Operasyonel filo kiralama yapan firmalar ortalama yüzde 18 büyüdü
Fleetcorp Genel Müdürü Dr. Barbaros Çıtmacı, “Operasyonel filo kiralama veikinci el konusundaki yasal düzenlemeler sektörü daha hızlı büyütecek” diyor.
RÜŞTÜ BOZKURT
TEKNOTREND’de iş dünyasını etkileyen eğilimler ve eğilimleri etkileyen teknolojik gelişmeler tartışma gündemine taşınmaya çalışılıyor. İş yaşamının iki önemli yanı var: Biri, somut üretim gelişmeleri, öteki de hizmet üretimi. Üretimin nicelik ve niteliğini geliştirirken, hizmet alanında uyumlu gelişmeler yaratamazsanız, üretimin sürdürülebilirliğini güven altına almak zorlaşır.
Etiler’de Fleetcorp’un Genel Müdürü Dr. Barbaros Çıtmacı’yla sektörle ilgili söyleşiyoruz: Önce sektörle ilgili gelişmelerin başlıklar halinde kısa tarihçesini anlatmasını istiyoruz. Çıtmacı, “Filo kiralama, son 50 yılda önemi artan bir hizmet alanı. Ülkemizde 90’lı yılların ortasında başladı, 20 yıllık bir birikime sahip. Biz Fleetcorp olarak, yabancı sermayeli kuruluşlardan biriyiz; çok uluslu ilişkilerimizle dünyanın 50 yıllık birikimini de ülkemize taşıyoruz. Özetle, otomotiv sektörü merkezli ve hizmet ağırlıklı fakat yaklaşımında finansal hizmetleri barındıran filo kiralaması yapıyoruz. Bizim odaklandığımız alan kurumsal odaklı. Müşterilerimizde şahıs, limited, anonim, çok uluslu, holding hangi nüvede olursa olsun kurumsal öz arıyor ve bireylere de dokunan hizmet üretiyoruz” diyor.
Çıtmacı’ya firmanın yaptığı işin niteliksel özünün ne olduğunu sorduğumuzda, “Kendi müşteri portföyümüz yanında stratejik iş birliklerine de önem veriyoruz. Ana alanımız operasyonel filo kiralama… Mercedes-Benz Kiralama, Renault Filo Kiralama ve Athlon’la yapılan iş birliği, Türkiye ofisleri ve uzantıları ile münhasırlık içeren filo kiralama, mal ve hizmetlerin araç-odaklı maliyetlerini düşürmeye odaklanıyoruz” açıklamasını yapıyor.
Hızlı gelişen bir iş alanı
Operasyonel filo kiralamanın ilk yıllarında, 1990-2000 arasında 30 bin araç kiralanıyordu. Bugün filo kiralamada araç sayısı 340 bin araç düzeyine erişmiş, yani 11 kat artmış durumda. Kurumsal binek otomobilin yaklaşık 2.1 milyon olduğu tahmin ediliyor… Ülkemizdeki filo kiralama şirketlerinin payı yüzde 15. Bu oran Avrupa ülkelerinde yüzde 45-50’yi buluyor.
Dr. Çıtmacı’ya sektördeki hızlı gelişmenin nelerden etkilendiğini soruyoruz. Diyor ki, “Ben finans kökenli yöneticiyim. Filo kiralamanın alternatif finansman ve maliyet optimizasyon tekniği olduğunu gözlemliyor, kiralamanın yarattığı finansman olanaklarının hızla kavrandığını düşünüyor; sektördeki hızlı gelişmeyi bilinçlenme düzeyinin yükselişiyle açıklıyorum. Sonra bir kavramın altını önemle çiziyor: “Toplam sahip olma (Total cost of ownership) denilen kavramın maliyeti düşürmesi, sektördeki gelişmenin hızlanmasının itici gücünü oluşturuyor.”
Bu noktada özel bir not düşmemiz gerekiyor: Gelişme sadece binek otomobillerle ilgili. Ticari araçlar kapsam dışı… Ticari araçlarla ilgili düzenleme yapılır, sektörün bu yönünün önü açılırsa gelişme daha da hızlanacak. Çıtmacı’nın verdiği bilgiye göre, Avrupa’da filo kiralama portföyünün yüzde 30’u hafif ticari araçlardan oluşuyor. Ticari araçların yasal mevzuattan dolayı L, M belgesine sahip lojistik firmaları ve bu firmalara tanınan özmal nispeti oranında sözleşmeli araç parkına imkan vermesi hariç, kiralanamaması sebebi ile araç alım satım sirkülasyonu da göz önüne alındığında verimlilik ve katma değer anlamında ciddi bir potansiyel var. Ülkemizde ticari araç kiralaması için yasal düzenleme hazırlıkları var.
Derlenen veriler sektördeki hızlı gelişmeyi kanıtlıyor: 2010- 2017 arasında yıllık ortalama yüzde 18 büyüme gerçekleşiyor. Her dört yılda bir, kendini katlayan gelişme söz konusu. GSYİH (Gayrisafi Yurt İçi Hasıla) büyümesinin 3 katından fazla bir büyümeden bahsediliyor.
Eğilimler
Dr. Çıtmacı’dan sektördeki gelişmelerin hızını ve yönünü belirleyen eğilimlerin neler olduğunu da öğrenmek istiyoruz. Beş önemli eğilime dikkat çekiyor:
- Biz, “toplam sahip olma maliyetini” tartışıyoruz. Avrupa’da ise “mobilitenin toplam maliyeti” (Total cost of mobility) tartışma gündeminin ön sıralarına çıkmış durumda. Araçların kapasite kullanım oranının artırılmasının yol ve yöntemleri araştırılıyor. Boş duran araçların maliyeti artıyor. Bu nedenle mobilite artırılarak, toplu taşıma işlevinin parçası haline gelmesi gündemde.
Otonom araçların devreye girmesiyle “mobilitenin toplam maliyeti” önem kazanıyor.
- Bütün bu evrim, teknoloji ile beslenmek zorunda… Toplu taşıma araçları, diğer taşıma sistemleri, ulaşım sistemi ile insan ihtiyacı arasında optimizasyon temel sorun. Fleetcorp olarak biz de teknolojik trendleri yakından takip ediyor ve müşterilerimize kolay kullanım sağlayacak hizmetler sunmak için uğraşıyoruz. Bunlardan biri de online raporlama sistemimiz... Raporlama sistemi üzerinden müşterilerimiz araçları ile ilgili, plaka bazlı olarak, sözleşme başlangıç bitiş tarihi, kira bedeli, araç kilometresi, ceza bedelleri (açıklama, tutar detayı ile), bakım-onarım faturaları, işlem detayları, kira faturaları, egzoz ve fenni muayene bitiş tarihleri, hasar prim oranları vb. tüm detaylar anlık olarak görüntülenebiliyor. Müşterilerimize hem takip kolaylığı hem de maliyet kontrolü avantajı sağlıyoruz. Çeşitli dönemlerde araç kilometresini takip ettiğimiz müşterilerimize ihtiyaçları doğrultusunda sözleşme bitimine 6 ay kalıncaya kadar yıllık öngördükleri kilometre limitlerini değiştirme olanağı da sunuyoruz. Ayrıca sistem online işlediği için ekolojik duyarlılığımız da göz ardı edilmiyor.
- İnsan kaynağının hızını, esnekliğini, güvenlik ve konforunu sürekli geliştirme, son çözümlemede nakit ve vakit kazancı sağlama konularında yeni kazanımlar elde ediyoruz. Bunun yanı sıra sektörün ilk mobil uygulaması olan iFleet de yine tüm kullanıcılarımızın hizmetinde. iFleet’i yol yardım asistanı olarak düşünebilirsiniz. Acil durumlarda tek tuşla bir çok şeyi yaptırabiliyorsunuz.
- Operasyonel filo kiralama, bir ekosistemin koordine edilmesidir. Sistemin merkezinde biz varız. İlk muhatabımız distribütör ve üretici otomotiv firmaları. Bir başkası servis ağları… Sigorta sistemi, para ve sermaye piyasaları, bankalar ve diğer finansman kuruluşları… Bir adım sonrasında ikinci el satış kanalları var. İş ortağı olan müşteri ve çalışanlarımız bizim ekosistemimizin temel düğümleri… Biz bu aktörlerin niceliklerini ve niteliklerini artırma yönünde çalışıyoruz.
Barbaros Çıtmacı tam yetkili olsaydı…
İkinci elde otomotiv markalarının örgütlenmesini sağlar; ticaretini yapan ihale firmalarının önünü açardı. Müşterinin araç satın almadan analiz yapması ve bilgi sahibi olmasını sağlar, sistemin derinlik kazanmasını sağlardı.
• Ulaşılabilir pazarda yüzde 15’ten yüzde 20 paya çıkılmasını hedefl erdi.
• Devlet içinde otomotiv sektörüne odaklanan bir birim oluşturur; sektörün merkez aklının olmasını sağlardı.
• Finansman hizmetleriyle otomotiv sektörü arasındaki bağlantıyı güçlendirirdi: Finansal hizmetleri merkezine alan bir akılla iş yapardı. Bu aradaki bağlantıları güçlendirirdi. Sermaye piyasasını ihraçlarını özendirici araçlarla donatırdı.
• Hafif ticari araç gibi Türkiye’nin önde geldiği bir pazarda kiralama düzenini kolaylaştıracak önemleri hızla alırdı.
• Türkiye’de ikinci el araç aktivitesi: Sıfır binek araç 1 milyon adet; ikinci el 4,6 milyon adet… İkinci el aktivitesi çok önemsenmesi gereken bir iş alanı… Düzenleyici ve artırıcı-geliştirici- ikinci el işindeki kurumların önünün açılmasını sağlardı. Markalar için topyekun ikinci el aktivitesini özendirirdi.
Ne yapmalı ve nasıl yapmalıyız?
Genel olarak mal ve hizmet sektöründe ne olduğunu daha çok konuşuruz da ne yapılması ve nasıl yapılması gerektiği üzerine çok fazla kafa yormayız.
İş insanlarımızın sektörle ilgili değerlendirmelerini paylaşırken, ne yapılması ve nasıl yapılması gerektiğini özellikle öğrenmek istiyoruz. Barbaros Çıtmacı’ya ne yapmamız gerektiğini sorduğumuzda, düşüncelerini özetle bizimle paylaşıyor:
• Satın alarak sahip olacağınız araçları - ana işiniz otomotiv değilse- kiralama yapan firmalardan temin ederek nakit ve vakit kazancı sağlar; ciddi sermaye açığa çıkarabilirsiniz. Likidite yönetmek zorunda olan KOBİ’lerden büyük şirketlere çok büyük bir katma değer üretme potansiyelini harekete geçirebilirsiniz.
• Araç kiralama sektörünün popülaritesi arttı. Verimlilikler hissedilir hale geldi… Bürokrasi bu konularda sektör ilgilerini ciddiye alıyor; dinliyor. Sektör ete kemiğe büründü, şimdi gelişme ve ilerleme zamanı.
• Ülkemizde belirli bir araç parkı üzerinde 19-20 firmanın etkinliklerini sürdürdüğü tahmin ediliyor…Karşılaştırma yapabilecek 12 firma var. Bunların içinde yüzde 100 yabancı sermayeli firmalar da var.
• Fleetcorp yüzde 100 yabancı sermayeli firmalarda ilk ikiye, toplam sektörde ilk 5’e girer. Bu alanda ülkemize önemli birikim aktarma potansiyeline sahip.
• Yönetimler iş yaparken finansal aklı merkeze koymalı… İş yapma finansal akılla desteklenmeli…
• Ölç, yönet ve sürdür… Ölçmeden yönetemezsiniz, yönetmeden yarar üretemezsiniz, yarar üretmeden de sürdüremezsiniz.