Tarım Bakanlığı, İGSAŞ'ın projesini millileştirecek
Milli Tarım Projesi'ni geliştirmek ve yüksek verim elde etmek isteyen Tarım Bakanlığı, İGSAŞ'ın toprak analizini esas alan 'Tarladan sofraya' projesini yakından izliyor. Proje ile üretim maliyeti azalırken üründen elde edilen verim de yüzde 40 arttı.
İmam GÜNEŞ
İstanbul Gübre Sanayii AŞ'nin (İGSAŞ) 3 yıl önce hayata geçirdiği 'Tarladan sofraya' projesi ile ekilen üründen işçilik maliyeti azalıyor, zamandan tasarruf sağlanıyor. Proje ile verimlilik de yüzde 40 arttı. Toprak analizi yöntemini esas alan projeye, Tarım Bakanlığı da önem veriyor. Geçen yıl başlatılan 'Milli Tarım Projesi'ni geliştirmek isteyen bakanlık, İGSAŞ'ın projesini yakından takip ediyor. Bakanlık, projeyi değerlendirip, tarımdaki tüm oyuncuları biraraya getirerek, Milli Tarım Projesi'ne son şeklini vermeyi hedefliyor.
İGSAŞ bugüne kadar 10 ayrı ilde sürdürdüğü sosyal sorumluluk çalışmasını bu yıl Kütahya’nın Aslanapa ilçesinde de devreye aldı. Şeker pancarının önemli bir tarımsal girdi olduğu ilçede, bu yıl çiftçi Recep Dönmez’in 24 dekarlık tarlasının 20 dekarı, İGSAŞ’ın toprak analizi sonucu belirlediği yöntemle, diğer 4 dekarı da çiftçi Recep Dönmez’in geleneksel yöntemleriyle ekildi.
“Gübre satmak değil toprakları korumak istiyoruz” '
Tarladan sofraya' projesinin yöneticisi İGSAŞ Pazarlama ve Satış Müdür Yardımcısı Vedat Altınok, çiftçileri, daha az girdi ile maksimum verime ulaştırabilmeyi hedeflediklerini söyledi. Bu hedef doğrultusunda, çiftçileri toprak ve su analizine yönlendirdiklerini belirten Altınok, “Bu analizleri yaptıktan sonra toprağın ihtiyacı olan gübre türünü ve sulama yöntemini belirliyoruz. Ardından bu veriler ışığında ekim yapıyoruz, hasat zamanı da tüm sonuçları çiftçilerle paylaşıyoruz. Sattığımız gübre miktarında düşüş oluyor. Çünkü bizim amacımız gübre satmak değil, topraklarımızı koruyup, verim elde etmek. Bu projeyi sosyal sorumluluk olarak yapıyoruz. Önceden yılda 6-7 ton ürün alınırken bu yıl 11 bin ton ürünü hedefliyoruz. 17 ilde projeyi uyguladık” ifadelerini kullandı.
İGSAŞ, proje kapsamında toprak ve su analizinin önemini göstermek ve yaygınlaştırmak için “Öncü Çiftçi” uygulamasını kullanıyor. Altınok, süreci şöyle anlatıyor: “Projeyi yürüttüğümüz yerde bir çiftçi ile ortak hareket ediyoruz. Çiftçimizin ekim yaptığı arazinin bir bölümünü biz ekiyoruz, su ve toprak analizi yapıyoruz. Diğer bölümünü de çiftçimiz daha önce kullandığı yöntemle ekiyor. Hasat zamanı 'Tarla günü' düzenliyoruz ve o bölgedeki çiftçilerle birlikte sonuçları paylaşıyoruz. Sonuçta biz yüzde 45’e varan su tasarrufu, yüzde 35 daha az gübre ve yüzde 50 daha az ilaç kullandık. Yüzde 40’a varan enerji tasarrufu elde ettik, yüzde 70 daha az işçilik harcadık. Ve dönüm başına yüzde 40 daha fazla ürün aldık."
“İşçilikten 10 bin TL tasarruf ettim”
Şeker pancarı hasadına birkaç hafta kaldığını söyleyen çiftçi Recep Dönmez, normalde arazisinden 7 bin ton şeker pancarı aldığını belirterek, "Bu yıl yaklaşık 11 bin ton ürün bekliyorum. Ayrıca damla sulama yöntemine geçtiğim için yılda 10 bin TL işçilik ücretinden tasarruf ettim. Bizim için önemli olan verim ve zaman. Zamandan şimdi yüzde 50 kârımız oluyor. İGSAŞ’ın yönlendirmesiyle çocuklarımın da bu topraklarda verimli üretim yapabileceğine olan inancım arttı” diyor.
"Köyleri tekrar cazibe merkezi yapacağız"
Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü Görevlisi Yüksek Ziraat Mühendisi Hikmet Güleç, tüm illerde analiz çalışmalarını başlattıklarını ve bir envanter oluşturduklarını belirterek, "Çok yakında ülkemizde analiz yapılmadan üretim de yapılmayacak duruma geleceğiz. Bu nedenle İGSAŞ’ın başlattığı bu sosyal sorumluluk projesinin çok önemli. Bizim de desteklediğimiz bir proje oldu. Çiftçiler köylerini terk ediyorlar. Köyleri tekrardan cazibe merkezleri haline getirmek istiyoruz"diye konuştu.
Şeker pancarında hammadde miktarı artacak
Kütahya Şeker Fabrikası Aslanapa Bölge Mühendisi Aziz Doğuş Arda, “Bu proje bizim için de önemli ve büyük katkı sağlayacak. Çünkü biz şeker pancarı aldığımız çiftçiye, o üründen çıkardığımız hammadde oranında değil, toplam ağırlık üzerinden para ödüyoruz. Akıllı tarım yöntemleri kullanılarak üretilen şeker pancarından elde ettiğimiz hammadde miktarı artacak. Bunun ötesinde çok daha önemli olan şey, topraklarımızı kaybetmeden sürdürülebilir bir şeker pancarı üretiminin örneğini vermiş olacağız” dedi.