Avrupa Süper Ligi kararı tüm dünya sporunu etkileyecek
Avrupa Adalet Divanı, kıtadaki futbol devlerinin Şampiyonlar Ligi’ne alternatif olarak “Avrupa Süper Ligi” (ESL) adı altında bir lig kurmasına hak verdi; UEFA’yı AB’nin rekabet kanunlarına aykırı davranmakla suçladı. Tartışma derinleşti: Futboldan judoya artık herkes, kanun koyuculara aykırı olarak kendi liglerini kurabilir mi?
Emre Ergül
Yıl 2021…Aylardan nisan…İspanya’dan Real Madrid, Barcelona ve Atletico Madrid; İtalya’dan Juventıs, AC Milan ve Inter Milan; İngiltere’den Manchester United, Liverpool, Manchester City, Chelsea, Tottenham Hotspur ve Arsenal, futbol tarihinin en büyük kopuşunu gösterdi ve Şampiyonlar Ligi’ne alternative olarak “Avrupa Süper Ligi” adı altında özel bir ligde yarışacaklarını açıkladı.
Bu, Şampiyonlar Ligi’nin mimarı olan Avrupa’nın futbolu UEFA’ya resmen bir başkaldırıştı. Bu 12 takım, “Biz Avrupa’nın tüm diğerlerinden süperiz” diyerek, hafta içi oynayacakları yeni bir lig istiyordu. Ligin tüm gelirlerini de kendi aralarında paylaşacak, UEFA’ya bırakmayacaklardı… Ortalık yangın yerine döndü… 1954’te kurulan UEFA’nın patronu Aleksander Ceferin ile dünya futbolunun patronu olan FIFA’nın Başkanı Gianni Infantino ayaklandı.
Ülke hükümetlerinin baskıları sonrası bu 12 takımdan Barcelona, Real Madrid ve Juventus dışındaki 9’u, “Pardon, biz hata yaptık” diye geri adım attı. Ancak Real Madrid Başkanı Florantino Perez, pes etmedi ve savaşı tüm legal platformlara taşıdı. Argümanı şuydı: “Dünya devi Real Madrid, UEFA istiyor diye Avrupa’nın dört bir yanından gelen, ancak finansal olarak bu takımın yanına yanaşamayacak takımlarla oynayacak.
İyi de neden?” Kavga geçtiğimiz perşembe, 21 Aralık’ta, tüm dünya sporunu etkileyecek şekilde sonuç verdi. Avrupa Adalet Divanı, “UEFA ve FIFA'nın, 2021'de Avrupa Süper Ligi'ne katılan oyunculara ve kulüplere yaptırım uygulama tehdidinde bulunarak yasadışı hareket ettiği”ni tespit etti. Kararda açıkça, “UEFA ve FIFA, temel yetkilerine meydan okuyarak, organların ‘keyfi’ kuralları bir kenara bırakıp, rekabete daha açık olması gerekiyor” deniyordu.
Spor avukatı Mark Orth, kararı Financial Times gazetesine değerlendirdi: "Spor müsabakalarının organizasyonu artık spor federasyonlarının tekelinde değil. Sporculara ve kulüplere birçok yeni fırsat verildi.”
FIFA ve UEFA kararı yok sayan açıklamalar yaparken; ESL'yi temsil eden spor pazarlama ajansı A22’nin Genel Müdürü Bernd Reichart, zaferi ilan etti; "Yeni bir çağın başlangıcı" sözünü verdi. Reichart, alternatif bir pan-Avrupa müsabakası için yeni bir öneriyi açıklarken, "UEFA tekeli sona erdi" dedi. A22'nin kurucu ortağı John Hahn da "İnsanların bugünkü tutumlarının değişeceğini düşünüyorum" dedi: “Unutmayın, bu 70 yıllık bir tekel. Bu işler bir gecede çözülmez." Yine de ESL yönetiminin işi zor… Çünkü şu an sadece iki kulüp ESL’de yer alıyor: Real Madrid ve Barcelona…
Manchester United ve Bayern Münih, “UEFA'nın müsabakalarına bağlı kalacağız” açıklaması yaptı; Birleşik Krallık hükümeti de İngiliz kulüplerinin başka bir ayrılıkçı müsabakaya katılmasını engellemek için mevzuat üzerinde çalıştığını söyledi. İspanya LaLiga de "Bugün, 'Süper Lig'in bencil ve elitist bir model olduğunu her zamankinden daha fazla yineliyoruz” açıklamasını yaptı.
Bir Türk takımın davet edileceği ESL’de sistem nasıl olacak?
A22’nin ilk açıkladığı teklife göre, ESL tek bir lig olacak ve Avrupa’nın en elit 15 takımından oluşacaktı. Maçlar da Şampiyonlar Ligi gibi haftaiçi oynanacaktı. Ancak A22, ikinci bir açıklama ile ESL’nin iki ligden oluşacağını belirtti. Buna göre, 15 elit takım ana ligde, 64 takım da alt ligde olacak. Bu takımlar, üst lige çıkıp elitlerle oynamak için ter dökecek. Ancak içerik hala belirsiz. İddiaya göre, ESL’ye bir Türk takımı da davet edilecek.
İkinci karar buz pateniyle ilgili
Financial Times gazetesine konuşan spor avukatı Simon Leaf, "Bu kararlar spor dünyasına şok dalgaları gönderecek" dedi. Neden mi? Çünkü Avrupa Adalet Divanı ayrı bir davada da Uluslararası Buz Pateni Birliği’ne “ceza kesti.” Mahkeme, birliğin onay vermediği Dubai'deki bir yarışmaya katılmak isteyen sporcuları uygunsuz bir şekilde cezalandırmakla tehdit ettiğini açıkladı, birliği tekelcilikle suçladı.
Hukuk uzmanları, Avrupa'daki iki kararın, turnuva düzenlemedeki rollerinin diğerleri gibi ekonomik faaliyet teşkil ettiğini açıkça kabul ederek spor kurumlarının işleyiş biçimini değiştireceğini söylüyor. Rekabet hukukçusu André Pretorius, futbol ve buz pateni davalarının "yeni müsabakaları kutsamak veya engellemek için spor yönetim organlarının geniş yetkilerine meydan okumak isteyenler için kapsamlı zaferler" olduğunu söyledi.
UEFA ve FIFA, ‘İstediğimizi yaparız’ anlayışında olamaz
Spor hukukçusu Nick De Marco’nun cevabı da şu oldu: “Mahkemeler sporun büyük bir mali iş olduğu ve rekabet kanunlarına uyması gerektiği gerçeğinin farkına vardı. Kartel gibi çalışamaz. UEFA ve FIFA gibi kuruluşlar, büyük nüfuza sahip devasa ticari operasyonlardır. ‘Biz spor kurumuyuz, istediğimizi yaparız’ anlayışının arkasına saklanamazlar.”
“Futbol ve spor tarihi için büyük bir gün”
spanyol kulübü Real Madrid'in Başkanı ve ESL'nin baş mimarı Florentino Perez, Avrupa Adalet Divanı’nın kararı için "Futbol tarihi ve spor tarihi açısından büyük bir gün” diye konuştu. FIFA Başkanı Gianni Infantino ise "hiçbir şeyi değiştirmediğini" söyledi: "Dünyanın en iyi yarışmalarını düzenliyoruz ve gelecekte de bu böyle olacak.” UEFA Başkanı Aleksander Ceferin de kararı “ponpon kızlarına düzgünce sarılmış, içinde hiçbir şey olmayan bir Noel hediyesi” diye değerlendirdi.