Ar-Ge desteği almıyor, patent için başvurmuyor yine de hızlı büyüyor
Gürallar Artcraft Yönetim Kurulu Başkan Vekili Esin Güral Argat, sanayici olduklarını ve sanayiden asla vazgeçemeyeceklerini söyledi.
YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Önder BARLAS
İSTANBUL - Porselen denilince akla ilk gelen il Kütahya. Kütahya'nın en köklü ailelerinden biri de Güral Ailesi. Ailenin baba Ail Güral öncülüğünde 1948 yılında kurduğu sanayi şirketleri her geçen gün büyüyor.
2004 yılında üç erkek kardeşin iş hayatında yollarını ayırmasıyla şimdi aile fertlerinin üç büyük grubu faaliyet gösteriyor. En büyük kardeş Rıza Güral, grubun cam, makine ve turizm işlerini alarak Güral Artcraft'ın sahipliğini yürütüyor. Ortanca kardeş Nafi Güral, Kütahya Porselen'in, en küçük erkek kardeş İsmet Güral ise Güral Porselen'in sahibi. Kız olan en küçük kardeş Sevim Hanım ise hisselerini kardeşlerini sattı. Rıza Güral'ın kızı ve şirketin Yönetim Kurulu Başkan Vekili olan Esin Güral Argat, önceki gün gazetecilerle biraraya gelerek Gürallar Artcraft hakkında bilgi verdi.
Gayrimenkule girdi
Kendilerinin sanayici olduğunu ve sanayiden asla vazgeçemeyeceklerini belirten Argat, cam, makine, çatı kaplama sistemlerinde sanayi faaliyetleri olduğunu söyledi. Aynı zamanda turizmde faaliyet gösterdiklerini belirten Argat, enerjinin de ilgi alanları olduğunu kaydetti. Bu zamana kadar fabrikalarını ve turizmdeki bütün bina yatırımlarını hiçbir taşeron kullanmadan kendilerinin yaptığını belirten Argat, geçen yıl da Gürallar Yapı olarak gayrimenkul sektörüne girdiklerini belirtti. Bu bilgi birikimi ile Kartal'da Lapis Han projesini başlattıklarını kaydeden Argat, tamamen ofislerden oluşan bu projede ilk lansmanda yüzde 20 satış gerçekleştirdiklerini anlattı. Kentsel dönüşümle birlikte gayrimenkulde 10 yıl içinde muhteşem bir dönüşüm olacağını belirten Argat, Gürallar Yapı olarak doğaya ve çevreye saygılı projelere imza atmak istediklerini dile getirdi.
'En önemli işimiz cam'
Faaliyet gösterdikleri sanayi dallarından özellikle camda ciddi rekabet olduğunu belirten Argat, "Yoğun rekabet, bize kendi çözümümüzü kendimizin üretmesini öğretti. Bu nedenle biz kendi teknoparkımızı kurduk. Dünyada kendi teknoparkı ile çalışan üç firma var. biri Fransız Art International, diğeri de ABD'li Libbey Glass. Biz grup olarak yenilikçiliği ve teknolojiyi seviyoruz" dedi. Camda dünyanın 6'ncı, Türkiye'nin ise ikinci büyüğü olduklarını belirten Argat, üretim teknolojilerinde kendilerine ait know-howları olduğunu söyledi. Sektördeki yoğun rekabetten dolayı, patent için başvuruda bulunmadıklarını ve Ar-Ge desteklerinden yararlanmadıklarını söyleyen Argat, "Cam, üretim ve makinede bu üç alandaki toplam cironun yüzde 3'ü ila yüzde 5'ini yatırıyoruz. Ar-Ge'ye gider olarak değil, yatırım olarak bakıyoruz" dedi. Camda 1997'de günde 60 bin ton olan üretimlerini bugün 540 bin tona çıkardıklarını belirten Argat, "Tesislerimiz 212 bin metrekare açık, 80 bin metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyor. Sofra camı kategorisinde Türkiye 460 milyon dolarlık ihracat yapıyor. Bunun yüzde 25'ini biz gerçekleştiriyoruz. İç pazarın büyüklüğü 400 milyon dolar civarında bizim payımız da yüzde 20. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bizim en önemli işimiz cam" diye konuştu.
Turizmde de iddialı
Ancak grup turizmde de iddialı. 1980'lerde Turgut Özal'ın Başbakan olduğu dönemlerde herkesin turizm yatırımı yaptığını hatırlatan Argat, "Biz turizme 1974'te Kütahya'da girdik. 1988'de Manavgat'ta Alibey Hotels and Resorts'u yaptık. O dönemlerde sektöre giren ve el değiştirmeden bugüne gelen ender firmalardan biriyiz. Şu anda turizm sektöründe 3 bin 100 yatak kapasitemiz var" dedi. Türkiye'nin turist sayısı bakımından dünya 6'ncısı olduğunu ancak gelir bakımından 12'nci sırada yer aldığını belirten Argat, "2007'de turist başına gelir 800 dolardı, bugün 730 dolara düştü. Turizmde niteliğin artırılması gerekiyor" dedi. Bu nedenle turizmde yeni tesis kurmayı düşünmediklerini ancak tesislerin niteliğini artırmak yönünde yatırım yapmaya
devam edeceklerini kaydetti.
Sanayi, orta ve yüksek teknolojiye dönüşmeli
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'ne (TÜSİAD) üye olmasının üzerinden 6 yıl geçtikten sonra yönetime giren Güral Artcraft Yönetim Kurulu Başkan Vekili Esin Güral Argat, dernekte başkanlığını üstlendiği Teknoloji, İnovasyon ve Bilgi Toplumu Komisyonu hakkında da bilgi verdi. Başkanlığını üstlendiği konusunu çok sevdiğini belirten Argat, Türkiye'deki sanayinin çoğunluğunu düşük teknoloji olduğunu kaydederek, "Türkiye'deki sanayinin orta ve yüksek teknolojiye dönüşmesi lazım. Bunu yapabilmenin yolu da inovasyon. Bu nedenle TÜSİAD'da üstlendiğim konunun çok önemli olduğunu düşünüyoru. Ayrıca geniş kitlelelerin konuyu içselleştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında Türkiye'deki sanayide bilgi teknolojilerinin kullanım oranı çok düşük. Bilgi toplumu olabilmemiz için bu oranın yükselmesi gerekiyor. Biz bütün bu kabiliyetleri yükseltebilirsek, ülke olarak sıçrama yapabiliriz" dedi. Argat, amacının inovasyonu herkese sevdirmek olduğunu kaydetti. Anadolu'da inovasyon kavramınıçoğunluğun bilmediğini ve buluşçuluk sandığını belirten Argat, bunun için halka inovasyonu anlatacak yarışmalar düzenlemeye hazırlanıyor.