"Savunma sanayine vatan sevdası ile girdim"
İnsansız silahlı denizaltı aracı Wattozz’u geliştirerek Türkiye’nin gündemine oturan Albayraklar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Albayrak, iş hayatı ve çalışmaları hakkında Dünya’ya özel açıklamalarda bulundu.
Murat KÜÇÜK
İSTANBUL - “Savunma sanayine yatırım yapma nedenim para kazanmak değil” diyen Albayraklar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Albayrak, bu yatırımın gerekçesini şu sözlerle açıkladı: “2014 yılında diğer yatırımlarımızdan farklı olarak savunma sanayisine yatırım yaptık. Ülkemiz bu konuda maalesef dışa bağımlı. Bu konularda yatırımların artması gerekiyor. Son dönemde milli çalışmalar yapılıyor ama yetersiz. Yurt dışına bağımlılığı kaldıracak sektörlerde çalışmalar yapmak ülkemize büyük katkı sağlar. Biz de bu amaçla savunma sanayisine girdik.
Albayraklar Şirketler Grubu bünyesindeki Albayraklar Savunma A.Ş özünde bir teknoloji şirketidir. Hayata yönelik çözümler de üretiyoruz. Dünyanın bütün büyük şirketlerinde Türk çocukları var. Onlara yabancılar imkan sağladığı için oradalar. Biz çocuklarımıza imkan sunuyoruz. Gelsinler birlikte üretip bu ülkeye katkı sağlayalım. Biz WattozzSida’yı geliştirerek hiç bir maddi kazanç sağlamadık. Çünkü bu bir milli projedir. Ben buraya harcadığım parayı başka sektörlerden kazanırım. Burada amacımız para kazanmak değil. Savunmada dışa bağımlılığı azaltmak… Çok yakında yine Wattozz Enerji Silahı adı altında yüzde yüz yerli bir emniyet silahı çıkartacağız. Üretimi bitmek üzere olan bu silahı tüm dünyaya pazarlayıp elde edeceğimiz geliri yine milli savunma sanayi projelerinde kullanacağız.”
İstişare başarıyı getirir ama son sözü ben söylerim
Türkiye’de insanların tek başına bir şeyler yapmaya çalıştığını fakat bunun doğru bir yöntem olmadığını ifade eden Adnan Albayrak istişare kültürünün azaldığına dikkat çekti. Albayraklar olarak istişare kültürü yüksek olan bir şirket olduklarına dikkat çeken Albayrak karar alma süreçlerini şöyle anlattı: “İnsani yönü kuvvetli bir kurum olarak tüm süreçlerde görüş alışverişinde bulunuruz. Şirket içinde kimsenin görüşlerini makamına göre dinlemeyiz. Kimden ne geleceği bilinmez. Tek başına bir insanın her şeyi yapması mümkün değildir. Her şeyi yapacağına inanan kişi hiçbir işi layıkıyla yapamaz. Bir karar alınacaksa herkesten görüş alırım fakat son sözü ben söylerim.”
“Hata yapan adam iyi elemandır”
“Hata yapan personele asla kızmam çünkü hata yapan adam harekete geçmiştir. Hareket eden kişi iş yapmak istemiştir. İş yapmak isteyen adam hata yaptıysa ona kızmak doğru değil. Yüz işe kalkışan bir adam yarısından fazlasını doğru yapmışsa bu onun iyi bir personel olduğunu gösterir. İyi eleman patronun her dediğini onaylamaz. Sürekli patronu onaylayan adamla çalışmam. Kendi fikrini beyan edecek ve fikrinin doğruluğuna inanıyorsa o fikrin arkasında duracak. Bu süreçlerin sonunda şirket için en doğru karar ortaya çıkmış olur.”
“Şirketi güçlü kılan personelidir” diyen Albayrak, çalışanlarını maddi ve manevi doyuma ulaştırmayan kurumların o kişiden verim alamayacağının altını çizdi ve ekledi: “Eğer personeliniz sizinle çalışırken diğer yandan iş arıyorsa o kurumda sorunlar vardır. Bu sıkıntılar zamanla büyür ve şirketin sonunu getirir. Bu sebeple personelime her anlamda destek verdim. Vermeye de devam edeceğim. Biz bu noktaya onların emeğiyle geldik. Son dönemde yozlaşma başladı. Herkes dilinden Allah kelimesini düşürmüyor ama kötü olayların arttığına daha çok tanık oluyoruz. Söylediğimiz sözle davranışlarımızın uygun düşmesi gerekir. Ben iş hayatımda böyle davrandım. Benim hayatımda doğru birdir. Bu durum hem şirketim için hem de benim için geçerlidir.”
Spor ile çalışanın verimi artar
Birçok spor dalıyla ilgilenen Adnan Albayrak, spor yapan kişinin kuruma daha verimli olacağını dile getirdi. Profesyonel şekilde boks, dalış, yamaç paraşütü ve tenisle ilgilenen Albayrak, şirket CEO’su Sertan Ayçiçek’i de zorla dart oynamaya alıştırmış. Sporun stratejik düşünmeyi güçlendirdiği gibi beden sağlığına da katkı sağladığını belirten Albayrak, önemli kararları dart oynarken aldığını da sözlerine ekledi. Başta Oflular olmak üzere Karadeniz insanının genelinin hırslı olduğunu söyleyen Adnan Albayrak, farklı sporlarda uzmanlaşmasını “Bir işe kendimi adayarak başlıyorum. Tenise başladığım zaman top makinesi ve 100 adet top aldım. 2 sene boyunca çalıştım, kendimi geliştirdim ve hocaları yenecek kıvama geldim. Katar’daki özel turnuvalara girdim. Orda Venüs Williams ile antrenman fırsatı yakaladım. Bizim oranın insanı çalışkandır ve başarmayı sever” sözleriyle açıkladı.