Murat Kılıç: Güneş hücresi zorunluluğu yenilenebilir enerji sektörünü zora sokacak

Sunvital Enerji'nin kurucu ortağı Murat Kılıç, güneş hücresi zorunluluğunu getiren yeni tebliğ düzenlemesinin sektörde ciddi sorunlar yaratacağını belirterek, “Bu karar, proje maliyetlerini önemli ölçüde artıracak ve yatırımcıları yenilenebilir enerji projelerinden vazgeçmeye zorlayabilir. Yerli üretim yeterince gelişmiş değilken bu zorunluluk, yatırımları yavaşlatacak ve dışa bağımlılığımızı artıracaktır. Sektördeki bu değişiklik, enerji dönüşümümüzü geciktirirken Türkiye'nin sürdürülebilir enerji hedeflerine ulaşmasını da zora sokacaktır” dedi.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sunvital Enerji'nin kurucu ortağı Murat Kılıç, yatırımların yavaşlamasının Türkiye'nin enerji bağımsızlığı yolunda attığı adımları geriye götürebileceğine dikkat çekerek,

“Kanundaki bu değişiklik ile mevcut üretim kapasitesinin şu anda talebi karşılamaktan uzak olduğunu göz önüne alırsak, bu zorunluluk sektörde bir darboğaz yaratacak ve uzun vadede Türkiye'nin enerji ithalatına olan bağımlılığını artıracaktır. Yenilenebilir enerjiye olan güvenin azalması, sadece güneş enerjisi değil, genel olarak enerji sektöründe de bir gerileme yaratacaktır” ifadesini kullandı.

Yatırımcıların tercihleri değişebilir

Murat Kılıç şöyle devam etti:

“Bu yeni düzenleme, özellikle büyük yatırımcıların yenilenebilir enerji projelerinden uzaklaşmasına neden olabilir. Artan maliyetler ve belirsizlik, yatırımcıların daha az riskli ve daha hızlı geri dönüş sağlayan projelere yönelmesine yol açabilir. Bu da Türkiye'nin enerji sektöründe yenilikçi projeler yerine daha geleneksele yönelmesini veya sürdürülebilirlikle alakalı hiçbir şey yapılmaması riskini doğuracaktır. Güneş hücresi zorunluluğu, yenilenebilir enerji sektörünü beklenenden daha zor bir duruma sokacak. Bu nedenle, bu kararın yeniden gözden geçirilmesi ve yerli üretim kapasitesinin artırılması için gerekli adımlar atılmadan bu zorunluluğun uygulanmaması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye'nin enerji dönüşüm sürecini destekleyen politikalar yerine, bu tür sınırlayıcı adımlar atılması, sektörün büyümesini engelleyebilir ve ülkenin enerji bağımsızlığı hedeflerine zarar verebilir.”