“Hafif ticari araç kiralaması sektöre yeni sayfa açabilir”

 Port Filo Kiralama Genel Müdürü Ogün Bükülmeyen, şirket olarak hafif ticari araç kiralaması tarafında ciddi bir oyuncu olmak istediklerini belirterek, ”Lojistik ve kargo şirketlerinin hafif ticari araçlarda filo kiralama yöntemini tercih edecekleri bir süreç bekliyorum” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Necmi ÇELİK

Sürat Kargo ve Sürat Lo­jistik’in de içinde yer al­dığı Bacacı Grup kapsa­mında faaliyet gösteren Port Filo Kiralama 2022 yılında sek­töre giriş yaptı. Port Filo Kirala­ma Genel Müdürü Ogün Bükül­meyen, hafif ticari araç kirala­masında da önemli bir oyuncu olmayı ve bu şekilde yenilikçi yaklaşımlarla lojistik sektörü­ne daha fazla fayda sağlamayı hedeflediklerini söyledi.

Ogün Bükülmeyen “ Biz rakiplerimi­zin elinden pay almaktan zi­yade, gelişen, tekrardan büyü­meye başlayan bir sektörün içi­ne dahil olmuş olduk. O yüzden yeni oyuncuların girmesi eski­lerin elinden bir pay almaktan çok, yeni müşterileri katmak açısından da önemli. Araç par­kımızı ve kurumsal filo müşte­ri sayımızı da hızla büyütüyo­ruz” dedi. Ogün Bükülmeyen’in DÜNYA Gazetesi’nin soruları­na verdiği yanıtlar şöyle:

“Hedef tabana yayılmak”

Operasyonel kiralama sektöründe mevcut resim nasıl görünüyor?

2017 senesi Türkiye’de araç kiralama sektörünün en iyi ol­duğu bir dönemdir. Şu ana ka­dar en yüksek adedi yakalamış olduk sektör olarak. 2017 se­nesinde Türkiye’de operasyo­nel kiralama araç filosu yak­laşık 366 bin adet idi, şu anda 254 bin adet. 2024 son çeyrek Tüm Oto Kiralama ve Mobili­te Kuruluşları Derneği (TOK­KDER) raporuna göre söylü­yorum. 2017’de müşteri başı araç sayısı 6.5 adet civarınday­dı. Şu anda bu rakam 10 adet. 2017 senesinden sonra bu ra­kam yani müşteri sayısı azal­dı.

2018 senesinden itibaren başlayan döviz krizi ile bera­ber yavaş yavaş müşteri sayı­sı ve araç sayımız sektör tara­fında azalışa girdi. 366 binden rakam 2021’de 238 bin adede kadar düştü. Sektörde müşteri başına araç adedi de 13 -14’lere kadar çıktı. Şimdi yavaş yavaş tekrardan bir yükselme tren­dine girdi sektör.

Bizim amacı­mız sektör olarak 2028 senesi­ne kadar, 2017 senesinde oldu­ğumuz seviyeleri yakalamak. Bizim sektörümüzde aslında bir müşteriye fazla araç olma­sından ziyade müşteri başına daha az araç olması bizim için daha anlamlı. Bizim de amacı­mız sektör olarak tabana yayıl­mak. 2017 senesinde bunu cid­di anlamda gerçekleştirme yo­lunda gidiyorduk. Amacımız Avrupa’da ve ABD’de olduğu gibi daha tabana yayılan, sade­ce büyük müşterilerin olmadı­ğı, küçük müşterilerin de da­hil olduğu, hatta ileride Ame­rika’da şimdi çok popüler olan bireysel uzun dönemli kirala­maların da dahil olduğu bir ta­rafa doğru gitmek istiyoruz.

“Esnek kontrat önerdik”

Port Filo Kiralama olarak sektöre nasıl bir farklılaş­ma sunuyorsunuz?

Özellikle pandemi döne­minde ve ondan sonra ortaya çıkan en büyük ihtiyaçlardan birisi sektörün daha esnek ol­ması yönündeki beklentilerdi. Müşteriler tarafından bu çok dillendirildiği için biz de böy­le bir boşluk gördük. Daha es­nek kontratlar, daha esnek bir hizmet anlayışı sunmaya baş­ladık. Normalde operasyonel kiralamada veya uzun dönem kiralamalarda 36 aylık, 48 aya varan kontratlar yapılıyor. Bu kontratlar müşteri tarafında çok hızlı değişen bir dünyada onları çok fazla bağlayıcı bir konuma geldi. Yani korkmaya başladılar bu kadar uzun kont­ratlar yapmaktan.

Çünkü vaz­geçilen kontratlardan cayma bedelleri gibi önemli konular vardı. Biz burada örneğin bir esneklik getirdik. Yani müş­terilere daha esnek kontrat­lar önerdik. Hem uzun vadede onları finansal açıdan koruyu­cu hem fiyat farklarından et­kilenmeden kontratlarından daha çabuk vazgeçebilecekleri bir model geliştirdik. Böylece ihtiyacı olmayan araçların sırf kontrat yapıldığı için ellerin­de kalması gibi bir pozisyon­dan müşterilerimizi çıkarma­ya çalıştık. Böyle bir anlayışla geldik pazara. Çünkü özellikle 2023 senesinde sektör oyun­cuları, rakiplerimiz çok fazla uzun dönemli sabit fiyat avan­tajı sunamadılar. Bizim gibi birkaç firma sundu.

Bu şekil­de bir fark yaratabildik. Tabii sektörde çok büyük rakiple­rimiz, çokuluslu firmalar var. Özellikle son dönemde küre­sel ölçekte birleşmeler yaşan­dı. Türkiye’de de operasyon­larını birleştirdiler ve birleş­tirdikten sonra çok büyük araç adetlerine ulaştılar. Bu büyük rakiplerle bu yeni kurulan fir­maların birebir rekabet etmesi çok mümkün değil. Ancak da­ha butik hizmetler, müşterile­rin daha yakından takip edildi­ği hizmetler sunarak ayrışma­ya çalışıyoruz.

“Sektör yüzde 4-4,5 büyür”

Sektör 2024’te nerede duruyor? 2024 sonu ve ge­lecek dönem için öngörü­nüz nedir?

Biz 2022’den 2023’e sektör olarak yaklaşık yüzde 3.7'lik bir büyüme gördük. Yani 245 binden 254 bin gibi bir adede geldik. Şimdi ilk çeyrekte de bu rakamı koruduk operasyo­nel kiralama tarafında. Bizim büyümelerimiz açık söylemek gerekirse Türkiye ekonomisi­nin büyüme yüzdeleriyle çok paralel gidiyor. Yani biz bu se­ne Türkiye’deki büyümenin yaklaşık olarak yüzde 4- 4.5 ci­varında olacağını düşünürsek filo kiralama sektöründe de aşağı yukarı bu tarzda bir bü­yüme olur diye tahmin ediyo­ruz.Yani 254 binden 265 bin, 270 bin civarındaki rakamla­ra geliriz gibi gözüküyor. 2025 senesinden sonra özellik­le 2026- 2028’i kapsayan dö­nemde daha rahat bir pazar or­tamı olacağını düşünüyoruz. Sektörde büyüme ivmesi da­ha da hızlanacak inancındayız.

“Elektrikli araçlarla birlikte oyun değişebilir”

 Elektrikli araçların gelişimi sizin pazarı nasıl etkiler?

Tabii burada elektrikli araç üreticilerinin Türkiye’ye yatırımları artacak görünüyor. Örneğin BYD’nin yatırımı başladı. Muhtemelen Cherry de gelecek, öyle gözüküyor. Herkes sadece binek elektrikli aracı konuşuyor. Ben şahsen bu yatırımlarla beraber hafif ticari elektriklide de yatırımlar olabileceğini bekliyorum. BYD tarafında mutlaka bir ürün geleceğini düşünüyorum.

Burada da oyun değişebilir ve o zaman bizim diğer kargo firmalarıyla da kiralama işine girme olasılığımız daha da artar. Sürat Kargo’yla elektrikli araç konusunda da görüşmelerimiz var. Sürat Kargo’nun kendisine ait birkaç tane denemek için aldığı elektrikli hafif ticari aracı da var. Nasıl bir verimlilik alabiliriz diye test ediyorlar. Operasyonel kiralamada hafif ticari araçların ve elektrikli araçların payının artışı için de yakın bir gelecekte daha uygun bir pazar ortamı oluşur diye düşünüyorum.

“Hafif ticari araçların kiralama pazarındaki payı artacak”

2009 senesinde yönetmeliklerin değişmesi neticesinde hafif ticari araç pazarından sektör çekilmek zorunda kaldı. Burada bir yönetmelik değişikliğinden dolayı 10 sene hafif ticari araç kiralamasına sektör ara vermiş oldu. 2019’da Yönetmelik tekrar değişti ve hafif ticari tarafta araç kiralamasının önü yeniden açıldı. Bu tabii ki bizim için sektör açısından çok sevindirici bir şey, çünkü hafif ticari araç kiralaması binek araç kiralamasıyla neredeyse hiçbir farkı olmayan, çok az operasyonel farklılıkları olan bir şey.

Tabii bu pazarın açılmasıyla beraber zaten sektör olarak hemen hafif ticari araçları ürün gamımıza dahil ettik. Port Filo olarak da aynı adımları attık. Bizim grup şirketlerimizden Türkiye’nin en büyük kargo şirketlerinden biri olan Sürat Kargo’yla hafif ticari araçlar kiralaması tarafında çalışmaya başladık. Onunla yaptığımız çalışma, bizi diğer lojistik sektöründeki müşterilerle de tanıştırdı. Hafif ticari araç kiralaması tarafında aslında ciddi bir oyuncu olmak istiyoruz, yine bu sektörden biraz ayrıştığımız bir nokta bu olacak.