Yapay zeka ve artırılmış gerçeklik ile bilgide yeni bir çağ başlıyor!

DERYA COŞKUN SAYIN

Geçtiğimiz günlerde Eğitim Çözümleri Destekli Dijital Dönüşüm Etkinliği’ni gerçekleştiren Microsoft, katılımcılarla, katma değerli hizmetler ile dijital dönüşüm yolculuğunda nasıl ilerleyebilecekleri konusunda fikirlerini paylaştı. Bu özel etkinlikte bir araya geldiğimiz Microsoft Türkiye Pazarlama ve Operasyonlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Münir Kundakçı, eğitim sektörüne verdikleri önemin uzun yıllardır devam ettiğini söylerken, “Temelinde inandığımız bir kavram var, oradan yola çıkıyoruz. Teknolojinin ölçeklenebilir olarak bazı problemleri çözebildiğine inanıyoruz” dedi.

Bugün eğitimin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatan Kundakçı, eğitimdeki birtakım aksaklıklara da değindi. Aksaklıkları çözmenin bir yönteminin de teknolojinin eğitimin geniş kitlelere erişebilmesi açısından fayda sağlaması olduğunu ifade eden Kundakçı, aynı zamanda teknolojinin farklılıkları azaltan bir boyutundan da bahsetti. Kundakçı, “Çok iyi bir eğitime çok para vererek ulaşabilecek kişi sayısı sınırlı. Ancak çok iyi bir eğitimi teknoloji sayesinde milyonlarca kişiyi ulaştırabilirsiniz. Erişenlerin sayısı arttıkça maliyetler değişmeyeceği için kişi başına maliyeti de aşağı çekebilirsiniz. Dolayısıyla bizim felsefemiz buradan yola çıkıyor” diye konuştu.

Son birkaç yıllık çalışmanın sonucunda 1 program ile 130 bin öğretmene ulaştıkları bilgisini veren Münir Kundakçı şöyle konuştu: “Öğretmenlere hem teknolojiyi anlatıyoruz hem teknolojiyi nasıl anlatabileceklerini anlatıyoruz hem de teknolojiyi kendi eğitimlerinde nasıl kullanabileceklerinden bahsediyoruz. Bu sayede 130 bin öğretmene eriştik, o öğretmenler milyonlarca öğrenciye erişti, milyonlarca öğrenciyi sadece teknoloji ile tanıştırmadık, aynı zamanda daha iyi öğrenme de sağladık. Farklı okul tiplerinin farklı olanakları var. Türkiye son yıllarda bu konuda çok ileri gitti. Birçok okulda bugün bilgisayar laboratuvarı var. Öğrencilerin kendilerine ait ya da devlet tarafından verilen bilgisayarları var. Fakat kullanımın nasıl yapılacağı bilinmediği için bunlar birçok yerde atıl kalıyor. İşte bu noktada bir programımız var, Microsoft Yenilikçi Öğretmen Programı... Programda tam olarak bunu adreslemeye çalışıyoruz. Yapmaya çalıştığımız olanaklar dâhilinde maksimum fayda elde edilmesini sağlamak istiyoruz. Türkiye’deki her öğretmene ve onlar üzerinden her öğrenciye ulaşana kadar hedefimize ulaşmış sayılmayız. ”

“Eğitimde erişilebilirlik en büyük engellerden biri”

Eğitim noktasında 4 önemli fırsata dikkat çeken Münir Kundakçı, “Bunlar kişiselleştirilmiş eğitim, artırılmış gerçeklik olgusu, yapay zeka ve oyunsallaştırma" bilgisini verdi. ‘Artırılmış gerçeklik’in özellikle Hololens ile içinde olduklarını belirten Kundakçı, oyunsallaştırma konusunda da MineCraft çözümünden bahsetti.

Eğitim noktasında erişilebilirlik konusunun en önemli engellerden biri olduğunu kaydeden Kundakçı şöyle devam etti: “Bu büyük oranda adreslenmiş durumunda. Bana kalırsa en önemli konu, bir konunun nasıl öğrenileceği noktasında merak uyandırmak. ‘Araştırmayı, bilgiye ulaşmayı ve o bilgiyi kendim için düzenlemeyi öğrenirsem, bunları gelecek için de adresleyebilirim’ düşüncesi çok önemli. Az önce bahsettiğim 4 önemli alandan 2’si büyük oranda kullanılıyor. Artırılmış gerçeklik ve yapay zeka da giderek daha fazla yerleşecek. Bu ikisinin önündeki senaryoların yaratacağı etki çok daha fazla olacak. Bunların ikisi aynı anda kullanıldığı takdirde, bir araçla dünyadaki her türlü bilgiye en ilginç haliyle ulaşma imkânı doğacaktır.”

YAKIN GELECEKTE teknolojinin şekillendireceği istihdam öngörüleri:

- 2019'a gelindiğinde, sektörlerin robotlara adaptasyonu 3’te 1 oranında artacak. 2019 yılında dijital dönüşüm projelerinin yüzde 40’ı yapay zeka odaklı olacak.

- 2020'ye kadar, idari iş gücünün yüzde 15'i otomatikleşecek ve yapay zekaya devredilecek. 2020'de, yapay zeka 1,8 milyon iş gücünün ortadan kalkmasına fakat 2,3 milyon yeni iş gücü oluşmasına ön ayak olacak.

- 2021 yılında, yapay zeka 2,9 trilyon dolar iş değeri yaratacak ve 6,2 milyar saatlik iş üretkenliği sunacak.

- 2022'ye gelindiğinde, en rutin dışı sektörlerde bile, her beş çalışandan biri işini yapay zekâya devredecek.

- Türkiye’nin de içerisinde olduğu Ortadoğu ve Afrika Bölgesi’ne yapay zekâ teknolojilerinin toplam ekonomik getirisinin yaklaşık 16 trilyon dolar civarında olması bekleniyor.