MOS Lojistik, yatırım atağına kalktı
MOS Lojistik, 30 bin metrekarelik ek depolama alanını hizmete aldı
Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde depolama ve taşımacılık hizmetleri veren MOS Lojistik, yatırım atağına kalktı. 30 bin metrekarelik ek kapalı depolama alanı yapımını tamamlayarak, geçen ay hizmete alan MOS Lojistik, yeni kapı girişleri ve otomasyon konusunda yaptığı yatırımları da Mart ayı içerisinde tamamlayacak. Firma, bu yıl içinde yeni vinç alımları da gerçekleştirecek.
Yüzde 100 Manisa Organize Sanayi Bölgesi (MOSB) iştiraki olan MOS Lojistik’in artan iş hacmine paralel olarak sürekli yeni yatırımları hayata geçirdiğini vurgulayan Genel Müdür Arda Erman, “30 bin metrekare ilave depolama alanımızın inşaatını tamamladık. Sanayicilerimizin depolama talepleri geldiğinde, buradan en uygun fiyatla en kaliteli hizmeti vermeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Yeni kademe bölümünün de önümüzdeki ay devreye alınacağını ifade eden Erman, “Bizim işimiz sürekli araç ve makine olduğu için kademe bölümü çok önemli. İş makinelerinin bakımı ve onarımı orada yapılıyor. Daha önce bu kapsamdaki hizmetleri farklı yerlerde veriyorduk. Şimdi hepsi biraraya toplandı, daha düzenli, bölgemize yakışır bir hal aldı. İş sağlığı ve güvenliği standartlarının yükseldiği, araçların yağlarının, lastiklerinin hava koşullarından etkilenmeden değiştirileceği bir yer oldu” dedi.
Mevcut durumda depolama ve taşıma kapasitesinin yüzde 85'ini kullandıklarını belirten Arda Erman, “Yüksek kapasiteyle çalıştığımız için ister istemez bir takım aksaklıklar yaşanabiliyordu. En basitinden kapıdaki TIR trafiğinde birikmeler meydana gelebiliyordu. Kuyruklar oluşuyordu. Bu durumu gözönüne alarak ikinci kapımızı da kurduk. Bu kapı da Mart ayı içerisinde devreye girecek. Saha içindeki konteyner taşımalarında kullandığımız bir sistemimiz var. Yeni kapı ile birlikte bunu otomasyona bağlayacağız. Otomasyon ile mevcut sistemdeki işgücü ve zaman kayıplarını engelleyeceğiz. Hesaplarımıza göre işlemlerde 20 dakikalık bir hızlanma olacak. Bu da araç sayılarımızı düşürerek verimliliğimizi artıracak” diye konuştu.
MOS Lojistik’in 306 bin metrekare alan üzerinde kurulu bulunduğunu söyleyen Erman, “Bunun büyük bölümünü kullanıyoruz. 50 bin metrekare kullanılmayan alanımız var. Buraya gerçekleştireceğimiz yatırımı da sanayicimizden gelecek talebe göre şekillendireceğiz. Şu an rezerv alan olarak tutuyoruz. Ayrıca bölgemizi çevreleyen otoban kenarında bir akaryakıt istaysonu açtık. Türkiye'de olmayan bir mimari kullandık. Çevre düzeninden, hizmet kalitesine standartların çok üstünde bir istasyon oldu. Organize sanayi bölgemizdeki fabrikaların ve otobanı kullanan diğer araçların akaryakıt ihtiyaçlarını buradan karşılamayı hedefliyoruz. Burada kalite ve fiyat performansıyla rekabetçi düzeyde hizmet vereceğiz” dedi.
Performansımız her yıl artıyor
2016'da 59 bin 469 adet konteynır taşıdıklarını hatırlatan Arman, “2017 yılını 69 bin 988 adet ile tamamladık. Bu sene sonunda bu rakam 85 bin adete ulaşacak. Yani konteyner taşımalarında yüzde 20 dolayında artış yakaladık. 2018’de bu oranları yakalamak için TCDD’den destek bekliyoruz. Aliağa tarafında ikinci demiryolu seferimizi koyabilirsek kapasitemiz artacak. Bizim operasyon kabiliyetimiz çok yüksek. 200-250 konteyner vagonunu aynı anda tahliye edebilecek sahamız var. Ama karşı tarafta da bunu karşılayabilecek bir saha olması lazım. Aliağa’da ufak tefek aksaklıklar var ama 2018’de giderileceğini umuyoruz” diye konuştu.
Demiryolu taşımacılığının ülke için çok önemli olduğunu vurgulayan Arda Erman, “İlk yatırım maliyeti yüksek olsa da getireceği faydalar düşünüldüğünde demiryolu vazgeçilmez bir ulaşım modu. TCDD Taşımacılık A.Ş. kurulduktan sonra TCDD olaya daha profesyonel yaklaşmaya başladı. Demiryolunun tek dezavantajı karayolu gibi kapıdan kapıya direkt hizmet sunamaması. Sürekli bir aktarma söz konusu çünkü. Doğrudan liman bağlantılı demiryolu sayısı da düşük. Aliağa’da limanlara demiryolu bağlantısı yok, ara aktarma yapılıyor. Aliağa’da hizmet veren Nemport Liman’ına yapımı devam eden demiryolu bağlantısının 2018 yılı içerisinde tamamlanmasıyla bölge limanlarının demiryolunun önemine vakıf olacakları kanaatindeyiz. Biz de sanayicilerimize mevcut maliyetlerimizle kar amacı gütmeden fiyatlandırma yapıyoruz” diye konuştu.
Demiryolunu daha çok kullanacığız
MOS Lojistik’in varoluş sebebinin demiryolu taşımacılığı olduğuna dikkat çeken Erman, “Şu an taşımalarımızın ancak yüzde 70’ini demiryolu ile yapıyoruz. 2018’de bu oranı yüzde 80-90'a çekebilirsek bizim için başarı olacak. Nihai hedefimiz yüzde 100 ama her zaman belli miktarda karayolu hareketi olacaktır. Demiryolunun her yere bağlantısı yok, fabrikalara demir yolu gitmiyor. Üretim sürecini etkileyecek durumlarda işi hızlandırmak için karayolu kullanmak gerekebiliyor. Demiryolunun maliyet yanında çevre ve insane hayatına yönelik avantajları da var. Aynı miktarda yük için demiryolu tercih edildiğinde karayolundan yüzde 75 daha az karbon salınımı gerçekleşiyor. Demiryolunun yaygınlaşması, karayollarındaki ölümlü ve yaralanmalı kazaları da azaltacaktır” dedi.