Okyanusların F 1’inde final
Volvo Cars’ın sürdürülebilirlik yaklaşımının bir uzantısı olarak destek verdiği önemli etkinliklerden biri olan The Ocean Race’te yarışan tekneler; dünya okyanuslarının farklı bölgelerinden birçok veriyi toplayacak şekilde sensörler ile donatılmış.
Denizlerin Formula 1’Ii olarak adlandırılan ve uzun yıllardır Volvo Cars’ın da destekçileri arasında olduğu dünyanın en zorlu ve en prestijli spor organizasyonu olan The Ocean Race, finale doğru yaklaşırken; biz de Hollanda’daki 7. ayağını yerinde izledik. İspanya Alicante’de 15 Ocak’ta başlayan ve yaklaşık 32 bin deniz mili yarışılan The Ocean Race’de karbon gövdeli VO65 tipi yelkenler ve IMOCA’lar yarışıyor. Final öncesi son yarışın sonunda ekipler İtalya Cenova’ya seyredecek. 7 ayda 7 ülke dile kolay. Bu yıl 50 yaşını kutlayan dev okyanus yarışında ekipler gerçekten üst düzey yelkenci. Volvo ekibiyle birlikte gezme şansı bulduğumuz Gayot yelkenlisinde yaşları 20-30 aralığında 5 sporcu yarışıyor, ağırlıkların azaltılması için tuvalet yok, tüm ekipler konservelerle besleniyor ve bolca kilo kaybediyor. En uzun etap 12 bin 750 millik Cape Town-Itajai etabı oldu. The Ocean Race’te IMOCA sınıfında ekip sayısı 5, VO65’lerde ise 11 kişi oldu.Yarışa da IMOCA sınıfında 5, VO65 sınıfında 6 olmak üzere 11 tekne katıldı.
IMOCA'lar, 2025'te The Ocean Race Europe ve The Ocean Race 2026-27'de de yarışacaklar. Yarışın resmi zaman tutucusu da 1846 yılından beri denizlerle özdeşen İsviçreli saat üreticisi Ulysee Nardin. Den Haag Liman Yarışı’nda VO65'i kazanan takım ise Hollandalı JAJO oldu. Bu arada Hollanda’daki startta botlar, yekenliler, guletler ile birlikte adeta bir şölen vardı. Sporcuların çalıştığı alanların darlığı, rekabet, stress ve yelkenlilerin kabiliyetleri birleşince saatte ortalama 18 kn seyir yapabilen günde 600 kn seyre izin veren inanılmaz bir rekabet olduğunu söyleyebilirim. 20 metrelik yarışçıların foilin de katkısıyla yapabildikleri yelken sevenler için gerçekten çok özeldi.
Her yelkenli bir veri deposu
The Ocean Race’te de geçen yıllarda yarışan tekneler; dünya okyanuslarının farklı bölgelerinden birçok veriyi toplayacak şekilde sensörler ile donatılmış. Bu yıl yelkenlilerin okyanuslardan en çok plastik topladığı yıl olduğu açıklanırken bu da çevreyi ne kadar kirlettiğimize bir işaret. Team Europe ve Team Holcim’de yer alan plastik parçacıkları toplamak için tasarlanmış olan özel bir filtre sistemi ile yerleşik bir Numune Alma Birimi kullanılarak toplanıyor. Sistem, mikroplastikleri yakalamak için iki saatlik süre boyunca bir filtrenin içine su çekerek çalışıyor. Denizciler tarafından her gün yeni numuneler alınıyor ve her etaptan sonra ABD'deki Rhode Island Üniversitesi'nin desteğiyle analiz için Birleşik Krallık'taki Ulusal Oşinografi Merkezi'ne (NOC) gönderiliyor.
En küçük elektrikli Volvo EX30 2024’te geliyor
Geçtiğimiz hafta sayfamda yer verdiğim bir otomobil olan EX30’u özel Volvo standında görürken beni heyecanlandıran bir diğer SUV EX90 da bize selam veriyordu. 2019 yılından bu yana üretilen tüm yeni Volvo otomobillerinde mutlaka elektrikli bir motor seçeneği sunan markanın tamamen elektrikli olarak sunduğu son iki modeli oldu. EX30 2024’te Türkiye’ye iki motor ve aktarma seçeneğiyle gelecek ve 480 km’ye kadar menzil sunacak. C40’tan yaklaşık 20 cm daha kısa bir B Segmenti. Tahminim 2025’te Türkiye’de. Volvo Pazarlama ve Müşteri Deneyimi Direktörü Melike Peksel Erderen özellikle EX 30 için çok heyecanlandıklarını, Volvo Cars Türkiye olarak Avrupa’da ilk 5’e girebileceklerini ve Türkiye rekoru kırmaya çok yakın olduklarını söyledi. Talebin çok fazla olduğunu hatta mevcudun 3-4 katına ulaştığını söyleyen Erderen, SUV pazarındaki yoğunlaşma elektrikli otomobil yatırımları ve markanın kimliğinin müşteri tercihlerinde etkin olduğunun altını çizdi.