, markalaşma bir kulüp için neden önemli? “Bu kadar büyük yatırımın bu kadar acemice yönetilmesine üzülüyorum” diyen Brand Finance’in Türkiye Direktörü, “Marka değeri çalışması yapılsın ki… Sportif başarın, maç hasılatların, forma satışların, izlenmen artsın. Sonrasında da sağlam sponsorluk anlaşmaları yapılsın” dedi. İlgüzen, mevcutta yapılan sponsorluk anlaşmalarını ise “Ne yazık ki, koyun pazarlığı yapar gibi yapılıyor bu anlaşmalar” diye tanımladı.

“Kulüpler taraftar tabanını iyi tanımalı”

Sivasspor’un başarılı bir kent takımı olmasına rağmen, stadının dolmamasından şikayet etmesini konuşuyoruz. İşte bu noktada Brand Finance Türkiye Direktörü Muhterem İlgüner, kulüplere “taraftar analizi” yapmalarını öneriyor: “Demek ki, taraftara futbolu sevdirememişler. Kulüpler taraftar tabanını iyi tanımalı. Bir çalışma yapılmalı ve kulüpler artık taraftarı nereye taşıyacağım diye bilmeli. Hesap kitap bilmiyor hiçbir kulüp… Her şey para mı? 348 üyesi olan Turquality 20’nci yılını doldurdu. Ancak dünyanın en değerli 500 markasının içinde 1 tanesi yok. Değer yaratma konusunda geride kaldık.

“Kulüpler şirket gibi yönetilmeli”

Batı basını, Avrupa futboluna Ortadoğulu, Amerikalı ve Asyalı zenginlerin ilgisi nedeniyle bir süredir “Kulüpler lokal kriterlerle mi, yoksa şirket gibi mi yönetilmeli?” sorusunu tartışıyor. Nedeni ise, milyar dolarlar yatırılıp yönetim kurulu tarafından yönetilen Paris Saint Germain’in hala Şampiyonlar Ligi Kupası’na ulaşamazken; Real Madrid’i 14 yıldır “demir yumruk”la yöneten İspanyol işadamı Florentino Perez’in o kupadan 6 tane olması! İlgüner de “Kulüpler şirket gibi yönetilmeli” diyenlerden: “Çünkü o zaman markanızı yönetmiş olacaksınız. Onu değerli kılacağınızı bileceksiniz. Sportif başarı olmalı ama rakamlar da elinizde olmalı. Bir kulüp akıllıca yönetilirse sportif başarı gelir…”

“GS'li bir yönetici değer hedefi açıklıyor mu?”

Muhterem İlgüner, G.Saray Sportif A.Ş. Başkanvekili Erden Timur’un 3 yıllık projeksiyon hazırlayıp, Avrupa’da kupa kaldırmayı hedeflemesiyle ilgili de şunları söyledi: “Güzel, peki ben de size şunu sorarım. G.Saray’ın marka değeri 28 milyon dolar. Bir yönetici de ‘Seneye 32, diğer sene 38, sonraki sene 50 milyon doları hedefliyoruz’ diyor mu? Ben duymadım.”

“Her sene aynı çirkinliklerle dolu bir futbolumuz var”

Muhterem İlgüner bir F.Bahçe taraftarı… Ya da kendi deyimiyle taraftarıymış… “Futbolu uzun süredir izlemiyorum” diyor ve ekliyor: “Yabancı maçlara rastlarsam izliyorum. Siz hiç Avrupa’da hakeme saldıran futbolcu gördünüz mü? Her sene aynı çirkinlikleri yaşayan bir futbolumuz var. Zihniyet evrimi şart. Bizim gibi yüksek enflasyonlu ülkelerde futbolda günü kurtarmak vardır. Günün hesaplarıyla uğraşırken; geleceği ıskalıyoruz…

Markalaşma konusunda TFF'yi işaret etti

İlgüzen, markalaşmanın tepeden başlaması gerektiğini belirterek, Türkiye Futbol Federasyonu’nu işaret etti: “TFF ön almalı. Takımların marka değeri tespit edilmeli. Ama idrak yok ne yazık ki. Keşke olsa. Bakın Brand Finance, İspanya ve Meksika liglerine sponsorluk anlaşması konusunda danışmanlık verdi. Liverpool, Man United, Man City, Brand Finance’le çalıştı.”