Haftanın otomobili
Geçtiğimiz haftalarda kullandığım ve damağımda güzel bir tat bırakan Cupra Formentor, marka içerisinden çıkan bir markanın hikayesi. Birkaç ay önce İspanya’da pistte de kullanma imkanı bulduğum Cupra ve model ailesi gelecek yıllarda da kendinden söz ettirmeye devam edecek.
Geçtiğimiz haftalarda kullandığım ve damağımda güzel bir tat bırakan Cupra Formentor, marka içerisinden çıkan bir markanın hikayesi. Birkaç ay önce İspanya’da pistte de kullanma imkanı bulduğum Cupra ve model ailesi gelecek yıllarda da kendinden söz ettirmeye devam edecek. Seat’ın içinden çıkan, VW Grubu bünyesinde Volkswagen’in üstüne konumlandırılan Cupra, Tavascan, Born gibi modellerle de yükselecek gibi.
Bir kere tasarım oldukça çekici, bronz detaylar şık. Kendine baktıran bir otomobil ayrıca son dönemin favori karoseri SUV. Yani hem yüksek, hem şık hem de dinamik bir otomobil Formentor. Veloz’unu hiç saymıyorum bile o tam bir pist aşığı. Yakın dönemde çok daha fazla adından söz ettireceği kesin.
Bu haftanın ikinci otomobili premiumum kalesi Mercedes-Benz’in şu andaki en lüks sedanı, hem de elektrikli. EQS. Çift elektrikli motor, 600 km’yi aşabileceği öngörülen menzil, gerçi ben şehir içerisinde 400 km’ler civarında bir menzile ulaştım ama kibar bir kullanım ve bol reküperasyon ile menzili artırmak mümkün. İnanılmaz bir akselerasyon, dev multimedya ekranları hatta 3. Ekran insanı şımartıyor.
Koltuklardaki masaj fonksiyonu, Burmeister müzik sistemi, arka koltukların konforu yüzde bir tebessüm bırakıyor. Dış tasarımı kafalarda biraz soru işareti bırakabilir fakat iç mekan tereddütsüz rafine, şık ve konforlu. Ekranların bolluğu biraz kafa karıştırmıyor da değil. EQS, hem Premium, hem bir makam aracı konforunda hem de elektrikli olunabileceğini gösteriyor.