Biyo güncellemeye hazır mıyız?
İnsanların teknolojiye adaptasyonu hız kazanıyor. Yakın gelecekte, akıllı implantlar, DNA bazlı tedaviler, yüksek performanslı protezler ve bellek artırıcı bileşenler ile herkesin bir çeşit biyo güncelleme yaşaması bekleniyor.
Endüstri 4.0, genel hatlarıyla; robotların üretimi devralması, yapay zekanın gelişimi ile insanlardan kaynaklanan hataların minimize edilmesi, üç boyutlu yazıcılarla üretimin fabrikalardan evlere kadar inmesi; sanayinin dijitalleşmesi; sanayinin interneti olarak tanımlandı. Hedef verimlilik artışıydı.
Bugün geldiğimiz noktada, teknoloji bir adım daha öteye gidiyor: Çalışanların yaşamsal belirtilerini izleyerek üretkenlik için optimum ortamı sağlamak yeni bir “kişiselleştirilmiş verimlilik biçimi” olarak yükseliyor.
Olağanüstü bir hızla gelişen teknoloji iş dünyasında uyum konusunu gündeme taşıyor. İnsanların teknolojiye adaptasyonu artık daha yakından hissedilecek. Uzmanlar, insanların da teknolojiye uyum sağlayarak iş gücünde daha etkin bir şekilde yer alabilmek için giyilebilir cihazlar ve biyo güncellemelere yöneleceğini öngörüyor.
Araştırmalar, biyo geliştirmeler sayesinde insanların da makinelerin performans arttırıcı güçlerinden daha etkili bir şekilde faydalanabileceğini ortaya koyuyor.
Yakın gelecekte, akıllı implantlar, DNA bazlı tedaviler, yüksek performanslı protezler ve bellek artırıcı bileşenler ile herkesin bir çeşit biyo güncelleme yaşaması bekleniyor.
"Geleceğin İş Dünyası" araştırması
Uluslararası işe alım ve danışmanlık şirketi Page Group, trend tahmini uzmanı Foresights Factory ile iş birliği içinde geleceğin iş dünyasını şekillendirecek olan trendleri araştırdı. ‘Geleceğin İş Dünyası’ araştırması, trend analizleri ve uzman işe alım danışmanlarının deneyimini bir araya getirerek geleceğin iş dünyasının ihtiyaç duyacağı yetenek ve ipuçlarını ortaya çıkarıyor.
Teknolojinin dönüştürücü gücü - iletişim kurma biçimlerini, alışveriş yapma, çalışma ve eğlenme yöntemlerini çarpıcı biçimde değiştiriyor. İnsan deneyimi agresif bir şekilde teknolojiye adapte oluyor.
Uzmanlar; akıllı implantların, DNA bazlı tedavilerin, yüksek performanslı protezlerin ve bellek artırıcı bileşenlerin, kolektif olarak insanlığın sınırlarını zorlayacağını ve potansiyelini arttıracağını ifade ediyorlar.
Güncel yenilikler için tüketici ilgisinin ve alımının artması da, pek çok kişinin bu fırsatları değerlendireceğini ortaya koyuyor.
İnsan vücudunun kapasitesi artacak
Elon Musk “İnsanlar ekonomiye değer katmaya devam etmek istiyorlarsa, biyolojik zekanın ve makine zekasının birleşmesiyle yeteneklerini arttırmalılar” diyerek, insan vücudunun kapasitesini arttırmak için mekanik veya dijital güçlendirme sistemlerinin benimsenmesini savunan isimler den biri.
Nitekim, ‘Geleceğin İş Dünyası’ araştırmasına katılan yetişkinler de bu sistemleri kabul etmeye istekli görünüyor. Araştırmaya katılanların yüzde otuz biri, karanlıkta görmelerini sağlayacak kontak lensler kullanabileceğini söylüyor. Yüzde 22’si giyilebilir cihazlarla ilgileniyor. Yüzde kırk dokuzu DNA analizi ile kişiselleştirilmiş sağlık önerilerinde bulunabilecek servislere ilgi duyuyor.
Yüzde elli ikisi de ödeme aracı ya da kimlik olarak parmak izi kullanabileceğini dile getiriyor.
Giyilebilir refah
Bu arada şirketlerin de, giyilebilir cihazlar ve implantlar yoluyla hayatımıza giren biyometriyi, çalışanlarının hangi koşullarda daha verimli çalıştıklarını tespit etmek amacıyla kullanılacağı tahmin ediliyor. Örneğin, kan şekeri seviyeleri, günün farklı zaman dilimleri ve ortamdaki ışık seviyeleri performans üzerinde belirleyici rol oynayabiliyor. Bu bilgileri ellerinde bulunduran şirketler, çalışanlarının verimliğini desteklemek adına optimal çalışma koşullarını hazırlayabilecekler.
İş hayatında kullanılan giyilebilir cihazlar, çalışanların fizyolojik alışkanlıkları ve refah düzeyi hakkında şirketlere bilgi veriyor. Örneğin, sigorta grubu Aetna, 2016 yılında 20 binden fazla çalışanını tam bir gece uykusu için ödüllendirme yöntemini uyguladı. Katılımcılar, şirketin özel sağlık platformuna senkronize edilebilen ve uyku düzenlerini kaydeden giyilebilir bir cihaz kullandı ve gece yedi saatten fazla uyuyanlara teşvikler verildi. Şirket bu sayede çalışan bağlılığını arttırmanın yanı sıra daha verimli çalışma ortamını da sağlamış oldu.
Görünen o ki, çalışanların yaşamsal belirtilerini izleyerek üretkenlik için optimum ortamı sağlamak yeni bir kişiselleştirilmiş verimlilik biçimi olarak önümüzdeki günlerde ciddi bir hız kazanacak.