Ticaride kırmızı alarm
OSD Başkanı Kudret Önen, hafif ticari araç sınıfında yaşanan iç pazar sıkıntılarının üretim üzerinde olumsuz baskı yaptığını belirtti.
Gültekin KARA
Avrupa’nın bir numaralı ticari araç üreticisi unvanını taşıyan Türkiye, bu segmente iç pazarda meydana gelen kan kaybının sancılarını yaşamaya başladı. Otomotiv pazarında ilk 9 ayda toplam satışlar yüzde 10 artışla 530 bine yükseldi. Binek satışlarının ithalat ağırlıklı olarak yüzde 19 artışla 452 bine ulaşılması, hafif ticarinin ise yüzde 11 düşüşle 134 bine gerilemesi sanayicinin alarm seviyesini 'kırmızı'ya yükseltmesine neden oldu. Eylül ayında da hafif ticarideki satış kaybı yüzde 25 gibi çok yüksek bir orana ulaştı. Bu rakamlara göre 9 ayda 'otomobil' pazar ve üretim açısından rekor kırarken, hafif ticari araçlar pazarda son 10 yılın en düşük seviyesine geriledi. Rakamları değerlendiren Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Kudret Önen, otomotiv pazarındaki görüntünün gayet pozitif olduğunu belirterek, "Ama hafif ticari araçtaki gerileme sanayiciyi üzüyor. Segmentler arasında tek 'kırmızı' var o da hafif ticari araç" dedi.
Hafif ticarideki düşüşün devam etmesi durumunda ileriye dönük yeni model yatırımlarının olumsuz etkileneceği uyarısında bulunan Önen "Pazarı küçülmüş bir segment yeni yatırım çekemez" diye konuştu.
Hafif ticari araçların Türkiye için uluslararası alanda önemli bir rekabet avantajı olduğunu kaydeden Önen, şunları söyledi: "Türkiye otomotivdeki stratejisini ve küresel rekabet üstünlüğünü güçlendirerek devam etmek için hafif ticari araca odaklanmalıdır. 2012 yılında bu araçların Türk otomotivinde toplam üretimdeki payı yüzde 43’e ulaştı ve Türkiye 27 Avrupa Birliği (AB) üyesi ülke arasında hafif ticari araçlar üretiminde ilk sırada yer aldı. Son 5 yıldır da bu konumunu koruyor. Üretimin yanı sıra iç pazarda sağlanan bu güçlü talep yapısının ihracata olumlu yansıması ile de hafif ticari araçların toplam araç ihracatındaki payı da geçtiğimiz yıl yüzde 42’ye ulaştı. Ancak iç talebi daraltan ve kullanıcıları olumsuz etkileyen uygulamalar sonucu pazar payı azaldı. Hafif ticari araçlar son 10 yılın en düşük seviyesine geriledi."
Yerliyi kimse kârlı bulmadı, babayiğit çıkmadı
Babayiğit ve yerli otomobil konusunda da görüş bildiren Kudret Önen, otomobil üretimi için adetlerin çok yüksek olması gerektiğini vurguladı. OSD olarak hazırladıkları raporu gerekli mercilerle paylaştıklarını, sanayicilerin de konuyla ilgilendiklerini hatırlatan Önen, “Ancak kimse karlı bulmadığı için bu olaya sıcak bakmıyor. Otomobil üretmek için çok yüksek bir adet gerekiyor. Hep söylüyoruz teknik olarak gayet basit. Ama ticarileştirmek çok zor. Hafif ticari araçta karlı olan adetler, otomobil için aynı oranı yakalayamıyor. O yüzden babayiğit çıkmadı” diye konuştu.
Otomotivde dış açık 1.1 milyar dolara çıktı
Otomotivin dış ticaret fazlasındaki azalmanın ithalatın artmasından kaynaklandığını dile getiren Otomotiv Sanayii Derneği Başkanı Kudret Önen şöyle konuştu; "Geçen yıl 319 milyon dolar açık vardı. Bu yıl bu tutar şimdiden 1.1 milyar dolara çıktı. Otomotivde 2008 yılında 2.9 milyar dolarlık dış ticaret fazlasına ulaşılmıştı. Bu yıl binek otomobilde ithalatın pazar payı yüzde 78'e ulaştı. Tarihin en yüksek düzeyi bu. Ama iç pazarda güçlü olmadığın bir ürünle dışarıda da mücadele etmen mümkün değil. Hep pazar büyüsün istedik, hep bunu dile getirdik. Pazar büyüyor ama sanayici olarak baktığımızda bu büyümenin bize bir faydası yok. Öyle olmadığını biliyorum ama sanki mahsus yapılıyor. İhracatın yarısı bu araçlardan geliyor. İhracatın belkemiği bu araçlar."