Tekstilde etkili dönüşümün kilidini hesap dökümü ve planlama açacak

Tekstil sektöründeki durumu değerlendiren GAİB Başkanı Fikret Kileci, “Fabrika sayılarını konuşuyoruz ama ihtiyaç var mı bunu konuşmuyoruz. Artık sürdürülebilirlik odağında hesap dökümü yapılmalı” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başak Nur GÖKÇAM

Tekstil sektörü yeşil dö­nüşüm kapsamındaki çalışmalarına hız ka­zandırmaya devam ediyor. Bir yandan yeni yatırımların ger­çekleştiği bir yandan ise mev­cut yatırımlarda verimlilik ve tasarruf stratejilerinin yeni­den gözden geçirildiği sektör, dijitalleşmeyi ve sürdürülebi­lirliği odağına alarak ilerliyor.

Türkiye’deki tekstil sektörü­ne ilişkin değerlendirmede bulunan Güneydoğu Anado­lu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Başkanı ve Türkiye İhracatçı­lar Meclisi (TİM) Başkan Ve­kili Ahmet Fikret Kileci, “Tür­kiye’deki tekstil sektöründe gidişat gayet iyi fakat sektö­rün uzun vadeli bir planla­maya ihtiyacı var. Biz sektör­de fabrika sayılarını, yapılan işleri, yatırımları konuşuyo­ruz ama Türkiye’nin bu kadar fabrikaya ihtiyacı olup olma­dığını sorgulamıyoruz. Hal­buki tekstil ve tabii diğer tüm sektörlerin sürdürülebilirliği ve dijital dönüşümü göbeğine alarak bir hesap dökümü yap­ması gerek.

Bu nedenle devle­tin bence en asli görevi planla­ma yapmak. Buradaki planla­madan kastım; insan kaynağı, mali kaynaklar, yatırımlar, coğrafi şartlar, yapabilecekle­rimiz veya yapamayacakları­mız yani her şey. Çünkü Tür­kiye’de birçok sektör kendi­ni kontrol etmek ve yeniden dizayn etmek zorunda. 5, 10, 15 veya 20 kaç yıl gerekiyorsa ona göre detaylı bir planlama yapmalıyız. Ortaya çıkacak tablo üzücü olsa da sonucu iyi olacak. Eğer bu yapılmazsa, yarın çok daha büyük bedeller ödenir” dedi.

Gereksiz pazarlarda zaman kaybedilmemeli

Türkiye bugüne kadar hiç­bir zaman kaybetmedi, bun­dan sonra da kaybetmeyecek diyen Fikret Kileci sözlerine şöyle devam etti: “Bu noktada asıl dikkat etmemiz gereken şey satış yapamayacağımız pazarlarda zaman kaybetme­mek. Müslüman mahallesin­de salyangoz satmakla uğraş­mamamız lazım. Hesabımı­zı bilançomuzu ortaya koyup, fazla olduklarımızı çıkartma­lı, eksik olduklarımızı artır­maya yönelmeliyiz. Aksi tak­dirde oyunun dışında kalırız.”

Herkes tekstil mühendisi olmamalı

Türkiye’de herkesin tekstil mühendisi olmaya yöneldiği­ni belirten Kileci, “Önce kaç tane tekstil mühendisimiz ol­duğunu sonra da bu sayının yeterliliği veya fazlalığını ko­nuşmalıyız. Bugün başarı­lı işletmelerin bir numaralı anahtarı planlamadır. Plan­lama doğru yapılırsa, iş doğ­ru yapılır. Türkiye’de hazır gi­yim ve ham maddenin toplam ihracatı 33 milyar dolar.

Bu­nun 11-12 milyar doları ham maddeciye, 20-21 milyar do­ları ise hazır giyimciye ait. Unutmayalım ki tekstil sade­ce profesyonellerle devam et­mez. Onlar elbette olur ama işin başında canı yanan ada­mın olması gerekiyor. Hazır giyimde işçiliğin maliyeti or­talama yüzde 10-20 seviye­sinden, yüzde 50’ye yüksel­di. Bu şekilde bunu sürdür­mek imkansız. Yani bizim 33 milyar dolar ihracat yapıp, 1 milyar dolar katma değeri zor yakalarken, 5 milyar ihracat yapıp, 2.5 milyar dolar kazan­manın yolunu bulmamız la­zım” değerlendirmesinde bu­lundu.

GAİB’in ilk günden bu yana akademi gibi çalıştığının al­tını çizen Fikret Kileci, “Eli­mizdeki bilgileri bir arada tu­tup, bunları bir veri bankası gibi birlikte tutmaya çalışıyo­ruz. Bu seneyle beraber yarış­maya toplam başvuran sayısı yaklaşık 1000 kişi oldu. Daha yarışma sırasında eserleri sa­tın alınan yarışmacılar vardı. Zaten çocukların bize verdik­leri işler dosya bize teslime edildiğinde üzerine tescille­niyor.

Biz bunlarla sürekli ir­tibat halinde olup, önümüz­deki sene ödül alanların ve dereceye girenlerin de katılı­mıyla farklı bir etkinlik daha yapmayı planlıyoruz. Bu ço­cukların büyük çoğunluğu şu anda piyasada ya mezun ol­muş büyük işlerde, fabrika­larda veya tasarım atölyele­rinde çalışıyor. Biz onların da takibini elimizden geldiğin­ce yapıyoruz ve onların saha­da olmalarını destekliyoruz. Çünkü bizim saha elemanı ye­tiştirmemiz lazım” dedi.

Markalaşanlar Türkiye’ye yetecek

Türkiye’de çok ciddi markalaşma çalışmaları olduğunu söyleyen GAİB Başkanı Ahmet Fikret Kileci, “Türkiye’nin markalaşması birkaç günde olacak iş değil. Bunun için zamana ihtiyaç var. Herkes markalaşmayı başaramayacak tabii, zaten başarmamalı da. Ama başaranlar bize yetecek” diye konuştu.

 Gençlere 1.95 milyon TL ödül

 Genç tasarımcıları Türk tekstil sektörüne kazandırmak için Güneydoğu Anadolu Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (GATHİB) tarafından düzenlenen toplam 1.95 milyon TL ödüllü ‘Doku Kumaş Tasarım Yarışması’nın finali Gaziantep’te gerçekleştirildi. 3 kategoride düzenlenen, 30 tasarımcının katıldığı ve 120 tasarımın finalde yarıştığı Doku Kumaş Tasarım Yarışması’nda Sürdürülebilirlik Özel Ödülü de yer aldı.

Dokuma’da Emir Nur Sakar; Örme’de Gizem Akyol, Baskı’da Sümeyye Bulut birinci olarak 300 bin TL’lik para ödülü almaya hak kazandılar. İkincilere 200 bin TL ve üçüncülere de 100 bin TL para ödülünün verildiği yarışmada 150 bin TL tutarındaki “Sürdürülebilirlik Özel Ödülü’’ ise Tuğçe Kelemci’nin oldu. Her kategorinin birincileri Ticaret Bakanlığı tarafından yapılacak olan değerlendirme sonunda uygun görülmeleri halinde 1 yıl süre ile uluslararası düzeyde kabul görmüş yurtdışındaki tasarım okullarında eğitim görme imkânına sahip olacak.

"Gençlerle başarılı olabiliriz"

Doku Kumaş Tasarım Yarışması Ödül Töreni’nde konuşan TİM Başkanı Mustafa Gültepe, ‘’Tekstil, 33 milyar doların üzerinde bir ihracatı sahiplenmiş, 1 milyon kişinin üzerinde bir istihdama kavuşmuş, ihracatı Türkiye’ye öğretmiş geleneksel sektörlerin başında geliyor. Katma değer diyoruz, bu yarışmalar bu yüzden düzenleniyor.

Tasarımla, tasarımcılarımızla, gençlerimizle, yeniliklerle dünyadaki değişime ayak uydurduğumuz sürece başarılı olabiliriz. Özellikle gençlerimize dokunarak kilogram başına 1.5 dolar olan ihracatı üç dolar üzerine çıkarmalıyız. 33 milyar dolar olan ihracatı bizim en kısa zamanda 50, 60’lara çıkarmamız lazım. Sektörde bu potansiyel var’’ diye konuştu.