Portföyümüzü temizledik, banka kanalında büyüyoruz
Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, son yıllarda oto branşlarda küçülme yönünde sürdürülen politikalarının sonuçlarını almaya başladıklarını, banka kanallı satışlarda ise ciddi büyüme yakaladıklarını söyledi.
Yakup SAYAR
İSTANBUL - Işık Sigorta zarar yazan kasko ve trafik branşlarının toplam portföylerindeki oranını yüzde 45'in altına çekti. Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, 2012 itibarıyla şirket performansının beklentileri doğrultusunda gerçekleştiğini belirterek, "Son yıllarda oto branşlarda küçülme yönünde sürdürülen politikalarımızın sonuçlarını almaya başladık. Kasko ve trafik branşlarının payı yüzde 56'dan yüzde 44.6'ya geriledi. Satış kanalları bazında en yüksek artışı ise banka tarafında gerçekleştirdik ve bu dönemde banka satış kanalının artış oranı yüzde 84.86'ya acente satış kanalımızın üretim artış oranı ise yüzde 2 oldu" dedi.
Işık Sigorta Genel Müdürü Recep Koçak, sektörü ve şirketinin hedeflerini DÜNYA'ya anlattı. Türkiye'nin dünyanın en büyük 17'nci ekonomisi olmasına karşılık prim üretimindeki yerinin 38.inci sıra olduğu hatırlatmasını yapan Recep Koçak, sigorta sektörünün 2023 hedeflerinin matematiksel bir büyümeyi öngördüğünü ve şirket olarak da öngörülerinin gelecekte sigorta pazarının ülke ekonomisi ile aynı büyüklüğe erişeceği ve 2023 yılında hayat dışı prim üretiminde dünya sıralamasında 16. sıraya yükselmek olduğunun altını çizdi.
Sektöre yönelik orta ve uzun vadeli öngörüler
Türk sigorta sektörüne önümüzdeki dönemlerde ilginin daha da artacağını öngören Recep Koçak, İstanbul Finans Merkezi projesi çerçevesinde sigortacılığın daha cazip hale geleceğini söyledi. "AB'ye uyum sürecinde yeni ürünler piyasaya sunulacaktır" diyen Koçak şunları söyledi: "Bize göre yoğunlaşmanın en çok gerçekleşeceği branşlar ferdi kaza ile gelişmiş ülkelerde çok iyi seviyelerde olan mesleki ve diğer sorumluluk branşları olacaktır. Bu branşlara ait yeni ürün ve teminat geliştirmeler artacak, pazardan pay alma, pazarı büyütme çabaları bu yönde ilerleyecektir.
Kişi başına düşen gelirdeki artışa paralel, bireysel sigortalara olan talep artacaktır. Teknoloji sigorta şirketleri ve aracılar tarafından yoğun olarak kullanılacak, şirket ve aracıların kurumsallaşması çok daha iyi bir seviyeye gelecektir. Önümüzdeki dönemde acente odaklı satışların yanı sıra, bankasürans kanalının daha fazla kullanılacağını söyleyebiliriz. Ve yine gelecekte sigorta şirketleri, sigortacılık temel sorunlarını döneme özgü şartlarla yeniden oluşturarak, kârlı lokasyonlarda, doğru ürünlerle, seçilen müşterilere iyi hizmet vererek rekabette avantajlı durumda olmak mümkün olabilecektir."
Banka kanalımız hızlı büyüyor
Işık Sigorta olarak 2012 yılını beklentileri doğrultusunda geçirdiklerini söyleyen Koçak, "2011 yılının son çeyreğinde hayata geçirilen yeni ürünler, teknolojik altyapının güçlendirilmesi, dağıtım kanallarının daha etkin kullanımı gibi nedenlerle, üretimde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 19'un üzerinde bir artış kaydedilmiş olup, branşlar bazında baktığımızda yangın branşındaki artış oranı yüzde 53, mühendislik branşındaki artış oranı yüzde 8, ferdi kaza branşındaki artış oranı yüzde 15, kasko branşındaki azalış oranı yüzde 1 ve trafik branşındaki azalış oranı yüzde 6 olarak gerçekleşmiştir.
Son yıllarda oto branşlarda küçülme yönünde sürdürülen politikaların sonuçları alınmaya başlandı. Kasko ve trafik branşlarının payı yüzde 56'dan yüzde 44,6'ya geriledi. Bu iki branşın azalış oranı yüzde 4,23, kasko ve trafik haricindeki branşların artış oranı ise yüzde 48,7 olarak gerçekleşmiştir. Satış kanalları bazında en yüksek artış bankalarda gerçekleşti. Bu dönemde banka satış kanalının artış oranı yüzde 84,86, acente satış kanalımızın üretim artış oranı yüzde 2 oldu. 2011 yılını yüzde 8,5 büyüme ile kapatan Türkiye ekonomisinin, 2012 yılındaki büyüme beklentisinin yüzde 4 olacağı öngörülüyor. 2012 yılında hayat dışı branşlarda reel bir büyüme yaşanacağını, büyüme oranının ise yüzde 10-15 aralığında gerçekleşeceğini söyleyebilirim" şeklinde konuştu.
Acentelerimizi özenle seçiyoruz
Bankaların, gerek müşteriye ulaşmadaki etkinliğini gerekse maliyet açısından sigorta satışında önemini her geçen gün artırdığına dikkat çeken Koçak, banka satış kanalının sürekli artış gösteren bu yönünden istifade etmek amacı ile bu kanala özel bir önem verdiklerini söyledi. "Şirketimizin banka satış kanalı üzerinden gerçekleştirdiği üretimin her yıl şirket ortalamasının üzerinde artış kaydetmesi bunun en önemli göstergelerindendir" diyen Koçak sözlerini şöyle sürdürdü: "Şirketimiz çalışmış olduğu bankalar ile ağırlıklı olarak banka kredi teminatlarını oluşturan sigorta ürünlerinin satışlarını gerçekleştirmektedir.
Ancak hedefimiz sadece kredi teminatları sigortalamak değil, bankaların portföy yapısı ve müşteri zenginliğinden yararlanarak farklı ürünlerin satışını sağlamak ve çapraz satış yaparak, banka müşterilerinden maksimum ölçüde istifade edebilmektir. Bu hedefe ulaşmada birinci önceliğimiz prim üretimindeki artıştan ziyade, banka müşterisinin hayatını kolaylaştıracak, kendisini özel hissedebileceği tematik ürünler kazandırmaktır.
Banka sigortacılığı konusunda işbirliği içinde olduğumuz ilk banka, ana hissedarımız olan Asya Katılım Bankası'dır. Asya Katılım Bankası ile birlikte, Albaraka Türk Katılım Bankası, Türkiye Finans Katılım Bankası, Anadolubank ve Aktif Yatırım Bankası ile de işbirliğimiz sürmektedir."
Açıklamalarında acentelerine de özel bir yer açan Koçak, "Bir gerçek var ki o da sektörün en önemli üretim kaynağı acentelerimiz. Hayat dışı sigorta üretimin büyük bir kısmı acenteler üzerinden gerçekleşiyor. Hal böyle iken sigorta şirketlerinin çalıştığı acenteler çok önemli hale geliyor. Işık Sigorta olarak bizler de bunun farkında olarak acentelerimizi çok özenli bir şekilde seçmeye gayret ediyoruz" dedi.
Yabancıların sektöre ilgisi sürer
Türk sigorta sektörüne olan yabancı ilgisini sorduğumuz Recep Koçak, bu durumun normal bir süreç olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bugün hayat dışında faaliyet gösteren 35 şirketin 22'si yabancı menşeili şirketler. Hali hazırda hayat dışında faaliyet gösteren şirketlerin yüzde 63'ü yabancı şirketlerden oluşuyor. Yabancı şirketlerin ödenmiş sermaye içerisindeki payı da yüzde 67 civarında. Pazar payına baktığımızda ise Türk sigorta sektörünün yüzde 57'sine hakimler.
Türk sigorta pazarının gelişmiş ve hatta gelişmekte olan ülke piyasalarının hacimsel büyüklüğüne erişebilmesi için zamana ihtiyaç var. Yani Türk sigorta pazarının büyüme potansiyeli var. Sektörel aktörlerin rol dağılımları ve gerekli mevzuatların hayata geçmiş olması gibi düzenlemeler ve Türk sigorta sektörüne özgü olumlu beklentiler, yabancı yatırımcıların ilgisinin her geçen gün artmasını beraberinde getirmekte ve bu durum yerli sigorta şirketlerinin de güncel ve ileriye dönük değerini artırıcı unsur olmakta."
Aşırı bir konsolidasyon olmaz
Sektörün yakından izlediği ve 2013 yılında geçilmesi beklenen Solvency II'ye görüşlerini sorduğumuz Recep Koçak, burada ana hedefin, Solvency sistemini oluştururken sigorta şirketinin karşı karşıya kaldığı riskleri daha iyi değerlendirmek olduğu bilgisini vererek şunları söyledi: "Solvency II ile birlikte şirketler çok daha fazla risk bazlı çalışmaya başlayacaklar, bu durum bir kısım şirketlerde sermaye ihtiyacına neden olacaktır. Bu süreçte konsolidasyon olur mu? Aşırı bir konsolidasyonun olacağını zannetmiyorum. Zira her şirketin politikası, acente yapısı, gelecek beklentileri çok farklı. Dolayısıyla birkaç şirketin dışında yoğun bir konsolidasyon beklentim yok."
Portföyümüzü teknik kârlılık bazında oluşturuyoruz
Sigortacılıkta teknik kârlılığın çok önemli bir gösterge olduğuna dikkat çeken Recep Koçak, " Yaptığınız işin doğru olup olmadığını teknik karlılığa bakarak anlayabilirsiniz. Biz de bunun önemini kavramış bir şirket olarak portföyümüzü teknik karlılık istikametinde oluşturmaya çalışıyoruz. Bu itibarla yıllar itibari ile portföyümüzdeki banka payını artırıyor, acentelerin üretimlerini de çeşitlendirip karlı alanlara yönlendiriyoruz. Ayrıca sektörün en büyük sorunu kaza branşındaki karsızlığa karşı ise bu branşlarda doğru segmentasyon yaparak rekabetten zarar görmeden en azından başa baş noktasını yakalamaya çalışıyoruz" diye konuştu.