Buzullar eridikçe su krizi daha da belirginleşiyor
Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşabey Kalebaşı, Dünya Su Günü’ne ilişkin açıklama yaptı. Erimeye karşı acilen harekete geçilmesi gerektiğini vurgulayan Kalebaşı, dünyada 800 milyondan fazla insanın sağlıksız suyla beslendiğinin de altını çizdi.
Birleşmiş Milletler’in (BM) temiz su sorunu ve su kaynaklarını korunmasına dikkat çekerek farkındalık oluşturmak amacıyla 1993’te ilan ettiği ve her yıl 22 Mart’ta kutlanan Dünya Su Günü’nün bu yılki teması ‘Buzulların Korunması’ olarak belirlendi. BM tarafından yapılan açıklamalarda, donmuş dünyamızın küçüldüğüne ve su döngüsünün daha öngörülemez hale geldiğine dikkat çekiliyor.
Buzullardaki erime tarımı ve yerleşimi tehdit ediyor
Dünya Su Günü kapsamında açıklamada bulunan Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşabey Kalebaşı, “Buzulların korunması bir hayatta kalma mecburiyetidir. Buzullar, yaklaşık 170 bin kilometreküp buz depolayarak, küresel tatlı suyun yaklaşık yüzde 70’ini barındırıyor. 21. yüzyılda ise buzullar benzeri görülmemiş oranlarda kütle kaybediyor. Bunun sonucunda doğal afetler ve kuraklık artıyor, tatlı su kaynakları ciddi oranda azalıyor. Buzullardaki erime, dünya genelinde birçok tarım arazisi ve yerleşim yerini de tehdit ediyor” dedi.
‘’Su krizi GSYH kaybı da yaratıyor’’
Su krizinin derinleşmesinin göstereceği etkilere vurgu yapan Kalebaşı, ‘’Araştırmalara göre, 2050’ye kadar dünya gıda üretiminin yarısından fazlası risk altında bulunuyor. Günümüzde yaklaşık üç milyar insan, kuruma yaşanan veya toplam su varlığında istikrarsız eğilimlerin görüldüğü bölgelerde yaşıyor. Bilinçsizce kullanım sonucunda yer altı sularımız da azalıyor. Öte yandan su krizi, 25 yıl içinde dünya genelinde GSYH’da (Gayrısafi Yurtiçi Hasıla) ortalama yüzde 8’lik bir kayıp yaratma tehditi oluşturuyor. Gelecekte toplumsal infiallerin yaşanmaması ve dünya barışının korunması adına su krizine acil çözümler getirmek mecburiyetindeyiz’’ ifadelerini kullandı.