Mobilya sektörünün yıl sonu hedefi 5 milyar dolar ihracat

Küresel pazarda tasarım ve kalite açısından rekabetçi bir konuma ulaşan mobilya sektörü, 2025 yıl sonu sonunda 5 milyar dolarlık ihracat rakamını aşmayı hedefliyor. Piyasanın normalleşmesiyle birlikte ertelenen talebin açığa çıkacağını dile getiren sektör temsilcileri, bu gelişmenin sektörde ciddi bir patlama yaratabileceğini ifade ediyorlar.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Mobilya sektörünün yıl sonu hedefi 5 milyar dolar ihracat

Tasarım ve sürdürülebi­lirlik odağında gelişme­ye odaklanan mobilya sektörünün dünya pazarında gördüğü ilgi her geçen gün artı­yor.

Konut projeleri, yenilenme ihtiyacı ve tüketicilerin deği­şen beklentileri doğrultusunda modüler, fonksiyonel ve sürdü­rülebilir mobilya üretiminin giderek önem kazandığını di­le getiren Mobilya Dernekleri Federasyonu (MOSFED) Baş­kanı Ahmet Güleç, Türk mobil­ya sektörü son yıllarda küresel pazarda giderek daha fazla ilgi gören, tasarım ve kalite açısın­dan rekabetçi bir konuma ula­şan bir sektör haline geldi” de­di.

Türk mobilyasının bilinirli­ğini artırmak, marka değerini güçlendirmek ve pazardaki et­kinliğini artırmak için önemli çalışmalar yürüttüklerini söy­leyen Güleç, “Türkiye mobil­ya sektörü son yıllarda yaptığı atılımlarla uluslararası pazar­da önemli bir konuma ulaştı.

Türk mobilyaları 213 ülkeye ih­raç ediliyor. 2024’te toplam 4,5 milyar dolarlık ihracat gerçek­leştiren sektörün 2025 yıl sonu hedefi 5 milyar dolarlık ihraca­tı aşmak” diye konuştu. Sektö­rün sorunlarından birinin ana ham madde olan odunun ülke­deki yüksek maliyeti olduğuna değinen Güleç, sektörün ulus­lararası rekabet gücünü koru­yabilmesi için Türkiye’de odun ham maddesi üretiminin sek­törün ihtiyacını karşılayacak seviyeye çıkarılması ve fiyatla­rın küresel rekabete uygun ha­le getirilmesi gerektiğini söy­ledi.

Türk mobilya sektörünün son yıllarda küresel pazarda ta­sarım ve kalite açısından reka­betçi bir konuma ulaştığının al­tını çizen Güleç, “Tüketicilerin de fonksiyonel ve akıllı çözüm­ler sunan ürünlere ilgisi sürü­yor. Bahar aylarının gelmesiyle birlikte bahçe ve balkon mobil­yalarına talep artarken, katla­nabilir ve kompakt tasarımlara sahip ürünler ön plana çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Tüketicilerin mobilya tercihleri değişti

Tüketicilerin mobilya ter­cihlerinde son yıllarda belir­gin bir değişim yaşandığını belirten Güleç, “Sadece şık ve dayanıklı mobilyalar değil, ay­nı zamanda çevre dostu, fonk­siyonel ve akıllı çözümler su­nan ürünler de tercih ediliyor. Öne çıkan tüketici beklentileri arasında sürdürülebilir ve çev­re dostu malzemeler, fonksiyo­nellik, minimalist ve zamansız tasarımlar yer alıyor” diye ko­nuştu.

Bahar aylarının gelme­siyle birlikte bahçe ve balkon mobilyalarına talebin arttığı­na işaret eden Güleç, “Özellik­le büyük şehirlerde açık alan­ların daha verimli kullanılması için katlanabilir ve kompakt ta­sarımlara sahip ürünler ön pla­na çıkıyor. Bununla birlikte son yıllarda insanların şehir ve yo­ğun tempodan kaçma, doğayla iç içe yaşama arzusu da bahçe ve balkon mobilyalarına olan il­giyi artırıyor.

Hava koşullarına dayanıklı, yer kaplamayan, ko­lay taşınabilen ve uzun ömürlü malzemelerden üretilen bahçe mobilyaları büyük ilgi görüyor” şeklinde konuştu. Güleç, bahçe mobilyalarında ahşap, bambu ve geri dönüştürülmüş malze­meler gibi çevre dostu mater­yaller tercih edilirken, modüler ve çok amaçlı tasarımların da dikkat çektiğini kaydetti.

Ülke ekonomisine ciddi katkı sağlıyor

Mobilya sektörünün ihracat­ta ülke ekonomisine ciddi kat­kılar sağladığını dile getiren Modoko Başkanı Koray Çalış­kan da “Mobilya gibi daha bü­yük ve uzun vadeli harcama­lar ertelenen ihtiyaçlar arasın­da yer alabiliyor. Ancak piyasa normalleşmeye başladığında bu birikmiş talebin açığa çık­ması bekleniyor.

Bu da mobil­ya sektöründe ciddi bir patla­ma yaratabilir” dedi. Son yıllar­da özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde stüdyo daireler ve 1+1 gibi evlerin daha fazla ter­cih edilmeye başlandığına dik­kat çeken Çalışkan, “Tüketici­ler hem şık hem de fonksiyonel, yerden tasarruf sağlayan mo­bilya çözümleri arayışına gir­di.

Pandemiden sonra bahçeli, villa tarzı evler de tercih edili­yor. İki tarafta da talepler var diyebiliriz” ifadelerini kullan­dı. Bahar aylarıyla birlikte in­sanların açık alanlarda daha fazla vakit geçirmek istediğine değinen Çalışkan, “Bu da do­ğal olarak bahçe ve balkon mo­bilyalarına olan ilgiyi artırıyor. Özellikle şehirde yaşayanlar, küçük balkon alanlarını daha fonksiyonel ve estetik hale ge­tirebilmek için pratik çözümler arıyor.

Bu dönemde en çok ter­cih edilen ürünler arasında kat­lanabilir masa ve sandalyeler, çok fonksiyonlu oturma grup­ları gibi yerden tasarruf sağla­yan seçenekler öne çıkıyor. Bu yıl bahçe mobilyalarında doğal malzemeler ön planda. Ahşap malzemelerle tasarlanmış mo­bilyalar oldukça popüler. Bahçe mobilyalarında, dayanıklılık ve uzun ömürlü kumaşlar da tü­keticilerin tercih ettiği önemli özellikler arasında yer alıyor” diye konuştu.

“Tedarik zinciri yönetiminde iyileştirmeler sürüyor”

Tüketicilerin mobilya teslimatlarının gecikmesine yönelik şikayetlerine yönelik değerlendirmelerde bulunan Ahmet Güleç, “Lojistik zincirlerinde yaşanan aksamalar nedeniyle dönem dönem teslimat gecikmeleri yaşanabiliyor. Ancak sektör olarak tedarik zinciri yönetimini iyileştirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Üreticilerimiz şu anda bir yandan lojistik altyapılarını güçlendirirken diğer yandan da dijital sipariş takip sistemlerine entegre oluyor. Özellikle lojistik ve depolama sistemlerinin iyileştirilmesiyle teslimatlarda yaşanan sorunların önüne geçilmesini hedefliyoruz”dedi.

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL