Hisarcıklıoğlu: Sahtecilik 135 bin istihdama mal oldu

7. Küresel Sahtecilik ve Korsanla Mücadele Kongresi dün yapıldı. Kongrede konuşan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, sahtecilikle Türkiye ekonomisinin gelişme hızının riske atıldığını söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

İSTANBUL - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) yerel özel sektör ortağı olduğu 7. Küresel Sahtecilik ve Korsanla Mücadele Kongresi dün yapıldı. Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde düzenlenen kongrede konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, taklit ve korsanla riske atılanın Türkiye ekonomisinin gelişme hızı olduğunu belirterek, "Riske atılan, vatandaşımızın sağlığı, devletimizin kasasına girecek vergi geliridir. Ayrıca, yine aynı sebeple 135 bin istihdam kaybedilmektedir" dedi. 
Türkiye'nin 1980'de küresel dış ticaret hacmindeki payının binde 3 olduğunu anımsatan Hisarcıklıoğlu, "Bugün bu oran binde 8'e ulaştı. 2023 hedefleri çerçevesinde 500 milyar dolar ihracata, küresel dış ticaret hacmindeki payımızı yüzde 1.5'e çıkartmayı ve dünyanın 500 büyük şirketi içinde en az 10 küresel Türk şirketiyle yer almayı hedefliyoruz. Türkiye'nin aynı zamanda 2023'te en az üç sektörde dünya lideri olma ve dünyada tanınan 10 marka üretme hedefi var. Biliyoruz, bunlar için yenilikçi ve gelişmiş bir sanayiye, teknoloji odaklı ve üretken bir toplum olmaya ihtiyacımız var. Bunun da ön koşulu, olmazsa olmazı, kuvvetli bir fikri mülkiyet rejimine sahip olmaktır. Bunun bilincinde olan Türk firmaları, fikri varlıklarına büyük yatırım yapmaya başlamışlardır" diye konuştu.
 
'Gidecek çok yol var'
 
Türkiye'nin, fikri mülkiyet haklarının korunması amacıyla yoğun bir şekilde çalıştığını belirten Hisarcıklıoğlu, "Ama daha gidecek çok yolumuz var. Zira, orta gelirli ülkeler sınıfından yüksek gelirli ülkeler sınıfına geçmeyi başarmak için, fikri mülkiyet haklarının daha da önem kazandığını görüyoruz" dedi. Hisarcıklıoğlu, "Biz Türk iş dünyası olarak 2023 hedeflerimize kilitlendik. Yeni girişimci adaylarımızı, gençlerimizi de bu bilinçle yetiştiriyoruz. Bu noktada artık sahtecilik ve korsan, bizim kabul edebileceğimiz, mübah görebileceğimiz bir iş yapma yöntemi değildir" dedi.
 
'Taklit kul hakkıdır'
 
Taklit ve korsan ürünlerin ülkenin ekonomik gelişimini olumsuz etkilediğini belirten Hisarcıklıoğlu, "Taklit ve korsan kul hakkıdır. Allah 'karşıma kul hakkıyla gelmeyin' diyor. Sahtecilik, kaçakçılık ve korsanlık gibi her türlü yasa dışı yöntem, oyunu kuralına göre oynayan, kanuni ve ahlaki tüm sorumluluklarını yerine getiren dürüst iş dünyası temsilcilerine karşı haksız rekabete yol açmaktadır. Bunu kabul edemeyiz. Bilime, buluşa, markasına milyonlarca lira yatırım yapan girişimcinin, bu yatırımının çalınmasından korkmaması lazım. Bu sebeple, Türk iş dünyasını kendi markalarını yaratmaları, kendi isimleri ile global arenada rekabet edebilecek seviyeye gelmeleri için de destekliyoruz" dedi. 
 
'Ben gerçeğini alıyorum'
 
Nihai tüketicinin ve özellikle yeni yetişen çocuklarımızın da sahte ve korsan ürünler hakkında bilinçlendirilmesinin mücadeleye önemli katkılar sağlayacağını ifade eden Hisarcıklıoğlu, "İşte bu sebeple, TOBB çatısı altındaki ICC Türkiye kanalı ile önemli bir bilinçlendirme, farkındalık oluşturma projesi üzerinde çalışıyoruz. ICC BASCAP'ın 25 ülkede yürüttüğü "Ben Gerçeğini Alıyorum" kampanyasının tanıtımını, Dünya Fikri Mülkiyet Gününde, 26 Nisan'da iki bakanımızla birlikte yapıyor olacağız" diye konuştu. 
 
İlaç ve oyuncakta sahtecilik büyük
 
[PAGE]
 
İlaç ve oyuncakta sahtecilik büyük
 
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, korsan ve sahtecilik ile en kutsal haklardan biri olan kişinin fikri ürününün alanına müdahale edildiğini belirterek, "Özellikle bulunması zor, üretilmesi pahalı ilaçlar ve çocukların kullandığı materyallerle ilgili sahtecilik büyük boyuttadır. Bunlar kesinlikle kabul edilemez" dedi. Dünya ticari hayatının fikri mülkiyet haklarına dönük engellerin kaldırılmasında çözüme dönük önerileri önemsediklerini kaydeden Yazıcı, çok hızlı bir şekilde cereyan eden dünya ticari hayatında korsan ve sahtecilikle mücadele etmenin, ekonominin büyüyen dinamiği içinde öncelikli hale geldiğini ifade etti. 
Terör örgütleri tarafından sahte ve korsan eşya üretiminin giderek daha fazla kullanıldığını belirten Yazıcı, "Bu nedenle fikri mülkiyet hakları korunması terör örgütlerinin para kaynağını engelleyecektir" diye konuştu. Yazıcı, fikri mülkiyet haklarının korunmasıyla uluslararası yatırımlar arasındaki ilişkinin çok boyutlu olduğunu belirterek, Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları endeksinde bir puanlık bir artışı gerçekleştiren ülkelerin uluslararası yatırım çekme olasılığının yüzde 27 arttığını kaydetti. Bu oranın fikri mülkiyet hakları konusunda daha hassas olan sektörlerde yüzde 33'e kadar yükseldiğini ifade eden Bakan Yazıcı, endekste 2 puanlık bir artışın, uluslararası yatırımcıların ülkeye yatırım kararı aldıktan sonra dağıtım ve satış yerine; üretim sektörüne yatırım yapma ihtimalini yüzde 57 artırdığını dile getirdi.
Fikri ve sınai mülkiyeti haklarını korumak için güçlü bir mevzuata ihtiyaç olduğunu aktaran Yazıcı, sözlerini, "Bu da yetmez, güçlü mevzuatı uygulayacak bir iradeye ihtiyaç var. Uluslararası işbirliğinin daha da güçlü hale getirilmesi gerekiyor. Türkiye bu konuya son derece önem vermektedir" diye tamamladı.
 
'Korsan küresel dayanışma ile çözülür'
 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Sahtecilik ve korsan nasıl küresel bir meseleyse hiç kuşkusuz, çözümü de küresel dayanışma gerektiriyor" dedi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın son dönemde gümrük kontrollerinde ciddi bir mesafe katettiğini belirten Erdoğan, "Gümrüklerimizi en modern teknolojik altyapı ile donatırken, uluslararası işbirliğini de her gün güçlendiriyoruz" dedi. 
Hırsızlığın suç olduğunu, buna hiçbir şart altında müsamaha gösterilemeyeceğini belirten Erdoğan, "Ancak küresel sistem, hırsızlıkla ve hırsızlarla mücadele ettiği kadar, hırsızlığı doğuran sebeplerle de güçlü şekilde mücadele etmelidir. Yoksullukla mücadeleyi hedeflemeden sadece hırsızlıkla mücadeleyi esas alan hiçbir sistem başarılı olamamıştır. Esas olan, aynı anda, hem yoksullukla, hem de hırsızlıkla mücadele etmek, yani sivrisinekler yerine, bataklığı kurutmaktır. Küresel birçok meselemizde olduğu gibi, sahtecilik ve korsan meselesinde de insanları çalmaya iten saikleri mutlaka etraflıca gündeme taşımak zorundayız" dedi. Erdoğan, sahtecilik ve korsanla mücadelenin, yoksullukla, adaletsizlikle, gelir dağılımındaki eşitsizlikle mücadele ederek çözülebileceğini aktardı. 
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Terör sona erdiğinde, silahlar susup fikirler ve siyaset konuşmaya başladığında, bundan, Türkiye kadar, Ortadoğu coğrafyası kadar, hiç kuşkusuz Avrupa ve diğer batılı ülkeler de kazançlı çıkacaktır" dedi.
Erdoğan, dost ve kardeş ülkelerden, tüm uluslararası örgütlerden, terörün sonlandırılması sürecinde Türkiye'ye destek ve katkı vermelerini beklediklerini dile getirerek, "Sadece insani, sadece vicdani sebeplerle değil, ekonomik sebeplerle de sahtecilik, korsan ve kaçakçılıkla mücadele bağlamında da bu sürece güçlü katkı sağlamalarını istiyoruz. İnanın, terör bittiğinde, Türkiye'nin sınır güvenliği tam anlamıyla tesis edildiğinde, bölgeye huzur ve istikrar hakim olduğunda, küresel ölçekte sahtecilik ve korsanlık en ağır darbeyi almış olacaktır" diye konuştu.