Dünyanın 2 aylık devir stoku kaldı

Türkiye buğday üretiminde mart ayı yağışlarıyla rekoltede hedefi tutturmayı beklerken, dünya kritik sürece girdi. IAOM Avrasya Bölge Başkanı Eren Günhan Ulusoy, Çin hariç dünyanın 2024 Haziran sonrası hasat sezonuna 2 aylık stokla gireceğini vurguladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Başak Nur GÖKÇAM

Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği (IAOM) Avrasya Bölge Başkanı Dr. Eren Günhan Ulusoy, dünyanın 2 aylık buğday devir stoğu kaldığını vurguladı. IAOM Avrasya Konferansı ve Sergisi açılışında konuşan Ulusoy, Avrasya bölgesindeki sektör paydaşları olarak koridorun tekrar açılmasını desteklediklerini belirtti. Günhan, “Türkiye’nin çabalarıyla küresel gıda arz güvenliğinin sağlanması açısından önem taşıyan bu anlaşmanın devam edeceğini umuyoruz. Çin hariç dünya, 2024 Haziran’ında bir sonraki hasat sezonuna sadece 2 aylık tüketime yetebilecek buğdayla girecek” dedi.

Stok kullanımı tarihte ilk kez %17’ye düştü

 2022 yılını 3 milyon 400 bin ton un ihracatıyla kapatan ve 2023 yılını 3 milyon 500 bin ton ihracatla kapatmaya hazırlanan Türkiye’nin, un ihracatında 9 yıldır dünya lideri olduğunu belirten Günhan Ulusoy, “Dünya buğday stok kullanım oranı 2016/17 sezonundan bu yana yüzde 34 ile en düşük seviyede. Üstelik dünyanın 265 milyon tonluk buğday stokunun yarısından fazlası, 135 milyon tonu Çin’in elinde. Stok kullanım oranı tarihte ilk kez yüzde 17’ye düşüyor” dedi.

Tahıl koridoru tekrar açılmalı

Tahıl koridoruna da dikkat çeken Dr. Eren Günhan Ulusoy, “Ukrayna’da üretilen ürünlerin, dünya piyasalarına ulaştırılması, dünyanın arz talep dengesi için kritik önemde. Bu nedenle dünyanın gözü kulağı tahıl koridoruyla ilgili gelecek haberlerde. 17 Temmuz’da askıya alınmış olsa da bizler de Avrasya bölgesindeki sektör paydaşları olarak, koridorun tekrar açılmasını destekliyoruz” dedi. Tedarik zincirinin devamlılığının sağlanması için sektörün tam destek olduğunu dile getiren Ulusoy, öte yandan dünyada 1,3 milyar ton gıdanın israf edildiğini ve bu yüzden sıfır atığı desteklediklerini belirtti.

Gözler mart ayı yağışlarında

 Orta ve Doğu Avrupa, Baltık Ülkeleri, Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Türkiye ve diğer Orta Asya Cumhuriyetleri olmak üzere yaklaşık bin katılımcının ağırlandığı kongrede konuşan Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu Başkanı Haluk Tezcan, “Kendi buğdayımızla ihracat şampiyonluğumuza inanıyoruz, mart ayı yağışlarıyla rekolte beklentimize ulaşacağımızı umuyoruz” dedi.

Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Aykut Göymen, Türkiye makarna sanayicilerinin dünyanın ikinci ihracatçısı konumunda olduğuna dikkat çekerken, kapasite kullanımlarının yüzde 85 olduğunu söyledi. Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ülkü Karakuş ise, bu yıl Türkiye’nin iyi bir sezon geçirdiğini belirterek TMO’nun süreci iyi yönettiğini söyledi.

7.1 trilyon dolarlık ekonomi

 Son 9 yıldır dünyanın un ihracat şampiyonu olan Türkiye, ihracattaki başarısıyla 1896 yılında ABD’de kurulan, ABD’de 10 bölgede, dünyada ise 4 kıtada direktörlüğü bulunan IAOM’un Avrasya Bölge Başkanlığı’nı 4 yıldır üstleniyor. Toplam nüfusları 2 milyarı aşan ve toplam 7,1 trilyon dolar ekonomik büyüklüğü bulunan, 32 ülkeden oluşan dünya buğday üretiminin yüzde 30’unu ve dünya un ihracatının yüzde 59’unu temsil eden Avrasya Bölge Başkanlığı, dünyanın en büyük buğday üreticilerini ve un ihracatçılarını temsil ediyor.

Kasımda 12. Kalkınma Planı açıklanıyor

Zirvede konuşan Tarım ve Orman Bakanı Yardımcısı Ahmet Bağcı, “İklim değişikliği ve jeopolitik risk tüm sektörlerde olduğu gibi tarım sektöründe de önem arz ediyor. Bakanlık olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin 12. Kalkınmasını bu konuların hepsini içerecek ve bu riskleri ele alacak şekilde yapısal reformları hazırlamış bulunmaktayız. Kasım ayında tarım sektöründe 12. Kalkınma planımızı kamuoyuyla paylaşacağız. Bu yılki kalkınma planında bizim için öncelikli konu üretim planlaması ve sözleşmeli üretim olacaktır. Ve bunun dışında aslında 12. Kalkınma planının temelinde teknoloji, verimlilik, küresel yük ve jeopolitik risklerin azaltılması ve iklim değişikliği giderici politikalar yer alacaktır” dedi.