Hurda yerliye yaramaz
Yetkililer vergi desteği yapılmadan gerçekleştirilecek bir hurda indirimin iç pazara dolaylı olarak etki yapacağını belirtirken, yerliye destek söyleminin ise pratikte uygulanamayacağını ifade ettiler
Gültekin KARA
Geçtiğimiz hafta sonu, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün yaptığı “Hurda araç sahiplerine yönelik bir düzenleme yapıyoruz. Bu araçları teslim edenlere yerli üretilen araçlarda kredi desteği sağlayacağız” açıklaması, sektörde beklenen etkiyi yaratmadı. Hafta içinde konuştuğumuz yöneticiler söz konusu düzenlemenin iç pazar üzerinde sınırlı etkisi olacağını vurguladı.
Maliye sıcak bakmıyor
Konu hakkında bilgisine başvurduğumuz sektörün önde gelen isimlerinden biri Nihat Ergün’ün açıklamalarının, Maliye Bakanlığı tarafından onaylanmayacağını belirtti. Ağır ticari araçlarda hurda teşviğinin çok başarıyla uygulandığını belirten yetkili şöyle devam etti: “Ağır ticari araçlarda hurdaya çıkanları hurda teslim merkezlerine bırakınca devlet o kişiye 7 bin lira ödüyor ve vergi borçlarını da terkin ediyor. Binek araçta benzer bir uygulama yapılabilmesi için öncelikle kaynak bulabilmek lazım. Bütçede böyle bir fon olmadığı için hurdasını teslim edene nereden nasıl para verilecek? İkinci konu ise Maliye’nin kesinlikle vergi terkini ve/veya ÖTV indirimi gibi bir ajandası yok. Buradan gelen rakamı kaybetmek istemiyor. Dolayısıyla bu hayata geçecek bir uygulama olmaz.”
“Avrupa’ya şikayet edilir”
Hurda araçların çekilmesi karşılığında verilecek rakamın birinci el pazarına dolaylı etki yapacağını belirten yetkililer bunun sebebinin hurda aracın fiyatıyla birinci el araçlar arasındaki uçurum olduğunu vurguladı. “Hurda aracını alan ancak ve ancak bir üst sınıfta ikinci el farklı bir otomobile terfi eder. Dolayısıyla doğrudan binek pazarına etkisi olmaz” yorumun yapan yetkililer, Sanayi Bakanı Ergün’ün yerliye destek sözlerini ise uygulanamayacağını vurguladılar.
Ergün’ün yerli araca yönelik destek sözlerine gelen yanıt şu şekilde: “Bugün Türk otomotiv sanayisi tüm Avrupa’ya ihracat yapıyor. Ana sanayi ve yan sanayi olarak entegre olmuş bir şekilde çalışıyoruz. Burada kimse yerli üretilen araçları ayırıp ayrı bir destek veremez. Anında şikayet gider gerek resmi kurumlar gerekse firmalar bazında ceza alırız. Misilleme ile karşılaşırız. Dolayısıyla sadece yerli üretime yönelik destek lafı tamamen havada kalacak bir söylemdir.”
“Dünyadan ayrılamayız”
Otomotiv Distribütörleri Derneği Genel Sekreteri Hayri Erce de konuya ilişkin yaptığı açıklamasında otomotiv sektörüne yönelik yapılan değerlendirmelerin Türkiye’nin dünyaya entegre bir pazar olduğu gözöününe alınarak yapılması gerektiğini vurguladı. Dünya otomotiv endüstrisinin teknoloji geliştirirken çevreci anlayışı ilk plana aldığını söyleyen Erce, ihtiyaç duyulduğunda hurda teşvik programlarının devreye alındığını vurguladı.
ODD olarak her platformda yaşlı araç parkının ülkenin en önemli sorunlarından bir tanesi olduğunu dile getirdiklerini ifade eden Erce, ODD”nin konuya ilişkin yorumlarını ve önerilerini ise şöyle sıraladı:
“Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Nihat Ergün de 20 yaş üzeri araçların değiştirilmesini teşvik etmek amacıyla ömrünü tamamlamış araçlara belli bir bedel ödeyeceklerini gündeme getirdi. Yaşlı araç parkının çevreye olumsuz etkilerinin yanı sıra kamu sağlığına da olumsuz etkileri söz konusu. 2012 yıl sonu verilerine göre araç parkımızın yüzde 32’si 16 yaşın, yüzde 21’i ise 20 yaşın üstündeki araçlardan oluşuyor. Dolayısıyla vakit kaybetmeden parkımızı gençleştirmeye ve yenileştirmeye hizmet edecek politikaların geliştirilmesi artık çok büyük bir ihtiyaç teşkil etmektedir.
Bu konuda ODD’ nin görüşü; çalışmaların etkin olabilmesi için üç ayaklı bir program ile hayata geçirilmesi gerektiğidir.
Öncelikle hurda araçlarını teslim edenlerin birikmiş vergilerinin affı gerekiyor ki bu adım atıldı. Maliye Bakanlığı hurda araçlarını teslim edenlere vergi affı uyguluyor ancak bu tek başına yeterli değil.
İkinci olarak MTV yapısı değişmeli. Araç yaşlandıkça neredeyse sıfırlanan Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin, karbondioksit salınım seviyesi veya benzer kapsamda çevresel etkiler göz önünde bulundurularak dengeye getirilmesi gerekiyor.
Üçüncü olarak ise bu düzenlemelerin mutlaka hurda teşvik programı ile güçlendirilmesi gerekiyor. Sisteme işlerlik ancak, hurda aracını getirip teslim edenlere aracın ekonomik bedeli gözetilerek bir bedel ödenmesi ile kazandırılabilir. Bu uygulamaların parktaki tüm araçları kapsayacak şekilde ve sürekli olması da büyük önem taşıyor.”
Krizlere karşı direnci artırır
Uludağ İhracatçı Birlikleri Başkanı Orhan Sabuncu da otomotiv sektöründe iç pazarın henüz doygunluğa ulaşmadığını belirterek, iç pazarı canlandıracak her türlü girişimin yabancı yatırımcıların ülkemize olan ilgisini canlandıracağı gibi sektörü krizlere daha dayanıklı hale getireceğini söyledi. Sabuncu’nun hurda araç teşviğine yönelik yorumları şu şekilde: “20 yaş üstü otomobil ve hafif ticari araçların trafikten çekilmesi amacıyla Türkiye’de üretilen araçlardan alınması durumunda uzun vadeli düşük faizli uygun kredi şartları sunacak ‘Hurda Teşviki’ hepimizin beklediği ve Türkiye’deki otomotiv üretimi açısından ele alındığında birçok avantajı beraberinde getirebilecek bir çalışmadır. Endüstrimiz ve ülkemiz ekonomisi için son derece olumlu yansımalarının olacağını düşündüğümüz hurda indirim teşviki gibi iç pazarı canlandıracak adımlar, özellikle Türkiye’de üretilen araçların alınmasında getireceği avantajlar göz önüne alındığında, gerekli bir karar olarak görüyoruz.”
Bu kadar ithalat doğru değil
Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Mehmet Dudaroğlu da teşvikleri desteklediklerini ve olumlu bulduklarını belirterek, pazardaki ithal araç oranını yüksekliğine dikkati çekti. Yerli araçlara yönelik ekstra bir desteğin çok yararlı olacağını vurgulayan Dudaroğlu şunları söyledi: “Hurda teşvikini TAYSAD tabii ki destekler. İç pazarı gelişmesi için olumlu etkisi olur. Ancak bu konuda yerli markaların daha da desteklenmesine sıcak bakıyoruz. Ama bu özel durumun alt yapısının iyi hazırlanması gerek. AB normlarına uygun düzenlemelerin yapılması gerek. Böyle bir duruma sıcak bakarız. Pazarımızda yüzde 78 ithal araç oranının doğru olmadığını savunuyoruz. Hurda teşvikinde mevzuatın uygun hale gelmesiyle yerli araçların desteklenmesine sıcak bakıyoruz.”