Teknolojide işgücü uçurumu
Sosyal eşitsizlikleri azaltan, bilgiye erişimi kolaylaştırarak hayatlarımızdaki varlığını arttıran teknolojik gelişmeler; üzerinde düşünülmeyi hak ediyor. Teknoloji, işgücünde uçurum yaratabilir mi?
İş hayatındaki her türden eşitsizlikler dünya gündemindeki önemli yerini korurken, geleceğin mesleklerini doğuracak teknoloji alanlarındaki uçurum genel tablodan daha da korkutucu sinyaller veriyor. Teknolojinin gelişmesiyle sosyal eşitsizliklerin azaldığını ve bilgiye erişim imkanının arttığını düşünme eğilimindeyiz ve bir ölçüde haklıyız. Peki bu her konuda doğru mu?
Dünyaca ünlü siber güvenlik şirketi McAfee’nin İnsan Kaynakları'ndan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Chatelle Lynch ise teknoloji alanında işgücünün durumundan oldukça tedirgin.
İlk akla gelen eşitsizlikler cinsiyet konusunda olsa da, birçok başka sosyal eşitsizlik de iş dünyasını etkiliyor. Bu eşitsizlikleri gidermek için yapılan hamlelerin de, bazı şirketler için teknolojik gelişimi ve yaratıcılığı durdurucu etkiler yaratabildiğini söylüyor Lynch. Hem eşitsizlikleri düzeltmeye yardımcı olacak, hem de kurumların inovasyon gücüne olumlu yansıyacak önerileri de var elbette.
Önyargılarla yüzleşmek zordur. Ancak şirketinize dönüp bir bakma zamanınız gelip geçiyor olabilir! Yetenekler yerine, birbirine yaş, cinsiyet ve pek çok sosyal-fiziksel özellik açısından benzer ‘persona’lar ile dolup taşmış bir şirketiniz varsa; işe alım mülakatlarınızı gözden geçirmeniz gerekiyor…
Çeşitlilik vurgusu
Lynch’e göre eşitsizlikleri gidermenin en kesin yolu çeşitlilik fikrini vurgulamaktan geçiyor. Kurumların genetik koduna işlenmesi gereken bir söylem varsa o da ‘çeşitlilik’ olmalı. İnsan kaynakları liderleri, işe alımcılar çeşitliliği nasıl sağladıklarını kendilerine sürekli sormalı. Eşitsizliği besleyen konfor alanlarından çıkmak büyük bir sorumluluk olarak öne çıkıyor. Teknolojide işgücü deyince aklınıza önce uzun sakal ve kısa saç kombinasyonu geliyorsa, tekrar tekrar üzerine düşünmeniz gereken bir konfor alanında işinizi yürütüyorsunuz demektir.
Özgeçmiş ama boşa mı geçmiş?
Lynch’in aktardığına göre siber güvenlik uzmanları, Bilgi Teknolojileri alanında eğitim veren lisans bölümlerinin yalnızca yüzde 23’ünün öğrencileri iş hayatına yeterince hazırlayabildiğini düşünüyor. Geri kalan yüzde 77 ise iş hayatının içinde pişmek ve birçok şeyi en baştan öğrenmek zorunda kalıyor. Lynch’in yönetimindeki McAfee bu lisans gerekliliklerini zorunluluk olmaktan çıkarmış, yeteneklere ve gerçek deneyimlere daha fazla önem veren bir işe alım politikasını hayata geçirmiş durumda.
Lisans eğitimi olmayan adayların daha başarılı olduğu düşünülen alanlardan biri de siber güvenlik. Teknoloji temelli güvenlik tehditlerini araştıran birimlerin yönetici seviyelerinde dahi lisans eğitimi olmayan kişilerin yer aldığı görülüyor.
McAfee’nin İnsan Kaynakları'ndan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Chatelle Lynch, eşitsizliği besleyen konfor alanlarından çıkmak adına kritik bir öneride bulunuyor: Çeşitlilik!
Önyargıları dizginleyin!
Önyargıları kontrol altına alıp dizginlemenin yolu, onları tanımaktan geçiyor. Kurumunuza dönüp benzerlikleri görmeyi deneyin, şirketi yetenekler yerine zihninize kazınmış ‘persona’larla donatmış olabilir misiniz? Eğitim durumu, yaş, cinsiyet, birçok başka sosyal ve fiziksel özellik bakımından herkes ‘benzer’ mi görünüyor? İşe alım mülakatlarında da hep bu benzerlikleri mi arıyorsunuz?
İşler iyi gittiği sürece, elimizdeki örnekleme benzer tercihler yapma eğilimde oluruz. Ama işlerin daha da iyi gitme şansı varsa ve siz yalnızca ‘sürdürülebilir’ fakat ‘geliştirilemez’ bir standardın mimarı olmuşsanız! Teknolojinin hızını sürdürmenin ve daha önemlisi artırmanın yolu iş dünyasının tercihleriyle kesişiyor.
Eşitsizlikler tek bir kişi ya da kurum için, çeşitlilik ise herkes için fark yaratır. Chatelle Lynch yanılmıyor, fark yaratmak için hep birlikte çalışmak zorundayız.