Kriz güven ve itibarın önemini gösterdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL  - TOFAŞ Üst Yöneticisi (CEO) Kamil Başaran, ekonomik krizlerin ardından tüketici davranışları evrildiğini, yönetim modellerinin yeniden şekillendiğini, "itibar yönetimi', "güven" gibi unsurların hiçbir dönemde olmadığı kadar öne çıktığını belirtti.

Etik ve İtibar Derneği (TEİD) tarafından yapılan açıklamaya göre, geniş bir sektörel yelpazede faaliyet gösteren yerli ve yabancı kuruluşların önderliğinde kurulan Dernek, "Kapitalizm 2.0 ve Etik Liderlik" ana temalı "Etik Zirvesi" düzenledi.
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen zirvede, sürdürülebilirlik ve sorumlu yöneticilik kavramlarını içeren yeni iş yapma modeli ve ekonomik kriz sonrası gelişen yönetim şekilleri ve şirketlerin en önemli sermayesi haline gelen "güven" kavramı tartışıldı.
Zirvede konuşan TEİD Başkanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı, gün boyunca iki önemli konuya odaklandıklarını belirterek, "Doğrudan kar elde etmeye odaklı şirket anlayışı ortadan kalktı. Bir şirketin başarısını tanımlayan unsurlar içinde sorumluluk anlayışı, sürdürülebilir üretim politikaları, inovasyon politikaları ve itibar, en az finansal veriler kadar önemli bir hal aldı. Bu yeni iş yapma modeli yanında, 'Kapitalizm 2.0'ı bu yıl mercek altına aldık. Ayrıca şirketlerin en önemli sermayesi haline gelen 'güven' kavramını tartıştık" bilgisini verdi.
Gün boyunca akademik ve iş dünyası bakış açısını, bir senteze ulaştırmaya çalıştıklarını dile getiren Çakmakçı, üçüncü yılını dolduran Etik ve İtibar Derneğinin artık referans bir kurum olma yolunda ilerlediğini vurguladı. Çakmakçı, bunu bir adım daha öteye taşıyarak dilini ve yöntemini oluşturmuş bir "Etik Akademisi"ni de hayata geçirmek ve sektörel bazda, "Etik Araştırmalar" yayınlamak düşüncesinde olduklarını ifade etti.

"İtibar yönetimi ve güven ön planda"

TOFAŞ Üst Yöneticisi (CEO) Kamil Başaran da kurumsal yönetimin özellikle sermayenin küresel hale geldiği günümüzde, şirketlerin piyasa değerini doğrudan etkileyen bir unsur olduğuna işaret etti.
Başaran, şunları kaydetti:
"Dünyayı sarsan ekonomik krizlerin ardından tüketici davranışları evrilirken yönetim modelleri yeniden şekillendi. 'İtibar yönetimi', 'güven' gibi unsurlar, hiçbir dönemde olmadığı kadar öne çıkıyor, artık finansal anlamda sermayenin de önüne geçiyor. Bu alanda ülke olarak yaratacağımız fark, yabancı yatırımların çekilebilmesi ve düşük maliyetli finansman ihtiyacının karşılanabilmesi için önemli bir rekabet avantajı yaratacak. Ülkemizde de bu alanda gerçekleştirilen çalışmaların, gelecek adına umut verici olduğunu düşünüyorum."

"Türkiye etik alanında bir köprü"

Global Ethics Network Genel Sekreteri Prof. Dr. Christoph Stückelberger, Türkiye'nin Orta Doğu, Afrika ve BRIC ülkeleriyle etik açısından köprü görevi görmek için önemli bir oyuncu ve lider olduğunu ifade etti.
Stückelberger, "Türkiye, Orta Doğu ve Afrika'da bir çok yatırım yapıyor. O bölgelere giren şirketler etik ve itibar açısından önemli bir rol üstlenmeye başladı bile. Ancak bir şirketin gerçek değerini görmek için o şirketi sadece bir boyutuyla ölçemeyiz. Son dönemlerde derecelendirme şirketlerine olan güven, aldıkları kararlarla tartışmalara neden oldu. Artık günümüzde bir şirketi değerlendirirken sadece finansal raporlarına değil etik, ekonomik ve ekolojik etkileri de göz önünde bulundurmamız gerekiyor" değerlendirmesini yaptı.
Securitas Türkiye Ülke Başkanı Murat Kösereisoğlu ise etik değerlerin, iş dünyasının en önemli dinamiklerinden biri olduğunu düşündüklerini ve bu kapsamda hem sektör hem de Türk iş dünyasının gelişimine katkıda bulunacak çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.
Kösereisoğlu, TEİD'in düzenlediği bu zirvenin, iş dünyasında etik değerlerin tartışılması için oldukça değerli olduğunu da sözlerine ekledi.