‘Doğal afetler için üçlü koruma şart’
Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, deprem, sel, dolu, yangın gibi doğal afetlere karşı tam koruma sağlamak isteyenlere DASK’ın yanında deprem teminatlı ev sigortası ve ortak alan sigortası öneriyor.
Esin ÇETİNEL
2023 yılında ard arda yaşadığımız doğal afetler sigortanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha acı bir biçimde hatırlattı. Depremler, seller ve yangınlar sadece 2023 yılında on binlerce insanımızı maddi manevi zarara uğrattı. Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, öngörülemeyen ve önlenemeyen bu risklere karşı şirket ve bireylerin doğru sigorta yaptırmasının çok önemli olduğunun altını çizdi.
Öncelikle zorunlu deprem sigortası DASK’ın mutlaka yaptırılması gerektiğini vurgulayan Uğur Gülen, ev ve işyerlerinde üçlü sigorta kalkanı ile tam koruma sağlanabileceğini belirtip sözlerini şöyle sürdürdü; “En temel en güçlü ilk korumayı sağlayan DASK poliçeleri.
Ancak burada evin metrekaresi ne ise o metrekare üzerinden DASK’ın yaptırılması lazım. Çünkü Kahramanmaraş depreminde gördük ki düşük prim ödemek için DASK’ını minimum büyüklük olan 50 metrekare üzerinden yaptıran çok sayıda konut sahibi var. Tabii bu kişiler deprem olduktan sonra 50 metrekare üzerinden tazminatlarını alabildiler.
DASK’ı yaptırdıktan sonra mutlaka deprem riskinin de yer aldığı ev sigortası yapılmalı. Çünkü herkesin evi farklı olabilir. DASK şu anda metrekaresi 12 bin TL’ye kadar ödeme yapıyor. Yani 100 metrekare bir ev için 1,2 milyon TL’lik bir DASK teminatı alıyorsunuz. Ben en azından DASK kadar da konut sigortasının içinde bir deprem teminatı alınmasını öneriyorum. Üçüncü adım ise ortak alan sigortası... Özellikle sitelerde ortak alan sigortasının yaygınlaştığını görüyorum.”
Kasko ve sağlık poliçesine dikkat!
Yalnız DASK, konut sigortalarında değil kasko ve sağlık sigortalarında da depremzedelerin eksik poliçeleri yüzünden ödeme alamadıklarını aktaran Uğur Gülen, bu konuda da şu uyarılarda bulundu; “Maraş’ta çok yaşadık. Kasko poliçelerinde deprem teminatı olmayan çok sayıda kişi gördük. Biliyorsunuz araçlar evlerin altında kaldı.
Kaskoda deprem teminatı yoksa bunlar ödenmedi. Yine sağlık sigortalarında da deprem teminatını aramak gerekir. Çünkü deprem sırasında düşme, kırık gibi çok sayıda olay meydana geldi. Ve yine sağlık sigortasının içinde deprem teminatı bulunmayanlar ödeme alamadı.”
Depremzedelere 7,8 milyar TL ödeme
Aksigorta ise Kahramanmaraş depremi nedeniyle bölge halkına toplam 7,8 milyar TL’lik hasar ödemesi yapacak. Şu ana kadar bunun 3,5 - 4 milyar TL’nin ödendiğini ve ödemelerin hızlanarak sürdüğünü ifade eden Gülen, toplam 6 bine yakın hasar dosyasının bin tanesinin oto, beş bin tanesinin ise konut ve işyeri sigortası olduğu bilgisi paylaştı.
2023 yılında başta deprem olmak üzere yangın, sel gibi doğal afetler nedeniyle büyük hasar ödemesi yapan sigorta sektörü 2022’nin aksine 2023 yılını yine de karlı biçimde kapatacak gibi görünüyor. Söz konusu dönemde bir önceki yılın ilk altı ayına göre “Hayat Dışı” tarafında ortalama prim artışı yüzde 140, “Hayat ve Hayat Dışı” tarafında ise yüzde 131 oldu.
Bu yıl özellikle başta kasko ve sağlık sigortalarında enflasyonun çok üzerinde prim artışları görüldüğünü bunun da sektördeki karlılığa olumlu yönde etkilediğini söyleyen Gülen, müşterilerden tepki çeken bu yüksek prim artışlarının nedeniyle ilgili şunları söyledi; “Sigorta sektörünün iki temel gelir kaynağı var. Bunlardan bir tanesi sigortacılık geliri. Ancak bizim sektörde önce gelirimizi yani primimizi alıyoruz, maliyet (hasar) sonra oluşuyor.
Buna karşın geçen son 20 ayda ben maliyetimi bilmeden malı sattım. 2021’in başında enflasyon 30- 40 olur derken 90’lara dayandı. Böyle olunca geçtiğimiz dönem sattığımız tüm ürünlerden zarar ettik. Yeni ürünleri satarken de maliyet riskini azaltmak için bu sefer kar marjımızı yukarı çıkarttık, poliçe fiyatları enflasyonun çok üzerinde arttı. Yani 2022 başından itibaren geleceği tahmin edemeyen sigorta sektörü dönüp fiyatlarını artırdı.
Özellikle kasko ve sağlık tarafında karlılığın iyi gelmesinin temel nedeni bu yüksek fiyat artışları oldu. Sektörün ikinci önemli konusu ise mali gelir. 2022’den itibaren yüzde 60-70 negatif faiz ortamından geçtik. Hasar maliyetleri yüzde 100 artarken, nakdimizi yüzde 25-30 getiri ile değ erlendirdik.
Bu nedenle 2022 bilançoları oldukça kötü gerçekleşti. Fakat 2023 başından itibaren kurdaki artış, faizlerdeki bir miktar yükselme, sigortacılık primlerindeki artış ve düzenleyici denetleyici kurumun hasar büyüklüklerine iskonto uygulama oranını yüzde 22’den 28’e çıkartmasıyla bir anda sigorta sektörü ilk altı ayda olumlu finansal sonuçlar açıkladı.”
Kasko beş kat arttı
Buna karşın Gülen, bu süreçte sigorta sektörünün aslında fahiş fiyat uygulamadığını da savunuyor. 2021 Kasım'da ortalama kasko poliçesinin 2424 TL, bugün ise 13.568 TL olduğunu ifade eden Gülen, “Kasko 20 ayda beş katta fazla arttı. Bu tabii ki yüksek bir artış. Ancak bunda mutlaka hasar maliyetlerindeki artışın ve araç fiyatlarındaki hızlı artışın çok büyük etkisi var. Aynı şey sağlık sigortaları için de geçerli oldu. Medikal enflasyon çok ciddi arttı” diyor.
“Gazdan ayağımızı çektik”
Aksigorta’nın ilk altı ay sonuçlarının ilk çeyreğe göre çok daha güçlü geldiğini söyleyen Gen el Müdür Uğur Gülen, “Sektör altı ayı ortalama yüzde 130’a yakın büyüme ile kapatırken, Aksigorta yüzde 110’larda kaldı. Bu bilinçli yapılan bir tercihti açıkçası.
Çünkü sigorta sektöründe büyüdükçe sermaye yeterliliği rasyosu büyüyor. O nedenle büyüme tarafında ayağımızı gazdan çektik. Ama karlılık tarafında depremi hariç tutarsak iyi bir büyüme yakaladık. Geçen yılın ilk altı ayında eksi 106 milyon teknik kar açıklarken, bu yıl 832 milyon TL elde ettik. Net karımız ise geçen yıl ilk altı ayda eksi 96 milyon TL iken, bu yılın ilk yarısında 548 milyon TL’ye ulaştık.
Yılın kalanında da göstergeler olumlu trendin devam edeceğini söylüyor. Biz rotamızı biraz sigortacılık karımızı yönetecek şekilde oto dışı ürünler ve sağlık tarafına çeviriyoruz. Akbank kanalını daha yoğun kullanmayı hedefliyoruz. Oto ve trafik sigortalarındaki pazar payımızı biraz daha düşük tutacağız. Sermayemizi koruyarak kendi yağında kavrulan bir şirket moduna doğru geçtik.”
Sigorta hisseleri revaçta
Son haftalarda sigorta sektörü şirketlerinin borsadaki performansının son derece göz alıcı olduğunu söyleyen Uğur Gülen, bunda 2022 yılına göre sektörün kara geçerek hızlı bir büyüme yakalamasının yanı sıra TL faizlerde yükseliş beklentisinin etkili olduğunu belirtiyor.
Gülen bu konuda şöyle konuştu; “Son haftalarda sigorta hisselerindeki hızlı tırmanışta Merkez Bankası’nın Kur Korumalı Mevduatı azaltmaya yönelik aldığı bir takım tedbirler etkili oldu. Bu tedbirlere istinaden TL mevduat faizlerinin artacağı öngörülüyor. Tabii tasarruftan para kazanan sigorta sektörünün faizler arttığı zaman finansal gelir tarafında olumlu etkileneceği görüşüyle yatırımcılar sigortacılık hisselerine ilgi gösterdiler.
Bu da önümüzdeki dönem sigortacılıkla ilgili finansal sonuçların iyiye doğru gideceğinin güzel bir göstergesi diyebilirim.” Uğur Gülen ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızın hemen ardından geçen hafta Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 17.50’den sürpriz bir biçimde yüzde 25’e yükseltmesi de piyasalarda kredi ve mevduat faizlerinde yükseliş beklentisini desteklemiş oldu.