Tofaş 50 milyon € yatırımla 50 bin ek kapasite yaratıyor

Fabrikada tam kapasiteye ulaşan Tofaş, üretimi durdurmadan 50 bin ek kapasite yaratacak mühendislik çalışmasını tamamladı. İstihdamda 10 bini aşan şirket, 50 milyon euroluk bu yatırımla 500 kişiyi daha işe alacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Aysel YÜCEL

Egea projesiyle üretimde ve ihracatta atağa geçen Tofaş, önemli bir yatırıma daha imza atıyor. Fabrikada tam kapasiteye ulaşan şirket, üretimi durdurmadan 50 bin ek kapasite yaratacak mühendislik çalışmasını tamamladı. İstihdamda 10 bini aşan şirket, 50 milyon euroluk bu yatırımla 500 kişiye daha iş fırsatı sunacak.

Tofaş CEO'su Cengiz Eroldu, fabrikada 2. gövde hattını kurma kararı aldıklarını açıklayarak, “Fiat Egea Ailesi’nin toplam yıllık üretim kapasitesini 250 bin adete çıkaracağız. Bu rakam mevcut haliyle yıllık 190 bin adet. Bu konuda 50 milyon euroluk bir yatırım yapacağız. Şu an gelen talebi karşılayamadığımızdan bu yatırımı 2017’nin ilk çeyreğine yetiştirmek istiyoruz” dedi.

'Ezberbozan bir yatırım yaptık'

Tofaş fabrikasının üretim kapasitesinin 400 bin adet olduğunu hatırlatan Eroldu, “Bizim kapasitemizi belirleyen ana unsur boya bölümü. Geleneksel olarak boya birimlerinde kapasiteyi arttırmak için fırınların boyu uzatılır. Bu da ciddi yatırım ve üretimin önemli süre durmasını gerektiren bir yatırım. Bu kapsamda boya bölümündeki ekibimiz son derece yenilikçi/ ezberbozan bir işi başardı. Bir süredir üzerinde çalıştıkları ve önümüzdeki dönemde Tofaş’ta uygulamaya alacağımız teknolojiler, dünyada bir otomobil fabrikasında ilk kez seri olarak uygulanacak gelişmeleri de barındırıyor. Böylece hem boya birimimizin hem de fabrikamızın toplam yıllık kapasitesini de 400 bin adetten 450 bin adede çıkarmayı başaracağız. İkinci gövde hattımız devreye almamızla birlikte önümüzdeki yıl yaklaşık 500 kişilik ilave istihdamımız da olacak. Bu yıl mart ayında 3. vardiyaya geçtiğimizde 2 bin 500 yeni istihdam yaratmıştık” diye konuştu.

'Üretim ve ihracatta 1. sıradayız'

Eylül ayı sonu itibariyle Tofaş olarak hem üretim hem ihracatta birinci sıraya yerleştiklerine dikkat çeken Eroldu, “Fiat Egea Projesi ile birlikte çok ciddi bir üretim ve ihracat atağına geçtik. Geçtiğimiz sene üretimde 3’üncü, ihracatta 4’üncü sırada olan şirketimiz bu yıl hem üretim hem de ihracatta liderliğe ulaştı.Türkiye’deki toplam üretime bakacak olursak 2015-2016 yıllarını kıyasladığımızda Tofaş’ın üretiminde yüzde 34’lük bir artış söz konusu. Türkiye otomotiv sanayinin genelinde ise yüzde 6’lık bir artış var. Bu anlamda Tofaş, hem üretim hem ihracatta tüm sektörü ileri taşıyor” şeklinde konuştu.

Ayda 40 bin araç üretimi hedefliyor

Şu an günde 1500 adet araç ürettiklerini ve hedeflerinin ayda 40 bin araç üretmek olduğunu anlatan Eroldu, şöyle devam etti: “Buna da çok yaklaştık. Ben uzun yıllardır Tofaş’ta çalıştığım için hatırlıyorum, geçmiş senelerde yıllık üretimimizin 40 bin adetin altında kaldığı yıllar oldu. Şimdi bir ayda ulaşmak üzere olduğumuz 40 bin adetlik üretim, Türkiye otomotiv tarihinde önemli bir başarıdır. Şu an Türkiye’de otomotiv alanında en hızlı üretim yapan fabrikayız. Türkiye otomotiv sanayi geçen yıla oranla yüzde 12.7 oranında büyürken, Tofaş’ın aynı dönemde ihracatı ise yüzde 54.5 oranında arttı. İhracat faaliyetlerimizle ilk 9 ayda 680 milyon dolar ihracat fazlası sağladık. OSD’nin yayınlandığı yıllık otomotiv rakamlarını alt alta koyduğumuz zaman, Türkiye’de otomotiv sektöründe son 10 yılda 10 milyar dolarlık yatırım yapıldı. Bunun 3 milyar doları Tofaş’ın yaptığı yatırım."

Fiat İş Birimi Direktörü Altan Aytaç ise Fiat Egea’nın dizel otomatik ailesinin devreye girmesiyle daha da fazla talep almayı başladıklarını ve ekim sonu itibarıyla 76 bin adetlik satışa ulaştıklarını söyledi. Aytaç, “Toplam kompakt SW pazarı yıllık 1500 adet civarında büyüklüğe sahiptir, biz de bu pazarı Fiat Egea SW ile ikiye katlamayı hedefliyoruz” dedi.

'ÖTV konusu hızla netleştirilmeli'

Gündemde olan ÖTV değişikliğinin Türkiye otomotiv sanayii açısından önemli bir konu olduğunu dile getiren Cengiz Eroldu, şunları söyledi: “Yapılacak yeni düzenlemede otomotiv sanayimizin rekabetçiliğine bir zarar gelmemesi, gerek otomobilde gerekse hafif ticari araçlarda olumsuz etki olmaması bizim için önemli. Türkiye’deki araç üretim projelerinin her zaman bir Türkiye bacağı olması gerekir. Yeni yatırım karar süreçlerinde iç pazarın büyüklüğü her zaman önemli bir kriter olmuştur. Bu açıdan sanayimizin ürünlerinde rekabet kaybına yol açacak uygulamaların olası etkileri iyi değerlendirilmeli. Piyasalarda belirsizliğin oluşmaması açısından uygulamaların hızla netleştirilmesi en doğrusu olacak.”

Bu konularda ilginizi çekebilir