Girişimci… Yatırımcı Hem de triatlon sporcusu

ABD’de finans ve işletme bölümlerinde çift anadal yaptı… Kurumsal hayattan ayrılıp 2017’de kendi insan kaynakları şirketini kurdu… Aynı zamanda triatlon sporcusu olan Jilda Bal, girişimci kadınları fonlayarak desteklemeye devam ediyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Sevilay ÇOBAN

 Utah Üniversitesi’n­de Finans ve İşlet­me bölümlerinde çift anadal yapan Jil­da Bal, uzun yıllar kredi analisti ola­rak çalıştıktan son­ra 2016 yılında Tür­kiye’ye döndü. Bir yılda 3 ayrı kurumsal şirkette farklı po­zisyonlarda çalıştı ve sonun­da kendi işini kurmaya karar verdi. Aynı zamanda triatlon sporunda 1. ve 2. dereceleri­nin de sahibi olan Bal, kurum­sal hayatı bırakmasında aile­sinden gelen girişimcilik ru­hunun etkisinden söz ediyor.

“Şirketlerin IK departmanı gibi çalışıyoruz”

2017 yılında ise Gilda&­Partners’ı kurmaya karar ver­diğini anlatan Bal, iş hayatı boyunca edindiği tecrübeler­le şirketlerin özellikle orta ve üst düzey yönetici pozisyon­ları açısından kalifiye çalı­şanlara duyduğu ihtiyacı tes­pit ettiğini kaydediyor. Bal, işinin detayları hakkında şu bilgileri veriyor;

“İşkur’dan özel istihdam bürosu belgesi alarak ku­rumsal firmalara danışman­lık hizmeti vermeye başla­dım. Bankacılık, finans, üre­tim, hizmet, sigorta, enerji ve teknoloji gibi çeşitli alanlar­da da hizmet veriyorum. Gil­da&Partners Consulting ola­rak, müdür ve direktör sevi­yesinde işe alım danışmanlığı hizmeti sunmaktayız. Butik çalışma şeklimiz sayesinde müşterilerimize birebir hiz­met veriyor, onların kendi İK departmanı gibi çalışıyoruz.”

Kuruluş ve büyüme aşama­larında kendi öz kaynakla­rıyla ilerlediklerini, organik bir büyüme stratejisi benim­sediklerini ifade eden Bal, “Türkiye’de insan kaynakla­rı yönetimini değerlendirdi­ğimizde, özellikle işinde uz­manlaşmış çalışan bulmanın zorlaştığını görüyoruz. Son senelerde artan beyin göçü bu sorunun başlıca nedenlerin­den biri. Sektörden bağımsız sayısız şirkette yüksek oran­da sirkülasyon mevcut. Diğer bir konu ise özellikle beyaz ya­ka gençlerde kendi girişimle­rini kurmaları ve plaza haya­tında çalışmak istememeleri yönündeki eğilimleri” diyor.

Çalışanlar, birer girişimci gibi hareket etmeli

Şirketlerin çalışanlardan beklentilerinde değişimler yaşandığına değinen Bal, şu konulara dikkat çekiyor; “Ça­lışanlar, kendi görevleri dâhi­linde birer girişimci gibi hare­ket etmeli, yani daha proaktif, yenilikçi ve sorumluluk sahi­bi olmalılar. Şirketler de bu­nu bekliyor. Statik görevler ve yöneticilik anlayışı sona erdi. Bu nedenle, bu yönde değişi­me uyum sağlayamayan ki­şilerin kurumsal hayatta yer bulması giderek zorlaşıyor. Nitelikli iş gücüne erişimde yaşanan zorluklar, dijitalleş­menin ve yapay zekânın sun­duğu fırsatlarla aşılabilir.”

Türkiye potansiyelinin gerisinde

Türkiye özelinde kadınla­rın iş hayatındaki yerini, li­derlik rollerini, üst yönetim pozisyonlarını ve iş-yaşam dengesini değerlendiren Bal, “Türkiye’de kadın girişimcili­ği ne yazık ki çok düşük sevi­yelerde seyrediyor. Genel eği­lim global ortalamalarla ben­zerlik gösterse de Türkiye’nin bu alandaki potansiyelinin bi­raz daha geride olduğunu göz­lemliyoruz. En büyük deği­şim ise orta kademe kadın yö­netici oranlarında yaşanıyor. Yapılan bir araştırmaya göre 2021’de %34 olan orta kademe kadın yönetici oranı, 2023’te %42,98’e yükseldi. 2021’de %31,87 olan üst düzey ka­dın yönetici oranı ise 2023’te %38,60’a çıktı. 2024’te de bu artışın devam etmesi bekleni­yor. Ama yönetim kurulların­da kadın oranı halen %10” şek­linde konuşuyor.

Kadın girişimciliği desteklenmeli

Aynı zamanda Arya Kadın Yatırım Platformu üyesi olan Bal, son zamanlarda Türki­ye’de kadınların yatırım yap­ma eğiliminin arttığına ta­nık olduklarını ekleyerek, “Kadın girişimciliğinin des­teklenmesi konusunda daha fazla çaba sarf edilmesi ge­rektiğini düşünüyorum. Ben de Arya Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na yatırım yap­tım. Bu fon, Türkiye’nin cin­siyet merceğinde yatırım te­malı ilk girişim sermayesi yatırım fonu olma özelliğine sahip. Teknoloji alanındaki yenilikçi girişimlere de yatı­rım yapıyorum, böylece ka­dınların ve dengeli girişimle­rin iş dünyasında daha güçlü ve etkin olmasını destekliyo­rum” diyor.

 “Önemli olan sadece sonuç değil, sonuca giden yol”

 Üniversitedern beri sporla ilgilendiğini anlatan Bal, 2014’de başladığı triatlon sporunda bir 1. 'lik bir de 2.'lik ödülünün sahibi olduğunu söylüyor. Bal, başarılarını ve hayatına etkilerini şu sözlerle ifade ediyor; “2022 yılında MW Challenge Bodrum Yarışı’nda kendi yaş grubumda 2. oldum ve 2023’te Trimania Spring Aquathlon Beyrut’ta yine kendi yaş grubumda 1. oldum. Ayrıca, 3,8 km yüzme, 180 km bisiklet ve 42,2 km maraton koşusu parkurlarından oluşan iki tam Ironman yarışı tamamladım. Şahsi olarak asıl başarıyı yarışları tamamlamada buluyorum. Bizim için önemli olan sadece sonuç değil, sonuca giden yol. Bu süreç, hem kişisel hem de profesyonel hayatımızı da besliyor, gelişimimize katkıda bulunuyor. Her bir yarış, bir başarı hikâyesinden öte, azim, kararlılık ve kendini aşma yolculuğu olarak değerlendirilebilir.”

 “Nitelikli göçmenler için uluslararası bir rekabet var”

 Geçtiğimiz yıl dünya genelinde yüksek nitelikli göçmenler için bir rekabet ortamı oluştuğuna dikkat çeken Jilda Bal, “Kanada, Almanya, Avustralya ve ABD gibi ülkeler teknoloji, sağlık ve mühendislik alanlarında nitelikli işgücü ihtiyacını karşılamak için çeşitli politika ve teşvikler sunuyor. Özellikle teknoloji sektöründe, Hollanda ve Almanya, Avrupa’daki öncelikli tercihler arasında yer alıyor. Dubai ise sadece teknoloji alanında değil, bankacılık ve finans sektörlerindeki tercihlerde de öne çıkıyor” diye konuşuyor.