Tatil hazırlığını dikkatli yapın!

Son dönemde 'fırsat' adı altında ucuz tatil teklifi ile dolandırıcılık yapanlar yaz tatilini kabusa çevirme riski taşıyor. Yetkililer, 'önce araştırın' uyarısı yaptı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

Sercan AKINCI

İSTANBUL - Ucuz tatil fırsatı adı altında dolandırıcılık yapanlar, pek çok kişinin yaz tatilini kabusa çeviriyor. Bu alanda şikayetlerde artış söz konusu ancak pek çok olayda, şikayete konu olan şirketler 'sanal' olarak kurulmuş olduğu için yasal bir takip yapılamıyor. Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, "Mesaj olarak, e-posta olarak gelen iletilerin dışında, arabalarımızın camlarına, evlerimizin posta kutularına atılan broşürlerden görüyoruz ki, erken rezervasyonla, ucuz tatil yapma imkanı sunan birtakım vaatlerle karşı karşıyayız. Tüketicilerin geçtiğimiz yıllarda, gerek tüketici derneklerine, gerekse tüketici hakem heyetlerine taşıdığı şikayetlerden görülmüştür ki, bu vaatler aldatıcılıktan öte bir şey değildir. Her gördüğünüz ilana kanıp da o tatil sözleşmesini imzalamayın" dedi.

"TÜRSAB üyesi mi diye mutlaka bakın"

Tüketicilerin tatile çıktığında hayal kırıklığı yaşamamaları için 3 aşamalı tavsiyelerde bulunduklarını kaydeden Ağaoğlu, tatile çıkmadan önce ilandaki tatil firmasını ya da seyahat acentesini mutlaka araştırmak gerektiğini vurguladı. Bunların öncelikle TÜRSAB üyesi olup olmadığına bakılması gerektiğini ifade eden Ağaoğlu, "Hayali şirketlerle, olmayan adreslerle bu işi yapan sözde turizm şirketleri var. Tüketici hakkını aradığında acenteye bile ulaşamıyor.
İlanlardan tatil aldığınızda mutlaka bu ilanların bir kopyasını alın ve saklayın. Daha sonra ilanda yer alan hükümler sözleşmede yer almıyorsa bu hükümlerin de yer almasını sağlayın" diye konuştu.

Vaat edilen tatilin tam olarak yerine getirilmemesi halinde ise sorunları fotoğraflayarak kayıt altına alıp, seyahat acentesine da email gibi yollarla şikayetin bildirilmesi gerektiğini anlatan Ağaoğlu, şöyle devam etti: "Yazılı şikayetin bir kopyasını saklamayı ihmal etmeyin. O şirkete bir ihtar göndererek, karşılaştığınız aksiliklerden ötürü ayıp oranında bedel indirimi ya da paranızın geri iadesini talep edebilirsiniz. Tüketici Hakem Heyetleri'nin bin 191 liraya kadar olan kararları mahkeme kararı yerine geçer. Bu kararla firma hakkında icra takibi başlatılabilir. Tüketicinin tazminat hakkı da vardır. Öyle şikayetler geliyor ki, 'ben tek kişilik oda istemiştim bana iki kişilik bir oda verdiler, bir yabancıyla birlikte kalıyorum' diyorlar. Bu gibi anlaşmaya aykırı durumlarda tüketicinin bir hakkı daha var. Gidip başka otelde kalırsa, aradaki farkı tur şirketinde talep edebilir."

Eğitim konusunda TÜRSAB'a iş düşüyor

Dolandırıcıların düzenlediği sözde tatil fırsatlarına karşı tüketicilerin uyanık olması gerektiğini ifade eden Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, "Gelişmekte olan konularda her zaman sahtekarlıklar oluyor. Burada TÜRSAB'tan firmalarla ilgili bilgi almalılar. Bunların muhakkak ki sektöre olumsuz etkileri vardır" dedi.
Geçtiğimiz günlerde Bakan Hayati Yazıcı'nın detaylarını açıkladığı Tüketici Haklarını Koruma Kanunu'ndaki paket turlarla ilgili düzenlemeye yönelik de açıklama yapan Bayındır, "Birtakım insanlar çıkıyor, bir otobüs alıp, milletin parasını da alarak tur düzenliyorlar. Vatandaşı sigortalayıp sigortalamadıkları da belli değil. Burada eğitimin önemi ortaya çıkıyor. Bunda da TÜRSAB'a görev düşüyor. Paket turlar TÜRSAB'ın kontrolü altında olmalı" diye konuştu.

Artık asıl sıkıntı gerçek dışı indirimler

Etstur Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ersoy, bir tatilde sıkıntı yaşayanların 'acenteyle gittim bunları yaşadım' diye düşündüğünü aktararak, şunları söyledi: "Tüketiciler, o acentenin yanlış olduğunu düşünmüyorlar, tüm sektörü suçluyorlar. Ama artık denetimler çok sıkı hale geldi. Bu önlemlerin artırılması ile gittikçe bu tip firmalar azalıyor. Artık asıl sıkıntı yüzde 50'lere varan gerçek dışı indirimler. Önce fiyatları şişiriyorlar, sonra indirim yaptık diyorlar."
Turizm Araştırmaları Derneği (TURAD) Başkanı Bahattin Yücel ise, bu gibi yanıltıcı sözde tatil fırsatlarının sektöre olan güveni sarsacağını söyleyerek, tüketicilerin şirketlerin TÜRSAB üyeliğini ve sigorta yapıp yapmadığını araştırması gerektiğini belirtti.