'Hedeflerimiz yüksek fakat erişilebilir'
Halk Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Nurullah Okur, sektöre en son giren şirketlerden biri olmalarına rağmen, belirledikleri hedeflere her yılın sonunda ulaştıklarını söyledi
Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) en genç oyuncuları arasında yer alan ve özelleştirilmesi gündemde olan fakat sonra bu kararın iptal edildiği Halk Hayat ve Emeklilik, 3 yıl gibi bir zaman diliminde sektörde adından sıkça söz ettirme başarısını gösterdi. Halk Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Nurullah Okur, “Halk Emeklilik olarak sektöre en son giren şirketler arasındayız, 2012 Haziran tarihinde BES satışlarına başlamıştık. Yaklaşık sektöre rakiplerimizden 10 yıl sonra girmiş olmamıza rağmen hedeflerimizi yüksek fakat erişebilir şekilde belirledik. Belirlediğimiz hedeflere her yılın sonunda ulaşabilmek, bizlere daha başarılı yıllar geçirmemizi sağladı ve yeni başarılara doğru bizi itti” diye konuştu.
Halk Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Nurullah Okur, sektöre yönelik beklentileri ve Halk Hayat ve Emeklilik’in hedeflerini DÜNYA ile paylaştı. Ekonominin büyük destekçisi olan BES’in 2015 yılının ilk 8 ayı sonunda 5,7 milyon katılımcıyı aştığına dikkat çeken Nurullah Okur, şirket olarak ise Ağustos 2015 sonu itibariyle katılımcı sayısında 313 bin kişiye ulaşarak yılbaşından bugüne yüzde 22’ye yakın sektörün üstünde bir büyüme gerçekleştirdiklerini söyledi. “Şirket olarak 2015 yılının ilk 8 ayında 70 bine yakın katılımcı artışı gerçekleştirdik, geçen senenin aynı döneminde bu rakam 50 binlerdeydi” diyen Okur sözlerini şöyle sürdürdü: “Sektördeki büyüme hızı yavaşlamışken biz şirket olarak hızımızı korumaya devam ediyoruz. Şirket olarak sisteme dâhil olduğumuz 2012 yılından bugüne sektörde hızla ilerledik ve 2015 yılının ilk yarısını katılımcı sayısında 7. sırada tamamladık. Fon büyüklüğünde ise yılbaşından bugüne oran olarak sektörde en hızlı artan şirketlerden biri olarak; yüzde 36,5 büyüme ile yaklaşık 1,2 milyar TL’ye ulaştık ve 9.uncu sıraya çıktık.”
BES fonlarında kısa vadeli düşünülmemeli
Halk Emeklilik’in fonlarının getirileri hakkındaki görüşlerini sorduğumuz Okur, 2015 yılı Ağustos ayı itibari ile fon büyüklüğü açısından 19 bireysel emeklilik şirketi arasında 8.liğe yükseldiklerini belirterek, “Bireysel emeklilik fonlarımız içerisinde amiral gemisi olan 506 milyon TL büyüklüğü ile toplam fon büyüklüğümüzün yüzde 38 ini oluşturan, Halk Hayat ve Emeklilik Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları Standart Emeklilik Yatırım Fonumuz olup kurulduğu yıldan bu güne kadar kendi karşılaştırma ölçütüne yakın fonlar arasında getirisi ortalamanın üzerinde kaldı. Toplam fon büyüklüğümüz içerisinde 261 milyon TL’lik büyüklüğü ile toplam fonlarımızın yaklaşık yüzde 20 sini oluşturan Esnek Fonumuz halka arz tarihi olan 2012 yılının ilk yarısından bu güne kadar ortalamanın üzerinde bir performans gösterdi. Şunu unutmamak gerekiyor, Bireysel Emeklilik Fonları uzun vadeli fonlar olup katılımcılarının bugünden yarına bakarak tercihlerini fonların kısa vadeli performanslarına bakarak yapmamaları, emeklilik fonlarının orta ve uzun vadeli performanslarını dikkate alarak seçimlerini yapmaları lehlerine olacaktır” diye konuştu.
Banka dağıtım kanalı olmayanın işi zor
Sigorta şirketleri için dağıtım kanallarını en yüksek verimlilikte kullanmanın öneminin günümüzde giderek arttığına işaret eden Nurullah Okur, “Bankalar müşterilerinin sigorta ihtiyaçlarının karşılanması açısından dağıtım kanalları arasında çok önemli bir noktada bulunuyorlar ve özellikle yüksek potansiyelli müşteri kitlesine yeni, basit, hızlı satılan ürünleri pazarlama konusunda oldukça başarılılar. Bu tip ürünleri pazarlarken artan finansal okuryazarlık ve sigorta bilinci ile birlikte günümüzde ve ülkemizde insanların sigortaya olan ilgisinin arttığını görüyoruz. Banka ile sigorta şirketleri arasındaki işbirliğini temsil eden bankasürans modelinin bu potansiyeli kullanmadaki etkinliğini önümüzdeki dönemlerde daha da arttıracağını düşünüyorum. İşte bu yüzden evet banka dağıtım kanalı olmayan şirketlerin işi çok zor” dedi.
Özelleştirme sürecinde yoğun ilgi gördük
BES’in kurulduğu 2003 yılından beri devletin geliştirici ve destekleyici regülasyonları ile birlikte gün geçtikçe daha cazip hale geldiğinin altını çizen Okur, “Sistemin cazibesi, kuruluşundan beri yaşadığı birleşmeler satın alma faaliyetleri ile de kendini göstermiş durumda. Bireysel Emeklilik alanında, en fazla yatırımcı ilgisi çeken ülkelerden birisiyiz. Önümüzdeki dönemde, otomatik katılım gibi uygulamalarla devletin regülatif desteğinin devam edeceğini de dikkate alarak, yabancı yatırımcıların dikkatini çekmeye devam edeceğimizi söyleyebilirim. Şirketimiz özelinde de, özelleştirme sürecinde, yoğun yatırımcı ilgisi ile karşılaştık” şeklinde konuştu.
Öte yandan dağıtım kanalı anlamında güçlerini birleştirmek isteyen şirketlerin önümüzdeki dönemde konsolidasyon anlamında adım atmaları beklenebileceği öngörüsünde bulunan Okur, sözlerini şöyle dürdürdü: “Sonuçta, sektörümüzde, sermayedar anlamında yaşanan ve yaşanabilecek tüm gelişmelerin, sektörün gelişimine olduğu kadar, ülkemize gelen yabancı yatırımcıların getirdikleri veya getirebilecekleri bilgi birikimi ile müşterilerin ihtiyaçlarına uygun yeni finansal ürünler anlamında da önemli olduğunu düşünüyorum."
Yeni regülasyonlar nedeniyle geleceği tahminlemek zor
Yayınlanan son regülasyon ile kesintilerde köklü değişiklikler öngörüldüğünü ve özellikle 5. yıldan sonra kesintilerde büyük kısıtlamalara gidildiğini anlatan Nurullah Okur olası değişiklikler sonrasında 5 yıl sonrasının hedeflerini yapmanın çok zor olduğunu belirtti. “Uygulamaya alınacak yeni yönetmeliğin temel handikapı, katılımcılara yeni yönetmeliğin getirdiği kesinti yapısının kolay atılamayacak olmasıdır” diyen Okur sözlerini şöyle sürdürdü: “Diğer yandan katılımcıların 5. yıldan sonraki dönemde özellikle erken ayrılma durumunu teşvik eden bu yeni mevzuat çerçevesinde nasıl tepki vereceklerini şu aşamada tahminlemek biraz zor. Dolayısıyla geleceğe yönelik mevcut 5 yıllk projeksiyonumuzun ne şekilde değişeceği ile ilgili öncelikle bekleyip görmemiz gereken bir durum söz konusu.”
Daha az maliyetli ve farklı gruplara sözleşme tanzim edebilmeliyiz
Sektörün kâr edememe sorununa yönelik düşüncelerini paylaşan Nurullah Okur, mevzuat değişiklikleri ile şirketlerin en önemli gelir kalemlerinin düşürülmesi temel neden olarak görülmekle birlikte sözleşme elde etme ve elde tutma maliyetlerinin de yüksekliğini kâr edememenin önemli nedenleri olarak sıraladı. Şirketlerin alternatif satış kanalları ile daha az maliyetli ve farklı gruplara sözleşme tanzim edebilmenin yolları araması gerektiğini ifade eden Okur, sistemdeki mevcut komisyon yapısı ile banka kaynaklı satışlarda elde etme maliyetlerinin yüksekliği göz önüne alındığında ve mevcut öngörülen kesinti yapısı ile kara geçme süresinin daha da uzun zaman alacağının açıkça görüldüğü söyledi. Okur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Diğer yandan tanzim edilen sözleşmelerin tahsilat sürekliliği ve erken ayrılma durumu kârlılığı baltalayan en önemli iki parametre durumunda. Bu iki parametre ise şirketlerin satış kalitesinin sonucunu gösteriyor. Dolayısıyla hali hazırda elde etme maliyetlerinde sisteme kazandırılan bu sözleşmeler için bahsi geçen parametreler ışığında maliyetlerin zamana yayılması (komisyonun sözleşmenin sürekliliğine bağlı ödenmesi) yanlış satışın önüne geçecek ve şirketler açısından daha karlı bir portföy ve erken kâra geçiş süresini sağlayacaktır.”
Katılımcı adaylarımıza butik hizmet vermek hedefindeyiz
Ana sermayedarları olan Halk Bankası aracılığı ile ülkenin her köşesindeki müşterilerine ulaşıp onlara en iyi hizmeti vermeyi amaçladıklarını ifade eden Nurullah Okur, “Önümüzdeki dönemlerde sistemin artık daha hızlı gelişerek çok daha büyük kitlelere ulaşarak büyümesini daha da hızlandıracağından kuşkum yok. Halk Emeklilik olarak satış sürecinden başlayarak katılımcımızın şirketimizde geçirdiği süre zarfında onlara en iyi hizmeti vererek 'tercih edilen' şirket olma amacındayız. Bu amaçla; butik iletişim olarak adlandırdığımız stratejimiz ile hedefimizin katılımcı adaylarımızın her birini tek tek en doğru şekilde bilgilendirerek şirketimizi tercih etmelerini sağlamayı amaçlayarak uzun soluklu bir birliktelik sağlamak hedefindeyiz” diye konuştu.