K.Afrika ve Ortadoğu’yu da büyütecek
Türkiye bir çok uluslararası firma için ‘üs’ haline gelmiş durumda. Hatta her geçen gün Türk yöneticilerine verilen sorumluluklar artıyor. BSH’da artık Türkiye’den daha fazla ülkeyi yönetiyor.
Ece CEYHUN
İSTANBUL - BSH için ‘benchmark’ ülke konumuna yükselen Türkiye, hem üretim, hem ar-ge hem de lojistik üssü haline geldi. 1999’dan beri Türkiye dışında Orta Asya’daki 10 ülkeden de sorumlu olan BSH Türkiye, artık Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerini de Türkiye’de kurduğu BUCAT adını verdiği birimle yönetiyor. 29 ülkenin sorumluluğu alan Türkiye, yeni aldığı her bir pazar için yeni stratejiler oluşturmaya çalışırken 2012’de Türkiye dışında yönettiği ülkelerden 100 milyon dolar ciro hedefliyor. Arap Baharı’nı yaşayan bu ülkeler farklı yaşam alışkanlıklarına da sahip. Bu nedenle BSH Türkiye bu ülkelerin alışkanlıklarına özel beyaz eşya üretimini de gündemine almış durumda.
BUCAT Direktörü Arek Erzurumluoğlu, Türkiye ve Orta Asya’da edindikleri tecrübeyi şimdi yakın doğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelere yayacaklarını söyledi. Erzurumluoğlu, Türkiye’nin BSH ailesi içinde ulaştığı yapı itibariyle ‘tek’ olduğunu kaydederek BUCAT’ın 1999 yılından beri Orta Asya ve Kafkaslar’da yönettiği 10 ülkeye 2011 sonunda Suriye, Ürdün, Lübnan, Mısır, Cezayir, Libya ve Tunus’un da eklendiğini anlattı. Aslında BSH’nın Türkiye’den yönettiği ülkelerin bunlarla da sınırlı olmadığına dikkat çeken Erzurumluoğlu bu ülkeleri de şöyle sıraladı: BAE, Bangladeş, Pakistan, Sudan, Afganistan, Umman, Katar, Yemen, Bahreyn, Kuveyt ve Suudi Arabistan.
Türkiye’nin bir ar-ge ve üretim üssü olarak BSH içinde öne çıktığına da değinen Erzurumluoğlu, "Türkiye fabrikaları bütün bu bölgenin lojistik üssü haline geliyor" dedi. Türkiye’nin başlı başına bir merkez olduğuna atıfta bulunan Erzurumluoğlu, "Türkiye gibi hem üretim yapan hem ar-ge’si olan hem de yine Türkiye gibi dev bir ülkeyi satış, pazarlama, servis ağı olarak yöneten üstelik de çevresindeki bir bölgeyi satış sonrası servisine kadar yöneten BSH içinde başka bir ülke yok. Bu bölgede sattığımız ürünlerin yüzde 65-70’i Türkiye fabrikalarından gidiyor ama kalan yüzde 30’u da BSH’nın bütün dünyadaki fabrikalarından geliyor. Mesela küçük ev aletleri Slovenya’dan Çin’den Almanya’dan İspanya’dan Polonya’daki fabrikalardan geliyor. Bütün bunların toplanıp tekrar dağılacağı üs Türkiye oluyor."
Hedefleri 100 milyon dolar ciro
Erzurumluoğlu geçen 10 yıl içinde 750 milyon euroluk yatırım yapan BSH Türkiye’nin önümüzdeki 4 senede 300 milyon euro daha yatırım yapacağını da hatırlatarak "Türkiye’de şu anda küçük ev aletleri fabrikası kuruluyor. Tam kapasite ile bu sene eylül ayında devreye girecek gibi gözüküyor. Önümüzdeki 4-5 senede çok yüksek adette küçük ev aletinin Türkiye çıkışlı olarak hem Türkiye’de satılacağını hem de ihraç edileceğini düşünüyorum" diye konuştu.
1999 yılında 10 ülkeyi yönetmeye başladıklarında kendilerine devrolan cironun 1 milyon euro olduğunu da ifade eden Erzurumluoğlu, "10 ülkede 2011 yılını kapatırken 75 milyon dolar ciroyla kapattık. 2012’de de hedefimiz yeni ülkeler hariç 91 milyon dolardı. Şimdi 2012 hedefimiz 100 milyon dolar. Yeni ülkelerden hedef olarak 9 milyon dolar geldi. Türkiye’nin cirosu ise 2.4 milyar TL" dedi. Orta Asya’da hızlı büyüme planı yapıyor.
BUCAT sanki bir yangın söndürme timi gibi. 1999 yılında Azerbaycan ile Ermenistan yeni savaştan çıkmıştı. Geçen süre içinde ekip bir Gürcistan’da Gül Devrimini Rusya’da çalkantılar yaşamış. Kırgızistan’da ayaklanma ve 2 kere devrim yaşanmış. Özbekistan’da da 2 ayaklanma bastırılmış. Irak bağlandığında Körfez Savaşı devam ediyormuş. Şimdi ise Libya iç savaşın yaralarını sarmaya, Tunus yeniden düzelmeye çalışıyor. Mısır’da sular henüz durulmadı ama Ürdün ve Lübnan sakin. Suriye’de ise görüşmeler sürüyor. Fakat Erzurumluoğlu’na göre bu kadar siyasi problemin yaşandığı ülkelerde büyüme planı yapmak zor olsa da içinde büyük fırsat barındırıyor. Nitekim neredeyse sıfır noktasında başladıkları ilk ülkeler için bu yıl hızlı büyüme planladıklarını yaptıklarını da kaydeden Erzurumluoğlu, "2012’de Kazakistan atağımızı güçlendireceğiz. Azerbaycan ve Gürcistan’da pozisyonumuzu sağlamlaştıracağız. Irak çok hızla gelişiyor ve değişiyor. Bir aksilik olmazsa orada da güçlü bir büyüme performansı çizebileceğimizi düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Libya, Kuzey Afrika’nın parlayan yıldızı olur
"Bugün zor ama bu tip dalgalanmalar arkasından dingin bir dönem ve ciddi büyüme getirir" diyen Erzurumluoğlu, şöyle devam etti: "O dönemde doğru şekilde doğru yerde olmak gerek. Biraz beklemedeyiz. En hızlı toparlanma beklediğimiz yer ise petrol geliri olan Libya. Taşlar yerine oturursa Libya, Kuzey Afrika’nın parlayan yıldızı olur. Libya ve Mısır’a mal göndermeye başladık ama henüz stratejimizi tam anlamıyla oturtmadık. Detay stratejileri bu sene hazırlayacağız 2013’ten itibaren know how’ımızı ihraç etmeye başlarız. Orta Asya’da yaptıklarımızı aşağı – yukarı aynısını Kuzey Afrika ve Orta Doğu’nun tamamında hayata geçirmemiz yaklaşık 4-5 senemizi bulur. Biz bunu adım adım uyguladıktan sonra BSH daha bölgedeki çok ülkeye talip olur ve bunların hepsini yönetebilir."
Enerji verimliliğini anlatıyor
Türkiye’de çevre koruma ya da enerji verimliliği çok gündemde. Erzurunluoğlu, Orta Asya ülkelerinde bu söylemin lideri olduklarını da ifade ederek "2010 yılında bu söylemi ilk telaffuz eden biz olduk. Şimdi 2013 den itibaren diğer ülkelere de yönlendireceğiz. Onlar için şimdi ne enerji, ne su, ne de çevre koruma bir problem. Bu söylemin nasıl Türkiye’de önde gelen söylemcisiysek, Avrupa’da tartışmasız lideriysek sunduğumuz ürün gamı ve çalışmalarla bölgede lider olacağız. En önemli başlıklarımızdan biri de bu" dedi.
Kazakistan dar çamaşır makinesi, Kuzey Afrika dev fırınlar istiyor
BSH Türkiye’nin en önemli özelliklerinden birisini ürünün geliştirilmesi, üretilmesi, satışı ve satış sonrası teknik destek olarak gösteren Erzurumluoğlu, her bir ülke içinde ayrı ayrı strateji geliştirdiklerini söyledi. 2012’de BUCAT’a bağlanan ve her biri Arap Baharı’nın etkisinde kalmış olan bu 7 ülkenin birbirinden çok farklı iç pazar dinamiklerine sahip olduklarını aktaran Erzurumluoğlu sorular üzerine "Hepsi birbirine çok yakın görünse de ciddi ayrılıklar içeren bir bölge. Orta Asya ve Kafkaslar’daki farklılıklar daha tolere edilebilirdi. Biz pazara bakıp fabrikaya döneriz. Pazar hangi malı, hangi fiyattan nasıl bir pazarlama ve satış stratejisi ile istiyor. Üretim açısından da hamleler yaptık. Her ülkenin ihtiyacına yönelik ürünlerle aslında sizde biraz kas geliştiriyorsunuz" dedi. Pazar farklılıklarının ürünlere nasıl yansıdığının sorulması üzerine ise Erzurumluoğlu şu değerlendirmeyi yaptı: "Örneğin Kazakistan’da derin dondurucunun alt tarafta olması isteniyor. Ama Türkiye’de sunduğumuz ürünle pahalı kalıyorsunuz. Şimdi yeni çıkıyor. Çamaşır makinesi denildiğinde Türkiye’de 60’a 60’lık makine akla gelir. Kazakistan’da banyolar küçük 45 cm derinliğinde eni 60 cm olan makine gerekiyor. Güneydeki ülkeler içinde bu ürün söz konusu bile değil. 15 kg dev çamaşır makineleri ile rekabet etmeniz gerekiyor. Bütün Avrupa, buna Türkiye’de dahil, 60’a 60’lık Orta Asya 50’ye 50 fırın ister. Afrika 90’a 60. Afrika’da fırın büyük ve 5 ocaklı olacak. 2’şer tane yanlarda ortaya da 1 tane kazan oturtuyorlar. Uzaktan bakınca pazar oluyor ama yakına girdiğinizde ürünleri detaylı incelediğinizde BSH’nın 90 cm’lik fırını tam istedikleri gibi değil. Üstelik ankastrenin de gaz olanını istiyor. Avrupa elektriğe gitmiş. Biz bir üretim üssü de olduğumuz için bu pazarların ihtiyacına uygun ürünler sunmamız da daha kolay olacak."