Anlaşamazlarsa devletin müdahalesi olur
Babacan, Turkcell'de ortakların bir an önce anlaşıp yönetim kurulunu atamamaları halinde devletin müdahale edeceğini söyledi.
İSTANBUL - Turkcell'de ortaklar arasındaki sorunlar, yönetim kuruluna atama yapılamaması ve dün genel kurulun gerçekleştirilememesinin ardından Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ortakların bir an önce anlaşıp yönetim kurulunu atamamaları halinde devletin müdahale edeceğini söyledi.
Babacan, Bloomberg HT'de katıldığı programda, Turkcell'in halka açık bir şirket olduğunu ve bu konuda da SPK'nın görev ve sorumlulukları olduğunu belirterek, "Bizim birinci tercihimiz kısa bir süre içinde ortakların anlaşıp, bir an önce yönetim kurulunu kendilerinin atayıp, bu şirketi yönetmesi" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
"Daha önce de kendi aralarında anlaşıp bağımsız üye atayamadıkları için SPK mecburen bağımsız üye atamak zorunda kaldı. Şimdi yine çıkmaza girerse, SPK tabi mecburen birkaç adım daha atacak. Böyle bir şirketin başıboş kalması, yönetimsiz kalması mümkün değil. Buna izin vermeyiz."
Babacan, "Kendileri yapamazsa mutlaka devletin orada müdahalesi olur" ifadesini kullandı.
SPK'nın çok daha geniş yetkileri olduğunun altını çizen Babacan, SPK'nın bu yetkileri basamak basamak kullanabileceğini kaydetti.
Babacan, Turkcell'in halka açık, BTK tarafından düzenlenen ve pazar payı açısından da stratejik bir şirket olduğuna dikkat çekti.
Turkcell'de dün genel kurulun gerçekleştirilememesi, 2010yılında üç yıllığına seçilen ve Nisan ayı sonunda görev süreleri sona eren Turkcell yönetim kurulu üyelerinin yeniden seçilmesini engelleyerek belirsizlik oluşturdu.
SPK Mart ayında yönetim kuruluna üç bağımsız üye atarken, Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Colin Williams, Alexey Khudyakov, Gülsün Nazlı Karamehmet Williams ve Karin Eliasson'un görev süreleri de Nisan ayı sonunda dolmuştu. Genel kurul gündeminde üyelerin yeniden seçimi bulunuyordu.
Ana hissedarları temsil eden üyelerin görev sürelerinin sona ermesi, Turkcell yönetim kurulunun stratejik kararları almasına engel olacak. Ancak Türk Ticaret Kanunu'na göre, mevcut üyeler yeni bir genel kurul kararı alabiliyor.
Yeni katılım bankalarının sermayesi Hazine'den
Babacan, kamunun kuracağı yeni iki katılım bankasının, sermayesinin Hazine'den konulacağını söyledi.
Ziraat ve Halk Bankası'na yeni bankaların kurulmasıyla ilgili talimat verdiklerini hatırlatan Babacan,"Hazırlıklar yapılıyor. Ama sıralamada muhtemelen Halk Bankası daha önce Ziraat biraz daha sonra girecek. Her ikisi de hazırlanıyor" dedi.
Bu bankaların bir banka iştiraki olmayacağının altını çizen Babacan, "Hazine sermaye koyacak ama kurulan katılım bankası, Halk Bankası ile kardeş olacak. Şirketin kuruluş sözleşmesiyle, yönetim yapısıyla birbirine iyice bağlayacağız ki Halk Bankası'nın birikiminden insan kaynaklarından yararlansın.Sıfırdan başlarsa daha yavaş olur" diye konuştu.
Babacan, mevcut katılım bankalarının şehirlere odaklandığına dikkat çekerek, taşrada da mutlaka katılım bankacılığı konseptinin yayılması gerektiğini belirtti.
Babacan ayrıca, yüzde 4'lük büyüme tahminin koruduklarını belirterek; ticari kredi faizlerinin daha uygun olması konusunda da, BDDK ve TCMB'nin çalışmalarının ilerlediğini söyledi.
ABD yaptırımları
ABD'nin Temmuz'da başlayacak olan İran ile altın ticaretine yönelik yaptırımları hakkında da Babacan şöyle konuştu:
"Amerika'nın tek taraflı yaptırımları, sadece Türkiye için değil tüm dünya için uygulamakta. Temmuz'dan itibaren altın ticaretiyle alakalı yeni bazı kurallar koyacaklar. Ama bizim Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına bakışımız ile ABD'nin tek taraflı kararına bakışımız farklı."
"BM Güvenlik Konseyi bizim için hukuken bağlayıcı, dediklerini uygularız. Ancak ABD'nin tek taraflı yaptırımlarının Türkiye devleti açısından hukuki bağlayıcılığı yoktur. ABD'nin tek taraflı yaptırımları konusunda bankaları serbest bıraktık... burada duruma müdahil değiliz."