Yarım milyar dolarlık 'kağıt'ta geri sayım

ALİ ESKALEN

Kipaş Holding, Aydın Söke’de kurulacak kâğıt fabrikası ile Avrupa’nın en büyük kâğıt üreticisi olacak. Yatırım tutarının 500 milyon doların üzerinde olduğu fabrikada, ilk etapta 1000 kişi çalışacak. Kâğıt üretimi ağırlıklı olarak atık kâğıttan yapılacak.

Yatırım hakkında DÜNYA’ya açıklamalarda bulunan Kipaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hanefi Öksüz, “Türkiye’nin üretmediği kâğıt türlerini üreteceğiz. Kâğıt üretimi ağırlıklı olarak atık kâğıttan yapılacak. Belli bir miktar ithal selüloz kullanılacak. Ülke olarak kağıt ithalatına yılda 300 milyon dolar ödüyoruz. Bu ortadan kalkacak, ayrıca 200 milyon dolarlık da ihracat yapacağız. Yani bu fabrikamız milli ekonomimize, cari açığımızın kapanmasına 500 milyon dolar katkı yapacak” dedi.

Kipaş Holding’in kâğıt üretimi dışında birçok alanda yatırımı olduğunun altını çizen Hanefi Öksüz, “Tekstil sektöründe sürekli yatırım halindeyiz. En son iplik tesisi kurduk. Arkasından denim kumaş tesisini büyütüyoruz. Denimde kapasitemizi ikiye katlayacağız. Denim kumaşı üretimini aşağı yukarı ayda 5-6 milyon metrelere çıkartacağız. Jeotermal enerjide yeni tesisler kuruyoruz. Söke’ye gaz-beton tesisi kuruyoruz. Kahramanmaraş’a, atık ısıdan üretilmek üzere enerji tesisi kuruyoruz. Kâğıt haricindeki sektörlerde 150 milyon dolarlık yatırım tutarımız var. Söke’deki kâğıt üretim tesisiyle beraber 2018 yılında toplamda 650 milyon dolarlık yatırım tutarımız bulunuyor” diye konuştu.

“Türk sanayicisinin krize bağışıklığı var”

Öksüz, Türkiye’de yönetici olmanın zorluğuna vurgu yaparak, “Türkiye’de yönetici olmak kolay değil. Kuralları da kendiniz koyuyorsunuz, işi de kendiniz takip ediyorsunuz. Ülkemizde ani belirsizlikler de oluşabiliyor, döviz kurları belirsizlik gösterebiliyor, ülkeler arasında diplomatik krizler olabiliyor, ticari kısıtlamalar olabiliyor. Bunların hiçbiri sizin bilemediğiniz şeyler. Daha açık bir şekilde söylersek; Türk sanayicisi dalgalı bir denizde gemisini yürütmeye çalışıyor. Ama Türk sanayicisi de buna alışmış durumda. Bu konuda bağışıklık sistemimiz oluştu” dedi.

Türkiye’de özel sektörün çok önemli işlere imza attığını belirten Öksüz şöyle devam etti: “Ülke olarak hedefimiz sanayileşmek, ekonomimizi daha yükseklere taşımak olmalı. Her şey buna bağlı. Terör de buna bağlı, ordunun daha güçlü olması da buna bağlı. Özel sektöre baktığınız zaman savunma sanayisinde neler yapıyor. Devlet silah yapmaya izin vermiyordu. İzin verilseydi 50 senede bizim her şeyimiz olurdu. Yine de kısa zamanda çok önemli başarılar elde ettik. Devlet özel sektörün elinden ne kadar sıkı tutarsa Türkiye de o kadar erken kalkınır. Ekonomik kalkınma birçok şey sağlayacaktır. Halkın geliri artacaktır, işsizlik azalacaktır, ihracat artacaktır. Terör azalacaktır. İnsanlar daha mutlu olacaktır. Ülke olarak sanayileşmek zorundayız.”

Kahramanmaraş sanayicilik kültürünü kullanmalı

Kahramanmaraş’ın yeni sanayileşen kentlerden olmasından dolayı bir takım sıkıntılarının olduğunu dile getiren Hanefi Öksüz, şunları dile getirdi: “Kahramanmaraş Türkiye’de gelişen şehirlerden birisi. Kahramanmaraş’ın dışında Kayseri, Gaziantep, Denizli gibi iller de sanayileşmede iyi noktalara gelmiş. Sanayicilik kültürünü daha iyi uygulamamız lazım. Dolayısıyla çeşitliliğe gidip, büyük yatırımlar yapmamız gerek. Maraşlı bir araya gelemiyor. Üretimde; beni ön plana çıkarmayacağız, bizi ön plana çıkaracağız. İşte O zaman bizleri kimse tutamaz.”