Çimentoya çeyrek milyar $ ayırdı

Bu yıl yapılacak seçimlerde Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’na tekrar aday olmayacağını açıklayan Celal Sönmez, holdinglerine odaklanacağını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ömer Faruk ÇİFTÇİ

Esra ÖZARFAT
 
BURSA - Bursa'nın köklü şirketlerinden Sönmez Holding bugün turizm, enerji, çimento, inşaat, perakende ve AVM işletmeciliği başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteriyor. Tekstil üretimini azaltma kararının ardından özellikle turizm ve çimento sektörlerinde büyüyen Holding, 2014 yılında Adana Yumurtalık Serbest Bölgesi'nde 250 milyon dolara mal olacak çimento fabrikası ve liman yatırımını faaliyete geçirmeyi planlarken, turizmde aldığı büyüme kararıyla 2015 yılında da bir otel yatırımı yapmak istiyor. Sönmez Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, aynı zamanda 17 yıldır Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini de sürdürüyor. Bu yıl mayıs ayında yapılması planlanan oda ve borsa seçimleriyle görevini bırakacak olan Sönmez, artık kendi işine daha fazla yönelmeyi planlıyor. Celal Sönmez, holdinglerinin yatırım planlarından BTSO'daki çalışmalarına kadar pek çok konuyu Gazeteniz DÜNYA'ya anlattı. 
Geçen yıl için; "Planladığımız gibi yatırımlarımızın da devam ettiği, kimi yatırımımızın mürüvvetini gördüğümüz, kimisine de yeni başladığımız bir faaliyet yılı oldu" değerlendirmesini yapan Celal Sönmez, çimento sektöründeki yatırımlarını artırarak sürdürdüklerini kaydetti. Yıllık 1 milyon 300 ton çimento kapasitesiyle 2010 yılında üretime başlayan Sançim Bilecik Çimento'nun tam kapasite ile üretim yaptığını belirten Sönmez, teknik anlamda kendini ispat eden Sançim'in mali anlamda da kendi rüştünü ispat ederek yılı karlılıkla kapattığını söyledi. Son 5 yıldaki yatırımlarla Holding'in hizmet sektörü ağırlıklı yapılandığını, ancak son 2-3 yıldır çimento sektörüne yaptıkları yatırımlarla yeni bir sanayicilik hamlesi başlattıklarını anlatan Sönmez, Adana Yumurtalık Serbest Bölgesi'ndeki çimento fabrikası yatırımıyla ilgili de bilgi verdi. 
 
Üretimin tamamını ihraç edeceğiz
 
İnşaatına başlanan ve yaklaşık 200 milyon dolara mal olması beklenen yatırımın 2014 yılında üretime geçeceğini belirten Celal Sönmez, "Bu yatırımda esas amaç üretimin neredeyse yüzde 100'ünü ihraç etmek. Bizim beklentimiz senede 100 milyon dolar kadar oradan çimento ihracatı yapmak. Serbest Bölge'de olması bazı detayları kolaylıkla aşmamızı sağlayacak ve denize sıfır noktada olmamız, direk limandan ihracat şansı yaratacak. Türkiye'den çok büyük kapasitelerde çimento ihracatı var. Bu ihracatı yapan firmalar içerisinde en avantajlılarından biri konumuna geçeceğiz. Türkiye'den yapılan çimento ihracatı devam ederken öne geçen bir Sönmez Çimento'yu göreceğiz" dedi. Hafriyat çalışmalarının sürdüğü Adana Yumurtalık'ta yatırımın inşaat ve montaj dahil 18 ayda tamamlanacağını aktaran Sönmez şu bilgileri verdi; "Makineler Çin ve Almanya'dan geçen yıl nisan ayında alınmıştı. Bu yılın mayıs - haziran aylarında makineler gelmeye başlıyor. 6 ay süre içerisinde gelecek. Gelen makineler mümkün olduğunca montaj hattına yerleştirilecek. Montaj da 10 ay sürer. 2014'ün haziranı veya temmuzu gibi üretime başlarız. 400 kişi istihdam edilecek. Buradaki kapasitemiz 2 milyon ton/yıl çimento olacak. Burası Sançim'den yüzde 50 daha fazla kapasiteli bir yatırım olacak. Orada bütün Akdeniz çanağı müşterimiz oluyor. Onunda ötesinde Atlas Okyanusu'ndan da aşağı inebiliyorsunuz. Türkiye'den 2011 yılında Brezilya'ya bile çimento ihracatı yapılmış. Demek ki satılabiliyor. Biz de satarız." 
 
Çimento ihracatı için bir de liman kuruyoruz
 
[PAGE]


 

Çimento ihracatında limanlara ulaşımın önemine değinen Sönmez, çimentonun yükte ağır, pahada hafif bir ürün olduğunu, bu nedenle yatırım planı içerisinde bir de liman yatırımının yer aldığını söyledi. Liman yatırımıyla birlikte toplam yatırımın 250 milyon doları bulacağını kaydeden Celal Sönmez; "Liman yatırımının tutarının belirlenmesinde limanın çatalının uzunluğu önemli, oradaki su seviyesi gibi etkenler önemli. Kişisel tahminim 50-60 milyon dolar civarında olacaktır. Sadece kendi ürünlerimizi buradan ihraç edeceğiz. Liman bize ve yakın çevreye hizmet verecek. Büyük bir liman yatırımı düşünmüyoruz. Çimento yatırımı daha ön planda şu anda" diye konuştu. Çimento sektöründe Türkiye pazarında bir kapasite fazlası olduğunu hatırlatan Sönmez, Türkiye'nin ihtiyacından fazlasını ürettiğini ve bu fazla üretimi muhakkak ihraç etmesi gerektiğini savundu. Deniz aşırı ülkelere yapılan çimento ihracatının daha büyük miktarlarda olduğuna değinen Celal Sönmez, "Biz o pazarın içerisinde yer alacağız. Hedefimiz deniz yoluyla gidilebilecek her yer olacak. Bunu da limanları olduğundan dolayı avantajlı bir şekilde yapabilen Türkiye'de 2 fabrika vardı. Artık benzer avantaja sahip bir 3. firma çıkacak Türkiye'de. Hele Akdeniz çanağı düşünülecek olursa müşteriye yakınlık nedeniyle biz onlardan daha avantajlı olacağız. Öte yandan Türkiye'deki kentsel dönüşüm projeleri ve altyapı yatırımları sektöre önemli bir Pazar sağlayacak. Ayrıca çevre ülkelerdeki karışıklıklar sona erdiğinde çimentoya olan talep artacaktır. Halep bize 70 kilometre.  Avrupa Birliği bu pazardan çıkıyor. Parayı çimento gibi ucuz bir maldan kazanmak yerine katma değeri yüksek üst gruplara geçtikleri için bunu biraz ihmal ediyorlar diyelim. Bu da bizim işimize yarayacak" şeklinde konuştu. 
 
2015'te bir otel yatırımı daha yapacağız
 
Sönmez Holding'in Türkiye genelinde Bodrum, Antalya, Bursa ve Uludağ olmak üzere farklı lokasyonlarda yaz ve kış turizminin yanı sıra şehir oteli konseptinde 4 oteli bulunuyor. Sönmez Holding, BTSO tarafından yapılan Ekonomiye Değer Katanlar sıralamasında "uluslararası turizm hizmetleri" dolayısıyla döviz girdisi sağlayan üyeler arasında ilk sırada yer alıyor. Uludağ'daki Monte Baia da Etstur'un düzenlediği "5. Otelpuan.com Ödülleri" kapsamında bu yıl da "Uludağ'daki en iyi otel" unvanını korudu. Antalya'da 2010 yılından bu yana faaliyet gösteren Baia Lara ise Türkiye genelinde 14. otel seçildi. Celal Sönmez turizm alanında elde ettikleri başarıyı şöyle değerlendirdi; "Bu ödüllerin alınmasında tüm otellerimizde aynı ekibin hizmet veriyor olması etkili. Bu servis ve hizmet kalitesini koruyor." Turizm sektöründen umduklarını fazlasıyla elde ettiklerini ifade eden Sönmez, bir sonraki yatırımın da turizm alanında olacağı bilgisini verdi. Sönmez şunları söyledi; "Bundan sonra yine turizm yatırımı yapacağız. Son yatırımımızı 3 yıl önce yapmıştık. Hep hayalimizde var ama olmadı bir türlü.. Hedefimizde İstanbul'da bir otel açmak var. Ama bazen öyle bir şey gelişiyor ki, yani tam manasıyla kelepir bir fırsat çıkarsa başka yerde de yatırım yapabiliriz. Ama bundan sonraki yatırımımız turizm sektöründe olacak. 2015 yılında bir otel yatırımı yapacağız." 
 
Tekstilde küçülüyoruz, ama 
başka sektörlerde öne çıkıyoruz
 
Holding olarak faaliyet gösterdikleri diğer sektörlerle ilgili de konuşan Sönmez, yine Ekonomiye Değer Katanlar sıralamasında Sönmez Bustaş A.Ş. ve Sönmez Lojistik Depolama AŞ olarak "Uluslararası Kara Taşımacılığı" dolayısıyla döviz girdisi sağlayan firmalar arasında ilk iki sırayı aldıklarını hatırlattı. Tekstilde küçüldüklerinin ancak bu oranda başka sektörlerde öne çıktıklarının altını çizen Celal Sönmez, tekstilden tamamen çıktıkları yönündeki algılamanın yanlış olduğunu dile getirerek; "Tekstilden tabii ki çıkmadık. Şu anda Sönmez Pamuklu Sanayi'nde viskon iplik imalatı devam ediyor. Bu arada ASF'de bayan giyimiyle ilgili elbiselik kumaş üretimi devam ediyor. Dokuma boya baskı üniteleri tamamen çalışıyor. Onlar açısından da baktığımızda karlı bir yıl kapattık. Memnunuz. 2013'ün biraz daha iyi bir yıl olacağını düşünüyorum" ifadesini kullandı.  
 
"Enerjide biz de umduğumuzu bulamadık"
 
[PAGE]


 

Enerji yatırımlarının devam edip etmeyeceği ile ilgili de konuşan Sönmez şu değerlendirmeyi yaptı; "Enerjide biz de umduğumuzu bulamadık açıkçası. Doğalgaz santrali maliyetlerinin yüzde 98'i doğalgazdan karşılanıyor. Doğalgaz yüzde 30 arttı, elektrik ise yüzde 7. Başka yapacak bir şey yok. Çaresiz negatif etkileniyorsunuz. Enerjide çok büyük yatırımlar yapmak gerekiyor. Biz de bunu yapamadık. Enerji işinde devletin politikaları size kar ettirmiyor. Çok büyük olmanız lazım. Bugün Türkiye'de 2 bin megavatlık yatırımlar yapılıyor. 50-100-150 megavatlık yatırım yaparak nasıl rekabetçi olacaksınız? Birim maliyetiyle başa çıkamazsınız. Bir de Türkiye'de enerji açığı var denildi yıllardır. Devletin verdiği rakamlar da bu yöndeydi. Ama maşallah son 3 senedir enerji fazlası var. Kullanılmayan kapasiteler var. Bu veriler yanlışmış." 
 
3 siteyle sanal 
mağazacılık yapıyoruz
 
Yalova Yolu'ndaki As Merkez Outlet ile AVM işletmeciliğinde de iyi bir yıl geçirdiklerini anlatan Celal Sönmez, teknoloji alanında ise toptancılıkla yola devam ettiklerini dile getirdi. LG distribütörlüğünün yanı sıra diğer elektronik markaların satışlarını da yürüten Sönmez AGB, sanal mağazacılığa da ısınıyor. Firmanın www.teknolojix.com, www.hiperucuz.com ve www.tikladim.com isimli web sayfaları bulunuyor. 
 
2013 hazırlık, 2014
büyüme yılı olacak 
 
Geçen yılı yüzde 15 büyümeyle kapatan Sönmez Holding'in bu yılki büyüme hedefi yüzde 5. Cironun 400 milyon doları bulduğunu ve mevsimsel olarak 2 bin kişinin istihdam edildiğini belirten Celal Sönmez; "Sönmez Holding, 2012'de 2011'e göre cirosal anlamda dolar bazında yüzde 15 büyüdü. Çimentoda tam kapasiteye ulaşmamız, beraberinde turizmde iyi bir yıl geçirmemiz bu büyümeyi sağladı. Tekstilde de fena değiliz. 2012 toplam ciromuz 400 milyon dolar civarında gerçekleşti. 2013 büyüme hedefimiz ise yüzde 5. Asıl büyüme yeni yatırımın da devreye girmesiyle 2014'te olacak. 2013'ü boşa geçen bir yıl değil, hazırlık yılı olarak görüyoruz" ifadesini kullandı. 
 
Orta gelir tuzağından ileri 
teknoloji ile kurtuluruz
 
Sönmez, Türkiye ekonomisini de değerlendirdi. İhracatın tek başına büyümeyi taşıyamayacağını savunan Celal Sönmez şöyle konuştu; "Büyümenin yüzde 4'lerin altına düşmemesi lazım. Arkadan gelen nüfusa istihdam yaratacaksak 4 aslında yetersiz, ama 4 diyelim yine de. Orta gelir tuzağına düşmemek için de daha yoğun teknolojilere yönelmemiz lazım. Orta gelir tuzağına düşmeyelim dediğimizde orada ufak bir çelişki var. İstihdam açısından sorun yaratabilir. Çünkü ileri teknoloji demek istihdamın azalması demektir. Ama t-shirt, gömlek yaparak bu işin içinden çıkamazsınız. Tekstilde de, otomotiv yan sanayinde daha pahalı ürünlere yönelmek gerekiyor. Orta gelir tuzağından kurtulmak ancak bu sayede olur. Onun da başında Ar-Ge, onun da ötesinde destekler, teşvik politikaları gelecek. Türkiye'de bir şeyler yapılıyor. Yapılmıyor değil. Yapılmıyor dersek hem yalan söylemiş oluruz, hem de haksızlık etmiş oluruz. İyi şeyler yapılıyor ve bunu dünya da takdir ediyor. Rakamlar da bunu gösteriyor. Bugün baktığınızda Türkiye'ye döviz akıyor, yabancı sermaye akıyor."
 
 
Merkez Bankası'na tek kelimeyle 'helal olsun'
 
[PAGE]


 

Hükümetin ekonomi politikalarını olumlu ve doğru bulduğunu, özellikle son 2 yıldır Merkez Bankası'nın takdir edilecek kadar başarılı politikaları olduğunu vurgulayan Celal Sönmez, "Tek kelimeyle helal olsun. Gıpta edilen bir noktadayız. Moodys'in haziran - temmuz aylarında not artırımı yapacağını düşünüyorum. Ama tabii iç piyasayla büyüyeceğiz derken cari açığı birazcık açacaklar diye düşünüyorum. Bunun olmaması için ara malların Türkiye'de yapılıyor olması, ithalatın kalkması gerekir. Bunun yapılabilmesi için de yatırım lazım. Epey bir zaman alacak bir düzenlemedir bu. Eğer ithalatın önünü açar, ihracatın önünü kapatırsan bu başa beladır. Cari açığın en büyük riski sürdürülebilir olup olmamasıdır. Sürdürülebildiği sürece sorun yoktur. Ya bir şey olur da biz bunu sürdüremezsek endişesi Türkiye'nin kendi öz kaynaklarıyla büyümesi gerektiğini gösteriyor" dedi. 
 
 
Terör biterse Türkiye 
sıçrama yapar
 
Amerika ve Avrupa ekonomilerinin rahatlamaya başladığını belirten Celal Sönmez, Yunanistan'ın bile bugün krizden çıkabileceğini düşündüğü bir noktaya gelindiğine dikkat çekti. Türkiye'de esas sıçramanın terörün bitirilmesiyle yaşanacağının altını çizen Sönmez şu ifadeleri kullandı: "Türkü ile Kürdü ile bu milletin çok canı yandı, özellikle 30 yıldır. Bunun çözülebildiğini düşünebiliyor musun? Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes bu soruna sahip çıkarsa benim umudum bu işin çözülebileceğine dairdir. Bugün istediğiniz teşviki verin, doğuya kimse gitmiyor. Bütün köyler boşaltılmış. Orada 3-5 şehre yüzbinlerce kişi doldurulmuş. İşsizlik almış başını gitmiş. Bu kişiler 'Burada açım, hiç olmazsa dağa çıkarsam kahraman olurum', düşüncesiyle terör örgütünün peşine takılıyor. Ama bunun çözülebildiğini, oralarda artık bir şeylerin üretildiğini düşünün. Eğer bu huzur sağlanabilirse, oraya harcanan paralar üretime dönüştürülürse... Umut veren bir başka gelişme de oradaki sorun hiçbir zaman bu bir halk hareketi haline dönüşmedi. Terör örgütü boyutunda kaldı. Demek ki o bölgedekiler de istemiyor. Oradakilere kendini daha iyi hissettirebilecek bir düzen kurulabilirse Türkiye'nin esas sıçraması oradan olacaktır. Çok ciddi bir kaynak aktarılıyor çünkü."

Bursa Ar-Ge'yi yeni öğreniyor
[PAGE]
 
Bursa Ar-Ge'yi yeni öğreniyor
 
Bursa önümüzdeki yıllarda yine otomotiv sektörüyle büyümesini sürdürecek. Makine metal sanayi de Bursa için önemli bir şans. Mevcut üretim daha teknoloji yoğun, daha katma değerli olmalı. Bursa Ar-Ge'yi yeni öğreniyor. Düne kadar problem üretebilmekti. Şimdi üretilen malın daha değerli hale getirilmesi önem kazandı. Türkiye'de Ar-Ge'ye ayrılan kaynak çok sınırlı. Ama firmalar artık Ar-Ge'siz olmayacağını da öğrenmeye başladı.
 
17 yılda 400 milyon $
 
Mayıs ayında yapılması planlanan oda seçimlerine yasal hakkım olmasına rağmen girmeyeceğim. BTSO'da 17 yıl görev yaptım. Kalifiye eleman yetiştirilmesi için mesleki eğitim veren Bursa Teknoloji Geliştirme Merkezi'ni (BUTGEM) kurduk. Bursa Serbest Bölgesi'ni (BUSEB) de kurarak, ekonomiye katkı sağladık. Küçücük bir lokasyondan nereye geldik. 17 yılda 400 milyon dolarlık bir katma değer yaratmışız.
 
90+3 gibi süremiz uzadı
Görev süremiz tamamlanıyordu. Son 3 dakika uzatmalar gibi 90+3 yaptılar. Rahmetli babam alınmasın ama onlar ve öncekilerin 100 yılda yaptıklarından daha fazlasını yaptık. Bütçe olarak baktığımda bile 1 milyon 587 bin dolarlık bir parası vardı odanın biz aldığımızda, şimdi 87 milyon dolar parası var. En büyük kalem odanın kira gelirleriydi. Şimdi onların hepsi bütçe gelirleri içerisinde yüzde 1'lerde kaldı. 
 
Serbest Bölge'den 3 misli aldık
Serbest Bölge'ye oda olarak 3 milyon 600 bin dolar para koyduk. 11 milyon dolar zaten şimdiye kadar temettü aldık. Yani 3 mislini. Şu anda oranın yüzde 30 hissesi BTSO'nun. Bu yüzde 30 hisseye gayrimenkul değer olarak baktığımızda dahi yaklaşık 37 milyon dolar. Paralarımızın kimini Ulucamii'nin minberini tamiratta harcamışız, kimiyle okul yapmışız, kimisiyle Merinos Parkı'nı yapmışız. Bütün rakamlar, verileriyle elimizde var. 
 
Seçime girerdim ama soğuttular 
Allaha şükür iyi şeyler yaptık. Takdir edenler de oldu, tenkit edenler de. Hepsinden Allah razı olsun. Gelenler daha iyilerini yapacaktır, inanıyorum. Onlara da başarılar diliyorum. Daha yapmak istediğim şeyler vardı ama son 2 yılda biraz heyecanımızı kaybettik. Bazı kişilerin negatif yaklaşımları bu heyecanımızı soğuttu. Bunlar yaşanmasaydı seçildiğim takdirde yine devam ederdim. Seçime girerdim, ama soğuttular beni. Canları sağolsun.