İnşaatta sektör büyüdü barınma ihtiyacı arttı

Gayrimenkulde sektör büyüdü ama… Çatısı olmayanların sayısı arttı. Artık barınma ihtiyacının gündeme gelmesi gerektiğini belirten İşbaşaran Holding Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Kaan İşbaşaran, “Her yıl New York büyüklüğünde inşaat yapılsa da 1.6 milyar insan barınma sorunu yaşıyor” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başak Nur GÖKÇAM

Sürdürülebilirlik çalış­maları dünyanın her noktasında farklı pro­jeler ve yatırımlarla gerçek­leşiyor. Küresel çapta en ge­lişmiş ilk 10 ekonomi arasın­da yer alan İngiltere’nin de bu anlamda neler yaptığı bü­yük öneme sahip. Dünyanın ilk sanayileşmiş ülkesi ola­rak da bilinen İngiltere; kim­ya, ilaç, silah, havacılık ve uzay alanlarındaki güçleriyle de ön planda yer alıyor. Peki sana­yisi bu kadar gelişen bir ülke­nin, sürdürülebilirlik alanın­da yaptığı çalışmalar neler?..

Eğitimini İngiltere’de İşlet­me ve Sürdürülebilirlik Yö­netimi üzerine alan İşbaşa­ran Holding Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Kaan İşbaşaran ile İngiltere’nin gayrimenkulde sürdürülebilirliğe bakış açısı­nı konuştuk. 2010 yılından bu yana başta Londra olmak üze­re İngiltere’nin 6 farklı bölge­sinde inşaat projeleri gelişti­ren İngiltere merkezli İşba­şaran Holding’in yeşile olan yatırımlarına da değinen Uğur Kaan İşbaşaran, bu süreçte İngiltere’nin gayrimenkulde sürdürülebilirliği temel alan politikalarını anlattı.

2030’da 3 milyar insan barınma sorunu yaşayacak

İşbaşaran Holding olarak sürdürülebilirliğe farklı bir bakış açısıyla yaklaştıkları­nı belirten Uğur Kaan İşbaşa­ran, “Herkes gayrimenkulde sürdürülebilirlik konusuna spesifik, tek gözle bakıyor fa­kat biz insan odaklı ilerliyor, farklı bakmaya gayret ediyo­ruz. Bu nedenle de amacımız sadece malzeme veya veriler üzerinden gitmek değil. Çün­kü verilere baktığımızda dün­yada 1.6 milyar insanın barın­ma sorunu var ve bunun 2030 yılında 3 milyara çıkacağı ön­görülüyor.

Fakat buna karşı­lık bir de inşaat büyüklüğü ve gayrimenkulün toplam değeri mevcut. Çıkarımlar şunu gös­teriyor ki dünya bazında her yıl New York büyüklüğünde inşaat yapılıyor ve dünyadaki gayrimenkul sektörünün bü­yüklüğü 380 trilyon dolar. Ta­bii bu değer artarak gidecek. Yani inşaat ve sektör değeri ar­tarken, barınma sorunu da ar­tıyor. Ben burada sürdürülebi­lir bir denklem kuramıyorum. Ayrıca barınma sorunu devam ederken, hangi malzemelerin kullanıldığının, inşaatın nasıl yapıldığının sürekli dile geti­riliyor oluşunun çözüm odaklı değil, inşaatçı odaklı olduğu­nu düşünüyorum” dedi.

Gayrimenkul sektöründeki mevcut yaklaşımın insan oda­ğından saparak satış rakamı­nın yüksek olmasında etken olduğuna dikkat çeken İşbaşa­ran, “Sürdürülebilir malzeme­ler ve yeşil finansman kaynak­ları kullanılıyor fakat bunlar şirketler için iyi olsa da gerçek anlamda ‘sürdürülebilir’ değil. Ben inşaatın değil, insan haya­tının sürdürülebilir tutulması gerektiğinin altını çizmek isti­yorum.

Biz de İşbaşaran Hol­ding olarak bu noktada hem ye­ni bir çevre hem sürdürülebi­lirlik odaklı marka yaratmak hem de uygulamaya bunu or­taya koyabilmek adına Hor­tus Living markasını geliştir­dik. Bu markamızı uygulamaya koymak için Londra’ya 50 da­kika mesafede, 20 dönüm üze­rine 38 konutluk ‘pasif house’ teknikleriyle inşaa edilecek bir sitenin imar izinleri için çalışmalarımızın sonuna gel­dik. İzinlerin akabinde inşaata başlamayı hedefliyoruz. Bura­da bizim için önemli olan ya­rattığımız markayı yaygınlaş­tırarak, farklı bölgelerde farklı konseptlerde çevre ve sürdü­rülebilirlik odaklı projeler ge­liştirmek olacak” diye konuştu.

Güneş enerjisi desteği

‘Hortus Living’ projesinde evin ısısının kendi içinde ko­runduğunu ve bunun enerji verimliliğine dönüştürüldü­ğünün bilgisini veren İşba­şaran, “Aynı zamanda güneş enerjisiyle bunu destekle­yip, yüzde 90 enerji verimli­liği sağlayarak, hem enerji fa­turalarını düşürmüş hem de kullandığımız malzemelerle karbon salımını düşüreceğiz.

Ayrıca hava kaynaklı ısı pom­paları kullanarak da gaz kul­lanımını keserek, fazla depo­lanan enerjinin satışını ger­çekleştireceğiz. Bunların yanı sıra ‘allotment living’ denilen bahçelerde de insanların ken­di üretimini yapabilecekleri alanları olacak. Barınma soru­nu açısından değerlendirmek gerekirse de yine devlet regü­lasyonları neticesinde yüzde 30 ila 40 oranında bulunduğu­muz inşaat noktasında sosyal konut olanağı sunmuş olaca­ğız” dedi.

“Temeli atmadan kertenkeleyi 1 yıl izliyoruz”

İngiltere’deki çevre yasaları ve çevre düzenlemelerinin de önemine vurgu yapan İşbaşa­ran, “Türkiye ve İngiltere ara­sında karşılaştırma yapmak gerekirse; İngiltere’deki ‘pasif house’ zorunluluğu, ısı pom­palarının yeni inşaatlardaki zorunluluğu ve biyoçeşitlilik net kazanım yasası gibi düzen­lemeler, ülkede sektörü şekil­lendiriyor. Örneğin biyoçe­şitlilik net kazanım yasasına göre siz inşaatçı olarak neden olduğunuz kaybı, en az yüzde 10 oranında artıya çevirmek zorundasınız.

Biz bir inşaatın temelini atmadan, kertenke­lenin 1 yıllık yolunu takip edi­yoruz ki oradaki ekosisteme zarar vermeyelim. Bu dünya­nın çoğu ülkesinde yok, Türki­ye’de de yok. Neden olmasın? Biz yapmış olduğumuz bahçe­lerle ve kullandığımız yeşil te­raslarla, yasadaki sınırın üze­rine çıkarak yüzde 14’ü bulma­yı başardık. Üstelik bu yasada devlet de ‘kendi inşaatınızda yapamıyorsanız, dışarda ya­pın’ hakkını tanıyor. Ben Tür­kiye’de de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının buna yönelik bir düzenleme getirmesi gerektiğini düşünü­yorum. Çünkü eğer bu olmaz­sa, çevreyi koruyamayız” öne­risinde bulundu.

İngiltere’de yazılı olmayan kurallar sizi bir yere çıkarıyor

Dünyada yeşil fonların gün geçtikçe arttığını ve yeşil fonların akacak yer aradığını belirten İşbaşaran Holding Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Kaan İşbaşaran, “İngiltere yazılı olmayan kurallarla sizi bir yere çıkarıyor ve siz çevreci yapı yaptıktan sonra bunu onaylatırsanız, yeşil finansmana düşük faizle erişiminiz oluyor. Biz Türkiye olarak neden bu güvenceyi sağlayıp, mevzuatları destekleyip, o fonları kendimize çekmeyelim? Bu sayede hem maddi kaynak olur hem de kazan-kazan durumu yaşanır. Türkiye çok ezber gidiyor. Bizim de dinamik bir hale getirmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Türkiye’de inşaatçıya dönüşüm teşviği gerek

 Türkiye’de dönüşümün başarılı olabilmesi için inşaatçıların teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen İşbaşaran Holding Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Kaan İşbaşaran, “İngiltere’de önümüzdeki beş sene için sadece eski evlerin enerji veriminin artırılmasına 6.6 milyar pound harcanacak. Ayrıca yenilenebilir enerjide de ciddi atılımlar yapılıyor. Güneşi neredeyse olmayan bir ülkede güneşten enerji alınıyor. Çünkü İngiltere soğuk bir ülke ve enerji verimliliği çok önemli. Güneşi kaçırırsan, verim gidiyor evde ve bu daha fazla enerji harcaması demek. Türkiye’nin ise elinde çok büyük avantajlar var. Çözüm ve geliştirmeye ihtiyaç var” dedi.