3D ile plastik ambalajlar vazoya dönüşüyor
STM Teknik, atık plastiklerden biblo, vazo ve bardak gibi eşyalar üretecek. Tasarladıkları plastik enjeksiyon makinesi ile ithalatın da önüne geçmeyi planlayan şirket, kısa süre içerisinde bu teknolojiyi evlere de ulaştırmayı hedefliyor
ZEHRA ORUÇ
BURSA - Atık malzemeler farklı formlarla yeniden canlanacak. STM Teknik’in bu kapsamda geliştirdiği makine, atık ambalajların geri kazanımını, hatta vazo, biblo, bardak olarak işlevini sürdürmesini sağlayacak. Şirket bu çözümü ise endüstride “prototipleme” adıyla anılan 3D Printer teknolojisini plastik geri dönüşümle buluşturmasına borçlu.
Yeni ürünleri hakkında bilgi veren şirket sahibi Semih Uslu, projesi tamamlanan en iddialı ürünlerinin hızlı prototipleme işlemi yapılan tridi (3D) printer makinesinin hammaddesi olan “monofilament misina” olduğunu söylüyor. Amerika, İtalya, Kanada ve Fransa’dan ithal edilen bu ürünü yakın zamanda iç piyasaya süreceklerini açıklayan Uslu, ithalatın önüne geçmeyi planladıkları gibi ihracata da başlamayı hedefl ediklerinin altını çiziyor. Bu cihaz ve uygulamanın Türkiye’de henüz yaygınlaşmadığına dikkat çeken Uslu, “Plastikten üretilen bir vazonun ortaya çıkabilmesi için plastik enjeksiyon makinesine ve bir kalıba ihtiyaç var. Bu ürün normal şartlarda 15 ila 30 gün arasında üretilirken, 3D Printer cihazı ile söz konusu süre bir güne, hatta 4-5 saate iniyor. Hemen hemen her sektörde kullanılabilecek 3D Printer, hem üretim maliyetinden hem de zamandan tasarruf sağlayacak” diye konuşuyor. Günümüzde yalnızca endüstride kullanılabilen bu ürünün önümüzdeki 5 yıllık süreçte evlerde de kullanılabileceğine dikkat çeken Uslu, özetle şu bilgileri veriyor:
“3D Printer cihazının altyapısı plastik. Plastiğin ağırlıklı kullanıldığı ambalajlar, en fazla evlerde atıl duruma geliyor. Geri dönüşüm plastikleri, bu cihaz sayesinde başka bir ürüne dönüşerek yeniden kullanılabilecek. Örneğin plastik bir bardak, kullanıldıktan sonra kırma cihazı yardımıyla küçük parçalar haline getirilerek ve 3D dediğimiz prototipleme makinesiyle de yeniden kullanılabilen bir eşyaya dönüşebilecek. İmal edilmesi planlanan ürün de geliştirilen yazılımlar sayesinde çeşitlendirilecek. Ve kalıba ihtiyaç duyulmadan, istenilen ürün evdeki bilgisayardan seçilebilecek. Bu teknolojik gelişmenin önümüzdeki 5 yıl içinde evlere kadar ulaşabileceğini düşünüyorum. Ayrıca geri dönüşüm ürününün kırma işlemini de bardak, tabak, vazo veya biblo gibi farklı formlardaki ürünlere dönüşmesi işlemlerini de bir makinede birleştirmeyi planlıyoruz. Gelecek yıllarda bu ürünün patentini alarak, üretimine başlayacağız.”
Üretimde çeşitliliğe odaklandı
İhracat için 2016 yılını belirlediklerini aktaran Uslu, “İhracatta öncelikli hedef pazarlarımız ise Almanya, Romanya, Macaristan, Bosna-Hersek ve Ortadoğu. İlk etapta üretim kapasitenin yüzde 15-20’sini ihracata kanalize edeceğiz, daha sonra da bu oranı yüzde 30’a çıkaracağız” açıklamasını yapıyor. İç piyasada otomotiv dışında farklı sektörlere yönelik de üretim planladıklarını belirten Uslu, mobilya ve beyaz eşya sektörüne de yönelmeyi hedeflediklerini açıklıyor. Kuruldukları günden itibaren 750 bin liralık yatırım yaptıklarını vurgulayan Uslu, 250 bin liralık 500 tonluk yeni bir enjeksiyon presi yatırımı planının daha olduğunu söylüyor. Uslu, alüminyum enjeksiyon üretim teknolojisini de bünyelerine katmayı hedeflediklerini belirterek, bu oluşumu bir ortaklıkla da gerçekleştirebileceklerinin sinyallerini veriyor.