Gökçeada’dan Iğdır’a kadar uzanan çatal bıçak sattı
“2023’te sattığımız Jumbo markalı çatal, kaşık, bıçakları yan yana dizdiğimizde Gökçeada’dan Iğdır’a kadar gidebiliyoruz” diyen Jumbo Genel Müdürü Hakan Zihnioğlu, hem yerel pazarda hem de ihracatta güçlü bir büyüme planladıklarını söyledi. Marka, yüzde 5 olan ihracat oranını 2’ye katlamayı hedefliyor.
Sevilay ÇOBAN
Jumbo Genel Müdürlüğüne atanan Hakan Zihnioğlu, markanın 77. yıl dönümünde 2025’e dair planlarını paylaşmak üzere bir düzenlenen basın yemeğinde, stratejilerinin yanı sıra sektörel gelişmeleri de değerlendirdi. Jumbo’nun tasarıma ve özgünlüğe dayalı bir DNA’sı olduğunu belirten Zihnioğlu, Nubar Bey'in kurduğu markanın hikâyesinin 1947'de küçük bir atölyede başladığını söyledi. Bugün 120’nin üzerinde tasarım ödülüne sahip Jumbo’nun 61 tane mağaza ve 200’den fazla satış noktası bulunuyor.
Satış rakamları hakkında da bilgi veren Zihnioğlu, “Jumbo web sitesi ve mobil uygulaması ile Türkiye’deki birçok eve çok kolaylıkla hizmet verebilir, ulaşabilir haldeyiz. Öyle ki geçen sene sattığımız çatal kaşıkların toplam uzunluğu Türkiye’nin en batısındaki Gökçeada’dan en doğu noktasına kadar Iğdır’a bir uzunlukta. Yine geçen sene Türk tüketicisiyle buluşturduğumuz yemek tabakları Türkiye’nin en büyük yedinci ilinin büyüklüğüne ulaştı. Gaziantep, Urfa, Diyarbakır bu illerin nüfusu kadar bir nüfusa ürün satmayı başardık. Bu, markamızın her sofraya zarafet ve kalite taşıma misyonunu ne denli başarıyla yerine getirdiğini gösteren etkileyici bir ölçüt” dedi.
2025 hedefi 75 milyon dolar ciro
2024'ü 60 milyon dolarlık cirosal büyüklükle bitirmeyi ön gördüklerini kaydeden Zihnioğlu, 2025’te bu rakamı 75 milyon dolara çıkarmayı planladıklarını söyledi. Zihnioğlu, 25’e yakın ülkeye yaptıkları ihracatın cirodaki oranın %5 olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu; “Bir yılda 7 milyondan fazla çatal bıçak, 2 milyonu aşkın da tabak satışı yapıyoruz. Toplamda 10 milyona yaklaşıyoruz. Cirodaki ihracat oranımızı önümüzdeki yıl %10’a çıkarmayı hedefliyoruz. Sadece kendi coğrafyamızda değil, yakın coğrafyamızın dışındaki ABD, Güney Amerika, Avustralya, Japonya, yani aslında bu sektörün, gastronomi sektöründe çok güçlü olduğu yerlerde de markamızda olmayı istiyoruz. İhracatla ilgili bir diğer bakış açımız Türkiye’ye 2 saate uçabildiğiniz ve ortak kültürde olduğunuz yerleri hedeflemek var. Herkes İngiltere’de satmayı hayal ediyor. Ama ben eğer Azerbaycan’da benim kültürümle çok benzer bir kültürde çok ciddi bir pazar payı elde edebileceksem benim asıl hedefim orası olmalı.”
Zihnioğlu, ekonomik daralmaya paralel olarak sektörde daralma olup olmadığı sorusuna şu yanıtı verdi; “Ciroda daralmadı çünkü enflasyon var. Adet olarak da daralma olmadı ya da çok az oldu diyebiliriz. Çünkü üst segmentte ürün almak yerine bir alt segmentteki ürünleri aldılar. Biz çok üst segment olduğumuz için bizde böyle çok aşağı gidiş yok."
"Evlenen de boşanan da müşterimiz"
Yeni müşteri potansiyelini ölçmek amacıyla evlilik ve boşanma istatistiklerini yakından takip ettiklerini de ekleyen Zihnioğlu, “Türkiye’de yıllık 600 bine yakın evlilik, 200 bine yakın boşanma var. Ama boşanma her üç kişiden bir kişi boşanıyor diye düşünmeyin. 20 yıllık evliler boşanıyor, 10 yıllık boşanıyor, 5 yıllık boşanıyor. O yüzden yılda yaklaşık 1 milyon - 1 milyon 200 bin yeni hane kuruluyor. Ve mutlaka tencere, çaydanlık, çatal bıçak takımı alıyor. İşin aslı her iki müşteri profili de bizim hedef kitlemizi oluşturuyor. Aileler küçüldükçe tencerelerin boyu da küçülüyor. Bundan 15 sene evveline göre 5 kişi olan aileler 3’e 2’ye düşünce tencerenin boyu 24 cm’den 20 cm’ye, 20 cm’den 18 cm’ye düşüyor” dedi.