Rekabetçi ve sürdürülebilir üretimin anahtarı robotikten geçiyor
Katma değeri yüksek ve işe göre kurgulanmış özel makinelerin üretiminde ülkemizin dört bir yanından nitelikli firmalar bulmak mümkün. Tüm sektörlerde rekabetçiliğimizi korumak için robotik sektörünü oluşturan unsurların tümünü korumamız gerekiyor.
Robot Entegratörleri ve Yüksek Teknolojili Sistem Üreticileri Derneği (ROBODER) Yönetim Kurulu Başkanı Murat YARIŞ
Uluslararası Robotik Federasyonu'nun (International Federation of Robotics-IFR) 2023 yılında hazırladığı rapora göre yüzde 22 ile oransal olarak en büyük artışlardan birini gerçekleştiren Türkiye, endüstriyel robot konusunda ilk 15 büyük pazar içinde yer alıyor.Dünya genelinde kurulu olarak 4 milyon adet endüstriyel robot faaliyet gösterirken, 2022 yılında ülkemizde kurulan yaklaşık 3 bin 800 civarı endüstriyel robot ile toplamda dünya genelinde kurulan 553 bin endüstriyel robot hacminin yüzde 1'ine yaklaşmaya çalışıyoruz. En büyük kullanıcı ise üretimin her alanında olduğu gibi Çin Halk Cumhuriyeti. Kurulan robotların yarısından fazlası Çin'de kurulup işleme alınıyor. Bu ülkeyi ise Japonya, ABD, Güney Kore ve Almanya sırasıyla takip ediyor. Türkiye ise Avrupa ülkeleri arasında 5’inci sırada yer buluyor.
Endüstriyel robot yatırımlarına baktığımızda ise elektrik-elektronik sektörü, otomotiv sektörü, metal ve makine sektörünü gıda işleme sektörü takip ediyor. Endüstride robotların yaptığı işlerde en fazla operasyonlar ise taşıma, kaynak ve montaj olarak sıralanıyor.
Otomotiv yatırımları büyük projelerin başında yer alacak
2026 yılına kadar dünya genelinde ortalama robot kurulumlarında pazarda yüzde 7 büyüme beklenirken, Avrupa pazarında ortalama büyüme yüzde 3 ile sınırlı ama sürekli artış gösteriyor. Bu dönemde ülkemize gelecek olan otomotiv yatırımları ise önümüzdeki dönemde dernek olarak beklediğimiz ve üyelerimizle birlikte çalışmak istediğimiz büyük projelerin başında geliyor. Şase kaynağından, araç boyamasına, pil üretiminden montaj hattı kurulumuna, otomatik raf ve yük taşıma robotlarına, test cihazlarından yapay zekâlı kalite kontrol sistemlerine ve hatta fabrika otomasyonuna kadar birçok konuda çözümler sunan üyelerimiz, bir otomotiv fabrikasını baştan sona kadar kuracak kapasitedeler.
Ülkemizde robotik sektörünün en büyük müşterisi otomotiv ve otomotiv yan sanayisidir. Hem tekrar hem de kalite sorunlarının çözümü olarak görülen robotik üretimin ilk ve en sıkı uygulayıcılarından biri olan otomotiv sektörü sonrası, yine adetsel olarak güçlü beyaz eşya sektörü ve plastik sektörü robotik uygulamalarla üretimini rekabetçi hale getirdi.
Robotik uygulamalar üretimi rekabetçi hale getirdi
Maliyetlerin azaltılması için önemli bir aşama olarak görülen robotik uygulamalar, plastik, gıda işleme ve hazırlama gibi sektörlerde de dikkat çekerek kullanılmaya başlandı. Sayılan bütün bu sektörlerin adet sayılarının fazla olduğu dikkat çekiyor. Robotik üretime uygun, kitlesel üretim yapan, belirli bir kaliteyi tutturması gereken sektörler, robotik ve robotik uygulamaların ne kadar işe yaradığını görerek bu uygulamalara adım attılar. Şimdilik aynı iş, çok tekrar üzerinden yürüyen robotik sektörü; yapay zekâ uygulamalarının gelişimi ile birlikte belki daha esnek üretime olanak tanımaya başlayacak. Esnek üretime olanak sağlayan robotik üretimin KOBİ ölçeğine inmesi, rakamların çok daha fazla artmasını sağlayacak.
Rekabetçi, sürdürülebilir, kitlesel üretimin anahtarı robotikten geçmektedir ve bunu yapacak robotları sisteme entegre eden firmalarımızın geleceği olacak. Dijitalleşme konusunda gerekli adımları tamamlamış firmaların bu dönüşüme ayak uydurması ile birlikte ülkemiz daha rekabetçi üretim yapabilecek. Hammadde fiyatlarının uygunluğu, enerji fiyatlarının rekabet edebilirliği üzerinden çıkılacak yolculuğun son ayağı, üretimin robotik ile desteklenerek ihracata yönelmesiyle ülkemizin refah seviyesi artacak.
Üzerinde mühendislik hizmeti barındıran, katma değeri yüksek ve işe göre kurgulanmış özel makinelerin üretimi konusunda ülkemizin dört bir yanından nitelikli firmalar bulmak mümkün. Bu firmaları korumak ve büyütmek gerekiyor. Devlet politikaları kadar özel sektörün de bu firmalara güvenerek hareket etmesi yerinde olacak. Tüm sektörlerde rekabetçiliğimizi korumak için robotik sektörünü oluşturan unsurların tümünü korumamız gerekiyor.
Gençlerin sektörümüzde yer alması için eğitim programlarını hazırlamalıyız
Ülkemizde robotik ve otomasyon konusunda çok kıymetli kişiler bulunmakta, dünya devleri olarak anılan şirketlere yurtiçinde ve yurtdışında hizmet veren birçok firmamız mevcut. Bu firmalarımızın en büyük sorunu nitelikli insan kaynağı ve ROBODER olarak bunu çözmek için uğraşlarımız devam ediyor. Sektör hızla büyümeye devam etmekte ve kendini bu konuda yetiştirmiş gençlerin sektörümüzde yer alması için gerekli eğitim programlarını yapmak bizim görevimiz.