Turkcell Genel Müdürü Terzioğlu: Gelecek büyümemiz hep data üzerinden olacak

Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, 2017’nin kendileri açısından büyüme fırsatlarını değerlendirmeye devam edecekleri bir yıl olacağını belirtti.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ece CEYHUN

Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, global oyuncu olmak için global servisler çıkarmak gerektiğine inanan bir isim. Onun içinde üzerine basarak “Gelecek büyümemiz, hep data üzerinden olacak” açıklamasını yaptı. Turkcell olarak yaptıkları yatırımların yüzde 95’inin de data ile alakalı olduğunu belirten Terzioğlu, bu bakış açısını destekleyen önemli bir veriyi de paylaştı. Terzioğlu, “Son 1 sene içerisinde ortalama data tüketimi yüzde 100 arttı. 1 Nisan’dan sonra şebekemize katılan 4.5G müşterilerimiz de neredeyse aylık 5 GB’a dayanan bir tüketim ortalaması sergiliyor” dedi.

Her sene cironun yaklaşık yüzde 20-25’ine denk gelen bir bütçeyi yatırıma ayırdıklarını ifade eden Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, “Mobil teknoloji, sabit teknoloji ayrımı gözetmeksizin her ikisine de yatırım yapıyoruz. Farklı ülkelerde de bunu yapıyoruz. Hedefimiz dünyadaki tüm müşterilerimize en iyi deneyimi sağlamak. Yaptığımız yatırımların yüzde 95’i data ile alakalı. Dolayısıyla da gelecek büyümemiz, hep data üzerinden olacak. Ham datayı işleyerek müzik, TV hizmeti, bulut servisi olarak satıyoruz ve bunu yapmaya devam edeceğiz. Bir telekom operatöründen bir deneyim sağlayıcısı haline geçiyoruz. Bu da büyümemize yansıyor” dedi.

Büyüme fırsatlarını değerlendiriyor

Uluslararası büyüme stratejilerinin de 3 ana unsuru olduğunun altını çizen Kaan Terzioğlu, “Bunlardan bir tanesi, coğrafi ve kültürel olarak bize benzerliği ve yakınlığı olması lazım yatırım yapacağımız pazarların. İkincisi; mobil ve sabit altyapı açısından dengeli bir yapıya sahip olması. Üçüncüsü de ödeyeceğimiz değer açısından kendi şirket değerimiz ve çarpanlarının ötesinde bir şey olmaması lazım. Bu noktada büyüme fırsatlarını da değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin datasını Türkiye’de tutacak

Terzioğlu, Türkiye’de ‘açık’ denilince akla ‘enerji açığı’ ile ‘cari açık’ın geldiğine atıfta bulunarak, “Türkiye’de bir de data açığı problemi var. Türkiye şu anda yüzde 95 datasını yurtdışında saklıyor. Biz bunun değişmesi gerektiğini, Türkiye’nin ürettiği datayı, Türkiye’de saklaması, işlemesi ve tüketmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için veri merkezi yatırımları yapıyoruz. Gebze’de geçtiğimiz yıl açtığımız son veri merkezi, kapasitemizi ikiye katladı. Uluslararası standartlarda dünyanın en gelişmiş veri merkezlerinden bir tanesi. Biz Türkiye’nin datasını Türkiye’de tutacağız ve Türk insanının hizmetine vereceğiz” bilgisini paylaştı.

Data kullanımında ivme aynen devam edecek

Türkiye’deki tüketicilerin teknoloji kullanımı noktasında güçlü bir eğilim gösterdiğine şahit olduklarını vurgulayan Kaan Terzioğlu, şunları anlattı: “4.5G’nin büyümemizi devam ettireceğini, data tüketiminin olumlu yönde değişeceğini, piyasaya sunduğumuz yeni dijital servislerin göreceği talebin bizim açımızdan dengeleyici unsurlar olacağını öngörüyoruz. Son 1 sene içerisinde ortalama data tüketimi yüzde 100 arttı. 1 Nisan’dan sonra şebekemize katılan 4.5G müşterilerimiz de neredeyse aylık 5 GB’a dayanan bir tüketim ortalaması sergiliyor. Bu eğilimin 2017 için de aynı ivmeyle devam edeceğini öngörüyoruz.”

Olağandışı belirsizlikler döneminden geçiyoruz

Bugün küresel ekonomilerin içinden geçtiği dönemi ‘olağandışı belirsizlikler dönemi’ olarak adlandıran Kaan Terzioğlu, belirsizliklerin de ekonomik gelişmelerden daha çok politik gelişmelerden kaynaklandığına değindi. Terzioğlu, küresel gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Trump’ın ABD’de seçimleri kazanmasının ardından, Avrupa’da da mevcut iktidar partilerinin zayıfl adığı anketler görülmeye başlandı. 2017’ye girerken Avrupa’da ekonomik aktivitenin, yoğun siyasi takvimin yarattığı belirsizlikler ile geride kalması bekleniyor.

Diğer yandan Trump’ın mali politikaları büyümeyi ve istihdamı destekleyecek şekilde kullanacağını açıklamasıyla ABD büyümesine ilişkin beklentiler güçlense de, yeni Başkan'ın taahhütlerini ne denli yerine getirebileceğini zaman gösterecek. Yine de 2016 yılının ikinci yarısından itibaren toparlanma eğilimine giren küresel ekonomik aktivitenin, 2017 yılında da toparlanmaya devam etmesini bekliyoruz.”

Gelişmekte olan ülkelerin, Fed’in faiz artırımlarına ve finansal şoklara 2013 yılına kıyasla daha hazırlıklı olduğuna da vurgu yapan Terzioğlu, Trump’ın seçilmesinden sonra ABD dolarının ve faizlerinin yükselişine rağmen gelişmekte olan ülkelerin genelde büyük tepkiler vermediğini ifade etti. Terzioğlu, “Küresel ekonomik aktivite ve emtia fiyatlarındaki toparlanmanın etkisiyle birlikte 2017’nin gelişmekte olan ülkeler açısından pozitif bir yıl olmasını bekliyoruz” dedi.

30 dakikada indirilen bir dosya 30 saniyede inecek!

Kaan Terzioğlu, 5G teknolojilerini geliştirmek için 2013 yılından beri çalışmalar yaptıklarını anlatırken “5G esnek şebeke mimarisi, etkin enerji kullanımı, yüksek kapasite ve bant genişliği, düşük cihaz maliyetleri gibi birçok alanda yenilikler sunacak. 5G’nin sunacağı yüksek hızlar sayesinde bugün 500 Mbps’lik 4.5G hızı ile ortalama 30 dakikada indirilebilen 100 GB’lık bir dosya, 25 Gbps’lik 5G hızı ile 30 saniyede indirilebilecek” dedi.

NGMN tarafından 2017 ve 2018 yılları boyunca global ölçekte gerçekleştirecek 5G saha testlerini de yöneteceklerini anlatan Terzioğlu, “5G ile ilgili önemli işbirliklerimiz var, bu noktada standartların belirlenmesi sürecinde rol alıyoruz. Geçtiğimiz günlerde İstanbul Küçükyalı’daki Genel Müdürlük binamızda 5G testi yaptık. 15 GHz bandında gerçekleştirdiğimiz bu test, aslında bizleri nasıl bir gelecek beklediğini göstermesi açısından da oldukça önemli. Turkcell olarak bir yandan 4.5G’de Türkiye’de dünyanın en güçlü altyapılarından birisini kurarken bir yandan da bugün gerçekleştirdiğimiz bu uygulama ile 5G teknolojilerini dünyada ilk test eden şirketlerden birisi olduk.

Amacımız 5G’yi dünyada ilk kullanan ülkelerden birisi olurken aynı zamanda 5G’de yerli teknolojiyi de geliştirebilmek, ülke olarak teknolojiyi tüketen değil üreten ülke konumuna gelebilmek” ifadelerini kullandı. Ericsson Mobility Raporu’na göre, 2022 yılında dünyada 550 milyon 5G abonesi olması öngörülüyor.

Arıkovanı’ kitlesel fonlamaya bir örnek

Parlak fikri olan ancak finansal gücü olmayan girişimciler için kitlesel fonlama uygulamasına bir örnek olarak Arıkovanı projelerini hayata geçirdiklerini anlatan Kaan Terzioğlu, şu bilgileri verdi: “Arıkovanı yenilikçi projelerin ve girişimcilerin desteklemeyi amaçlayan bir sosyal girişim. Şirket olarak proje kapsamında ortaya çıkan fikirler prototip aşamasındaki ürünlere dönüştükten sonra girişimcilere mentorluk veriyor, onları vitrine çıkmaya hazırlıyoruz. Her projenin %25’ine sipariş veriyoruz. Şimdiye kadar girişimciler 1,3 milyon TL destek topladı, 7 kampanya destek hedeflerine ulaştı. Akıllı baston WeWalk 24 saatte 140 bin TL destek topladı. Bean Akıllı Yaşam sistemi ve Alya 3D Printer melek yatırımcılardan yatırımlar aldı. Bu noktada da kitlesel fonlama kültürünü güçlendirmeye katkı yapmak istiyoruz, hedefimiz hem girişimcilere hem Türkiye’ye fayda sağlayacak çıktıları ortaya koymak.”

İNTERNET TRAFİĞİNİN YÜZDE 25’İ 4.5G ŞEBEKESİNDEN SAĞLANIYOR

Genel Müdür Kaan Terzioğlu, 2016 yılı gelişmeleri hakkında şu bilgileri verdi:

► 2016 yılının ilk dokuz ayında Turkcell Türkiye ve Turkcell Grubu olarak hem gelir hem FAVÖK’te (Faiz Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) tüm zamanların en yüksek sonuçlarına ulaştık. Üçüncü çeyrekte ise grup bazında her çeyrek artan performans ile son üç yılın rekor seviyesi olan yüzde 8,8 gelir büyümesine ulaşırken, aynı dönemdeki FAVÖK marjı ise yüzde 33,3 olarak gerçekleşti. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından halkın doğru bilgiyi eş zamanlı almasını sağlamak adına üzerimize düşen görevi yaparak müşterilerimize ücretsiz acil iletişim paketleri tanımladık, bu paketlerin etkisi hariç tutulduğunda üçüncü çeyrekte gelir büyümesi yüzde 10,4, FAVÖK marjı ise yüzde 34,4 olarak gerçekleşecekti.

► 2016 yılının sektörümüz açımızdan en önemli gelişmesi ise 4.5G ihalesiydi. İhalede Türk ekonomisine en büyük katkıyı yaparak en fazla sayıda frekansı aldık. Bu sayede dünyanın en güçlü 4.5G altyapısını kurduk, dünyanın en hızlı mobil internetini de İstanbul, Ankara, İzmir’de müşterilerimize sunuyoruz.

► Bugün Turkcell’in toplam internet trafiğinin yüzde 25’i 4.5G şebekemizden sağlanıyor. Şebekemizdeki kişi başına data kullanımı da ortalama yüzde 59 artışla 2,6 GB’ye çıktı. Mobil internet ve uygulamaların kullanımı hızla artıyor. Geliştirdiğimiz küresel uygulamalarımıza olan talep de bunu açıkça ortaya koyuyor. Dünya çapında ilgi gören BiP’in indirilme sayısı yaklaşık 11,5 milyon, fizy yaklaşık 7,5 milyon, lifebox 3,5 milyon ve Turkcell TV+ ise yaklaşık 2,5 milyon kez indirildi.

FİNANSMAN PAZARLARINDAKİ DEĞİŞİKLİĞİ GÖRDÜK, NET YABANCI PARA RİSKİMİZİ DÜŞÜRDÜK

Makroekonomik verilere ve küresel çaptaki gelişmelere bakıldığında 2017’nin de genel itibarıyla kolay bir yıl olmayacağına değinen Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, “Türkiye, son dönemde çok önemli olaylar yaşadı, içeriden dışarıdan birçok farklı tehditle mücadele etmek zorunda kaldı. Fakat bunlara rağmen dünya geneline baktığımda Türkiye’nin, dünyadaki en istikrarlı ülkelerden bir tanesi olduğunu düşünüyorum” dedi.

Küresel çapta yaşanan gelişmelerin finansman pazarlarını da ciddi anlamda etkilediğine işaret eden Kaan Terzioğlu, şöyle devam etti: “Kur değişiklikleri yaşıyoruz. İngiltere’de çok ciddi parite değişiklikleri oldu, değer kaybetti İngiliz Sterlini… Dünyada bir dalgalanma var ve bu da Türkiye’yi, iki yönde etkiliyor. Bir tanesi, uluslararası finansman pazarlarına erişim daha da zorlaşıyor, ikincisi yukarı doğru hareketlenen kurun yarattığı bir dezavantaj var.

Biz bu noktada birtakım öngörülerde bulunduk ve geçen sene 3 yıllık yatırım planı yaparak bir yatırım stratejisi belirledik. Hemen akabinde de uluslararası piyasalara çıktık ve 2.9 milyar dolarlık bir finansman sağladık. O günün şartları ile de ortalama 6 yıl vadeyle ve ortalama yüzde 3.4 faizle bunu gerçekleştirdik ve ne kadar doğru yaptığımızı şimdi daha da iyi anlıyorum. Daha sonra da akılcı bir hazine yönetimiyle bu riskimizi, net yabancı para riskimizi 650 milyon dolar seviyesine indirdik. Bu halka açık bilgilerimiz, son 3 çeyrek itibariyle ortaya çıkmış olan bilgiler.

Dolayısıyla dünyada yaşanan bu dalgalanma, ne finansman piyasalarına erişim açısından ne de kurdaki bu dalgalanmalar yüzünden kısa ve orta vadede bizim finansallarımızı, planlarımızı etkilemeyecek. Geçen sene yaptığımız 3 yıllık planımızda yüzde 10 ila 14 arasında bir büyümenin mümkün olduğunu söylüyorduk ve bunun hala geçerli olduğunu düşünüyoruz.”

Bu konularda ilginizi çekebilir