Uçamayan 'mavi kuş' turizmi vuracak mı?

Nazlı Ezgi BAYIR

İSTANBUL

- Twitter kapatıldı
- Yok yok açıldı, mahkeme kararı var
- Açıldıysa neden hala giremiyorum
- Acele etme girersin, kimbilir belki yarın...
- Ya yine kapatılırsa
- Aman!!! Üzüldüğün şeye bak, bizim bile garantimiz yok...

Bu konuşma birebir olarak yapıldı mı bilmiyoruz. Ama biliyoruz ki benzeri konuşmalar "Türkiye'de sosyal medyaya yasak getirileceğinin" söylendiği ilk günden bu yana yapılıyor. Üstelik sadece Türkiye'de değil, yurtdışında da benzer konuşmalar oluyor. Özellikle "deniz, kum, güneş" üçlemesi ile dünya turizminde yer etmiş ülkemize gelmek isteyen yabancı turistler arasında. Çünkü turistler, tatilde bile sosyal medya ile iç içeler. Bu nedenle Twitter'ın, Facebook'un, Youtube'un ve diğer sosyal medya sitelerinin yasak olduğu ülkelere gitmek istemiyorlar.

'Turist sosyal medyayı önemser'

Turizm sektörüne yıllarını vermiş bir isim olan Turizm Gazetesi Editörü Fehmi Köfteoğlu, Almanya'da düzenlenen bir fuar esnasında sosyal medyanın yasaklanacağına dair söylemlerin duyulmasının ertesi gününde yaşananları şöyle anlatıyor: "O gün Almanya'da yayınlanan ekonomisinden, magazinine tüm gazetelerde bu haber manşetlerde yer almıştı. Haberi gören Almanlar soluğu tur şirketlerinde almış ya da Türkiye'deki otellerle irtibata geçmiş haberin gerçekliğini sorgulamıştı. Çünkü turistlerin büyük çoğunluğu sosyal medya kullanıcısı ve bu mecra hayatlarının vazgeçilmesi. Özellikle seyahat ettikleri yerlere ait fotoğrafları paylaşmak, beraberinde görüşlerini aktarmak hepsi için büyük önem taşıyor. Daha yasağın sözünün geçtiği bir süreçte böylesi tepki gören bu karar, turizm sektörü için büyük darbe. Böyle bir durum dünyanın hiçbir yerinde olamaz. Gitmeyi planladığı ülkede Twitter'ı kullanamayacağını bilen bir turist o ülkeye gitmez. Sosyal medyanın yasaklanması turistin bir ülkeyi tercih edip etmeyeceği konusunda artık bir numaralı nedendir."

Bu sözler, turizm sektöründeki bazı endişeleri yansıtıyor. Ancak sektör temsilcileri "sosyal medya"nın turistlerin tercihini bu denli değiştirip değiştirmeyeceği konusunda hemfikir değil. Bazıları Twitter'ın yasaklanmasının turizme ciddi bir darbe vuracağını, bazıları ise yasağın turizmi etkilemeyeceğini düşünüyor. İşte dunya.com'a konuşan turizm sektörü oyuncularının yasaklanan sosyal medyanın turizm üzerinde nasıl etki yaratacağına dair görüşleri:

Timur Bayındır
Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı:

Günümüzde birçok ülke sosyal medyayı daha etkin kullanabilmenin yollarını araştırırken, bu yasak sektörü olumsuz etkileyecek. Bu durum haber alma hürriyetini kısıtladığı gibi tanıtım alanında da geride kalmamıza neden oluyor. Turizm gelirlerini ve ülkemize gelen turist sayısını artırmak açısından büyük öneme sahip olan sosyal mecraların kullanımının engellenmesi aynı zamanda rakibimiz olan ülkeler ve destinasyonlar karşısında da bizi zayıf kılıyor. Dünyanın birçok ülkesinde sosyal medya kanalları her geçen gün güç kazanırken, ülkemizde bu alanda sınırlamaların yaşanması, turistin algısını ve tercih kararlarını etkileyecektir.

Figen Erkan
Jolly Tur Genel Müdürü:

Şu an yaşanan durağanlık seçim sürecinden kaynaklanıyor. Twitter yasağı Türkiye'de özgürlüklerin kısıtlanması algısı yarattı. Bu yabancı turistin kararlarını, uzun vadede de sektörü etkileyebilir.

Ceylan Pirinçcioğlu
VİP Turizm Yönetim Kurulu Başkanı: 

Twitter yasağı kararı genel olarak sosyal medyayı kapsayan bir karar değil. Bu algının oluşturulması lazım. Ancak Twitter yasağı ile oluşturulan kötü imajın sayısal verilere yansıyacağını düşünmüyorum. Çünkü Türkiye'nin turizm açısından artıları çok. Yabancı turist bunu gözardı etmez.

Necip Boz
TÜROFED Koordinatörü:

Türkiye'nin turizmdeki artıları yasağa set oluşturacaktır. Turları tercih ederek ülkemize gelen turist sayısında düşüş beklemiyoruz. Twitter yasağı genç turistleri etkileyebilir. Tur operatörleri açısından etkisi olmaz. Bunun en büyük sebebi de fiyatların birçok ülkeye göre cazip olması. Şu an için erken rezervasyona yansımış bir durum söz konusu değil.