Türk tasarım gücü ve üretim kalitesi LA Textile Show’da tescillendi
UTİB, ABD'nin en önemli fuar organizasyonlarından olan LA Textile Show'da milli katılım organizasyonu ve Türkiye Tanıtım Standı etkinliği düzenledi. UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin: "Hedefimiz sektörümüzün, ABD pazarındaki mevcut ticari ilişkilerini daha da güçlendirmektir" dedi.
BURSA - Türk tekstil sektörü, dünyanın en büyük pazarı olan ABD’nin Los Angeles kentinde 3-5 Ekim tarihleri arasında düzenlenen LA Textile Show’a katıldı. Dünyanın dört bir yanından sektör profesyonellerini bir araya getiren fuarda, Uludağ Tekstil İhracatçıları (UTİB) tarafından milli katılım organizasyonu ve Türkiye Tanıtım Standı etkinliği düzenlendi. Giyimlik kumaş ve aksesuar üreticilerine yönelik düzenlenen fuara, Türkiye’den Avrupa Pasifik, Beztaş, BZ Jakarlı, Can Tekstil, Fabra, İlay, Özel, Sönmez ASF gibi tekstil sektörünün önde gelen 14 firması katıldı. LA Textile Show’a ilk kez milli katılım organizasyonu düzenleyen UTİB, tanıtım çalışmalarına da hız verdi. UTİB, fuar idaresi ile birlikte fuarın birinci ve ikinci günleri düzenledikleri Happy Hour etkinliğine de ev sahipliği yaptı.
“Dünya, Türkiye’nin tasarım gücü, üretim ve servis kalitesi ile tanıştı”
California Market Center’da gerçekleştirilen fuara katılan firmaların LA Textile Show’dan mutlu döndüklerini dile getiren UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Fuarda, dünyanın dört bir yanından gelen iş insanları, tasarımcı ve üreticilerini, Türkiye’nin tasarım gücü, sıfır problem temelinde sürdürdüğü üretim ve servis kalitesi ile tanıştırdık. Yüksek ihracat performansı ve pazar potansiyeline sahip olan Türkiye, tekstil sektöründe dünyanın en güçlü piyasa paylarından birine sahip. Dünya pazarındaki bu yerimizi korumak için Türk tekstil sektörü olarak moda, tasarım ve markalaşmaya büyük önem veriyoruz. Moda, tasarım, Ar-Ge konusunda dünyada pek çok ülkenin takibindeyiz. Küresel tekstil trendlerinin belirlenmesi konusunda da Türkiye öne çıkan ülkeler arasında yer alıyor” diye konuştu.
Tekstil sektörü Türkiye’nin petrolü
Tekstil sektörünün yarattığı katma değer ve gösterdiği performansla Türk ekonomisi için en önemli rekabet alanlarından biri olduğuna da değinen Pınar Taşdelen Engin, “Fuarda aynı zamanda küresel arenada Türkiye’nin petrolü olarak tanımlanan tekstil sektörümüzün rekabet gücü de gözler önüne serildi. Türkiye’de tekstil sektörünün, üretim ve ihracatta öncü olma özelliği var. Sektör önemli ölçüde hammaddeye, işgücüne ve teknik bilgiye sahip” dedi.
UTİB çatısı altında fuara katılan firmaları Türk pavillonunda buluşturduklarını aktaran Engin, “İlk kez milli katılım düzenlediğimiz fuarda 200’ün üzerinde katılımcı yer aldı. Dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerimizi Türkiye Tanıtım Standı’nda ağırladık” dedi. UTİB olarak ABD gibi önemli pazarlarda sektörün var olan gücünü artırmak için milli katılım organizasyonlarına devam edeceklerini belirten Engin, şöyle konuştu: “Türkiye’nin tekstil pazarındaki prestijini ve hâkimiyetini ortaya koymak için fuarlar bizim için büyük önem taşıyor. Yurt dışında düzenlenen fuarlarda Türkiye’nin en çok katılımcısı olan ülkeler arasında yer alması, sektörümüzün dünyadaki konumunu da gösteriyor. Çünkü dünyaca bilinen bütün markalara bir şekilde satışlarımız var.”
“ABD’nin en fazla tekstil ürünü ithal ettiği 9’uncu ülkeyiz”
ABD’nin tekstil sektöründe dünyanın en büyük ikinci ihracatçı ülkesi olduğunun bilgisini veren Engin, “2017 verilerine göre ABD’nin 12,1 milyar dolar tekstil ithalatına karşın, 17,7 milyar dolar ihracat yaptığı görülüyor. ABD’ye 378 milyon dolar tekstil ihracatı olan Türkiye, ABD’nin en fazla tekstil ürünü ithal ettiği 9’uncu ülke konumundadır. Dünyanın 7’nci, Avrupa Birliği’nin 2’nci büyük tedarikçisi olarak ve son derece kaliteli üretimimizi de göz önünde bulunduracak olursak, ABD’nin tedarikçi ilk 3 ülkesi arasında yer almamız gerektiğini düşünüyorum. Nitekim UTİB olarak 2018 yılı ilk 8 aylık dönemde ABD’ye ihracatımız geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artış ile 52 milyon dolar oldu. ABD’ye bu dönemde kilogramı ortalama 10 dolar değerinden tekstil ürünleri ihraç ettik. Türkiye’nin bu ülkeye aynı dönemde toplam tekstil ihracatı ise yüzde 5 artış kaydederek 231 milyon dolara ulaştı” diye konuştu.
Vergilerden dolayı bazı sınırlamalar var
Amerika’daki vergilerden dolayı pazarda bazı sınırlamalar bulunduğuna da dikkat çeken Pınar Taşdelen Engin, “Avrupa Birliği, Türk tekstilinin ve hazır giyiminin en önemli partneri. Özellikle İtalya ve Fransa gibi ülkelerin markalarına üretim yapıyoruz. Bugün bu ülkelere kendi tasarımlarımızı ihraç ediyoruz. Türk tasarımcıları da, markaları da son yıllarda çok ön plana çıktı. Bu gelişmeler sektörümüzün geleceğinin bugününden de daha iyi olacağını gösteriyor. ABD ile de tekstil ve hazır giyim dış ticaretimiz her geçen yıl artış gösteriyor. ABD ve Türkiye birbiri için önemli ülkeler olduğunu gitgide daha iyi anlıyor. Bizler de bu bağlamda karşılıklı ticaret ve iş birliği imkânlarını geliştirmeye devam edeceğiz. Tüm yurt dışı fuarlarında olduğu gibi LA Textile Show’da da sergilediğimiz kaliteli ürünlerimiz ve modern tasarımlarımızla her zaman olduğu gibi dikkatleri üzerimize çektik” diyerek sözlerini tamamladı.