Günde 100 bin ağaç diken dronelar

DİDEM ERYAR ÜNLÜ

Ormanların yok olması insanlığın yaşadığı en büyük sorunlardan biri. Eğer ormanların yok olmasına izin vermeye devam edersek, küresel ısınmayı durdurma ihtimalimiz yok olacağı gibi, yaşam ve kültürler de yavaş yavaş yok olmaya devam edecek.

Ormansızlaşmayı durdurmak için hükümetlerin, tarım sektörünün, kırsal toplumların, iş dünyasının ve sivil toplumun etkili stratejiler geliştirmesi gerekiyor. Bu mücadelenin uzun vade de ise kamu politikalarına, iş yapış modellerine entegre edilmesi önem kazanıyor.

Bugün dünya üzerindeki milyarlarca ağacı yerinden eden buldozerler ve traktörler meydan okumak için, büyük çaplı bir çözüm üretmek zorundayız.

Son dönemde teknolojik gelişmeler, doğal hayatı korumak açısından önemli adımlar atılmasını sağlıyor.

Örneğin bir drone, günde 100 bin ağaç dikebiliyor. Drone üreticisi Parrot ile çalışan İngiltere merkezli BioCarbon Engineering, ucuz ve hızlı bir şekilde ağaç dikmenin yolunu bulmuş. Şirket aynı zamanda, ağaç dikmenin çok zor olduğu bölgelere bile dikim yapabiliyor.

60 drone ile yılda 1 milyar ağaç

Dronelar, yani insansız hava araçları, öncelikle ağaçların dikeleceği bölgeyi tarayıp, 3D haritasını oluşturuyor. Bölge için en uygun olan ağaç dikim yöntemi algoritmalar kullanarak belirleniyor. Filizlerin yüklendiği dron, her saniyede bir tohumu toprağa fırlatıyor. Bu da günde 100 bin adet anlamına geliyor. 60 drondan oluşan bir takım ise yılda 1 milyar ağaç dikebiliyor.
Sistemi geliştiren mühendisler, kullandıkları bu yöntem ile geleneksel ağaç dikme yönteminden 10 kat daha hızlı ve yüzde 20 daha ekonomik şekilde ağaç dikebileceklerini ifade ediyorlar. Dikim sırasında ağır makineler kullanılmadığı için, ulaşılması en zor bölgelere bile ağaç dikmek mümkün olabiliyor. Bio- Carbon ekibi bu teknolojiyi dünyanın farklı bölgelerinde deniyorlar. Şu sıralar ise, bu yöntem Avustralya’nın tarihi maden alanlarında test ediliyor.

Her dakika 48 futbol sahası büyüklüğünde orman yok oluyor

Benzer bir yöntem Oregon merkezli start-up DroneeSeed tarafından da deneniyor. Dronee- Seed, hem dronlar yoluya ağaç dikiyor hem de dronları kullanarak, gübreleme ve ilaçlama işlerini gerçekleştiriyor.

Bugün ormanların yok olmasının en büyük nedenlerinden birisi de tarım. Soya, palm yağı, kakao üretimi ve büyük baş hayvancılık nedeniyle, çok sayıda orman yok ediliyor.
Dünya Ekonomik Forumu’nun da gündeme getirdiği gibi, bugün dünya genelinde her yıl yok edilen ormanların büyüklüğü 74 bin ila 95 bin metrekareye ulaşıyor. Daha açık bir şekilde ifade etmek gerekirse, her dakika 48 futbol sahası büyüklüğünde orman yok oluyor.

Ormanların korunması için 366 şirket 2.9 trilyon yatırım yaptı

Ormanların korunmasına yönelik farkındalık tüm dünyada ciddi bir artış kazanmış durumda. Küresel olarak baktığımızda, 366 şirketin tam tamına 2.9 trilyon dolar yatırım yaparak, tedarik zincirlerinin ormanları yok etmemesi için önlem aldığını görüyoruz. Bugün dünya geneline baktığımızda, ormanların yüzde 70’inin palm yağı, soya, kakao başta olmak üzere, farklı tarım ürünlerinin yetiştirilmesinin sonucu yok edildiğini görüyoruz. Burada oldukça çok büyük şirketler ve oldukça karmaşık tedarik zincirleri devreye giriyor.

Akıllı telefonlar ile ormanları kontrol edebiliriz

Teknolojide yaşanan gelişmeler ve büyük veri ile, ormanların yok olduğu gerçeği daha açık bir şekilde ortaya konuyor. Bu da büyük şirketlerin, sürdürülebilir olmayan yöntemlerle yollarına devam etmelerinin önünde engel oluşturuyor. Şirketler bu konuda duyarlı olmaya başladıkça, tedarik zincirlerini de olumlu yönde etkiliyorlar. Örneğin Global Forest Watch (GFW) uydular ve algoritmalar kullanarak gerçek zamanlı olarak, dünya genelinde yok edilen ormanların boyutunu ortaya koyabiliyor. Akıllı cep telefonu ve internet bağlantısı olan herkes, bir futbol kalesi büyüklüğündeki orman alanının yok olup olmadığını kontrol edebiliyor. Hem de 2001 yılından bu yana! GFW, Unilever, Cargill ve Mondelez gib şirketlerle birlikte çalışıyor, ve çok büyük ormanlık alanları kontrol edebiliyor.

Şirketler tedarik zincirlerini takip ediyorlar

Walmart, Carrefour ve McDonalds gibi şirketler, teknoloji sayesinde sığır eti satın aldıkları tedarik zincirlerini yakından izliyorlar, onların ormanlara zarar verip vermediğini kontrol edebiliyorlar. Banco do Brasil ve Rabobank kullandıkları mobil uygulamalar sayesinde müşterilerinin faaliyet alanlarına giren bölgeleri sürekli olarak kontrol ediyorlar. Teknolojideki bu ilerlemeler çok önemli ama bireysel çabalar yeterli değil. Endüstride gerçek bir değişim sağlamak için, teknolojinin herkes tarafından ulaşılabilir olmasını sağlamak gerekiyor. Aynı zamanda ormanların yok edilmemesi için gerekli olan tüm önlemlerin şirket politikalarına dahil edilmesi şart. Bilgi teknolojileri de bu hedefe ulaşmakta çok önemli bir rol üstlenecek.