Karanlık fabrika hedefinde kapanma riski yüksek
Endüstri 4.0 rüzgarını arkasına alan yapay zekâ ve nesnelerin interneti gibi teknolojiler otomasyona geçiş sürecini hızlandırdı.
Dünyada ve Türkiye’de fabrikaların insan müdahalesi olmadan otomasyonla çalışabileceği bir ortamı tanımlayan “karanlık fabrika” kavramı da artık daha çok öne çıkıyor.
“Karanlık fabrika” modelinin tüm dünyada endüstriyel süreçlerde rekabeti şekillendiren bir trend olduğunu vurgulayan Ortak Akıl Danışmanlık Kurucusu Dr. Yılmaz Sönmez, işletmelerin bu sayede maliyet tasarrufu yapabildiğini, verimlilik ve esneklikle daha yüksek kaliteye erişebildiğine dikkat çekti.
Karanlık fabrika modelinin, şirketler için cazip bir fırsat olabileceğini söyleyen Sönmez, “Ancak aceleyle, yetersiz bilgi ve planlama ile bu modele geçiş, fabrikalarımızın gerçek anlamda karanlıkta kalmasına neden olabilir.
Özellikle aile şirketlerinin sıkça yaptığı hatalardan biri, elindeki işgücünü doğru yönetemeden ve teknolojiye yeterince hakim olmadan yüksek miktarda yatırım yapmak. Bu yatırımların geri dönüşü zor olabilir ve bazen iflasa bile yol açabilir” diye konuştu.
Çözüm stratejik planlamada
Sönmez, Türkiye’nin karanlık fabrika modeline geçiş sürecinde atması gereken adımlara ilişkin ise “İşçi bulamama sorununu çözmek için öncelikle eğitim ve istihdam politikalarımızı gözden geçirmeliyiz. Teknolojiye yatırım yapmadan önce, mevcut işgücünü eğiterek ve geliştirerek bu sorunun üstesinden gelmeye çalışmalıyız. Karanlık fabrikaların getireceği faydaları göz ardı etmiyoruz. Ancak aceleyle, düşünmeden yapılan yatırımların getireceği risklerden de haberdar olmalıyız” dedi.