“İyi Pamuk” için ek prim talebi

Dünyanın en önemli pamuk üreticilerinden biri olan Türkiye iyi pamuk trendinde geride kalıyor. Türkiye’de iyi pamuk oranının dünya ortalamasının çok altında olduğunu anlatan İyi Pamuk Uygulamaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tanman iyi pamuk üreticilerine ekstra prim verilmesinin tekstil ülkesi olan Türkiye açısından kritik olduğunu anlattı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Özlem SARSIN

İyi Pamuk Uygulamaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tanman, kaliteli, çevreci ve sürdürülebilir pamuk için İyi Pamuk uygulamalarının Türkiye’de de yaygınlaşması gerektiğini söyledi.

2013 yılında kurulan ve kuruluşundan itibaren Better Cotton kuruluşu (BCI) ile birlikte İyi Pamuk standardını Türk pamuk üreticisine ulaştırmaya çalıştıklarını ifade eden Tanman, tonaj olarak Türkiye’de üretilen pamuğun yaklaşık yüzde 10’luk bölümünün İyi Pamuk lisanslı olduğunu açıkladı.

Hedeflerinin tüm pamuk üreticisine ulaşmak olduğunun altını çizen Tanman, “Dünyada bu oran yüzde 20’lerin üzerine çıktı. Hatta Brezilya’da üretilen pamuğun yüzde 100’e yakını İyi Pamuk sertifikasına sahip. Özellikle bizim gibi tekstil ağırlıklı ülkelerde bu oranın yükselmesi gerek. Üreticimizin bu konularda bilinçlenmesi için çalışmalar yapıyoruz.

Kesinlikle İyi Pamuk üreticilerine ekstra prim desteği verilirse üreticilerin de İyi Pamuk üretmeye yöneleceğini ve pamukta sürdürülebilir bir seviyeye ulaşacağımızı söyleyebilirim” diye konuştu. İyi Pamuk lisansının, bakanlığın hayata geçirdiği İyi Tarım uygulamaları ile eşdeğer sayılmasına yönelik çalışmaların da devam ettiğini belirten Tanman, İyi Pamuk Standardı hakkında şu bilgileri verdi, “İyi pamuk uygulamalarında maliyetleri düşürebiliyoruz, gereksiz ilaçlamanın önüne geçip zamanında ve doğru ilaçlamalar yaparak verimliliğini artırabiliyoruz.

Toprak analizi bizim için olmazsa olmazdır, bu da gereksiz gübrelemenin önüne geçiyor. Çiftçimizi tasarruflu sulama yöntemlerine yönlendiriyoruz. Ayrıca çocuk işçi çalıştırılmasının önüne geçiyoruz, belli standartların işçilere sunulmasını sağlıyoruz. Ben de bir pamuk üreticisi olarak önümüzdeki dönemde iyi pamuk standardının daha fazla talep edileceğini düşünüyorum. Hem çevreye hem cebimize yararlı olan bu uygulamanın pamuk üreticilerimizin olmazsa olmazı olarak görüyorum.”

“İyi Pamuk çiftçisine pozitif ayrımcılık yapılmalı”

Devletin İyi Pamuk uygulamaları kapsamında üretim yapan çiftçilere pozitif ayrımcılık yapması gerektiğini söyleyen Tanman, bu şekilde İyi Pamuk standardına yönelecek üretici sayısının artacağını belirtiyor.

Avrupa’da artık tekstil üreticileri pamuğun nasıl üretildiğinden çocuk işçi çalıştırıp çalıştırılmadığına kadar pek çok kritere dikkat edilmesi nedeniyle üreticilerin İyi Pamuk lisansı talep ettiğini belirten Fuat Tanman, “İyi Pamuk Uygulamaları Derneği olarak biz de bu kapsamda bu uluslararası standardın ülkemizde yaygınlaşması için çabalıyoruz.

“Pamuk desteklerinde enflasyon dikkate alınmalı”

Pamukta devlet desteklerinin belli bir mekanizmaya bağlı olmadığına da vurgu yapan Tanman, “Biz pamuk üreticileri olarak, üreticinin maliyetlerini ve piyasa şartlarını ortaya koyarak verilen prim desteklerinin enflasyon oranında ayarlanması gerektiğine inanıyoruz. Yurt dışında olduğu gibi destekler 3 sene veya 5 senelik periyotlarla açıklanırsa hem üretici önünü görür, planlamalarını ona göre yapar hem de devlet olarak ürünün planlamasını da rahat hayata geçirebilirsiniz” dedi.

“2023 yılında pamuk ekim alanı azaldı”

Türkiye’de iki sene önce 430 bin hektar olan pamuk ekim alanının geçen sene 550 bin hektara çıktığını söyleyen Tanman, bunun sebebini pamuk dahil tüm emtia fiyatlarının dünya çapında yükselmesi ve üreticinin para kazanmasına bağladı.

2023 yılında ise ekim alanlarının yeniden 430 bin hektar civarında kalacağını tahmin ettiklerini belirten Tanman, “Bunun birkaç tane nedeni var, dünyadaki fiyatlar geçen sene mayıs ayında zirve yaptıktan sonra sert bir düşüş yaşadı ve hala da toparlanamadı. Ülkemizde 50-55 liralara çıkan fiyatlar önce 38 liraya geriledi, şimdi de 42 lira.

Pamuk özelinde bakarsak, tekstil ürünleri talebinde ciddi bir düşüş yaşandı. Bu sene de önümüzü göremediğimiz bir sene oluyor” dedi. Öte yandan deprem bölgesindeki ekim alanlarının da azaldığını belirten Tanman, “Mesela Hatay bölgesindeki çır çır fabrikalarının yüzde 80’i iş göremez durumda, üretici de haklı olarak pamuk ekmekten imtina etti. Ekim alanlarımızın düşmesinde o bölgedeki pamuk ekiminin gerilemesinin de etkisi var.”

Net ihracatçıdan net ithalatçı konumuna düştük

Tanman, pamuğun gerek ihracatta gerekse iç pazarda yeniden altın çağlarına dönebilmesi için pamuk ekonomisinin yeniden sağlanması gerektiğini söyleyerek, “Pamukta artık net ihracatçıdan net ithalatçı konumuna düştük. Geçmişte ülkemizde 740 bin hektara kadar üretim alanımız vardı. Pamuğun ekonomisi yeniden sağlanırsa insanlar pamuk ekmeye döner. Çünkü pamuk elinizde kalan bir ürün değildir, değerlidir. Tekstil sektörümüz de çok sağlam olduğu için alıcısı var yeter ki üretici para kazanabilsin” dedi.