‘Yabancı yatırımcı enerji yatırımından korkmuyor’

Borusan EnBW Genel Müdürü Mehmet Acarla, Türkiye’de yabancıların yatırım yapmaktan korkmayacağını belirterek, bunu ortakları Alman EnBW’nin yaklaşımından da gördüklerini vurguladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet KARA

Borusan EnBW, Türkiye elektrik sektöründe stratejisini yenilenebilir kaynaklara dayalı yatırımlar üzerine oturtmuş bir oyuncu. Borusan EnBW, üretimdeki 50 MW, inşa halindeki 50 MW’lik rüzgâra dayalı tesislerine hızla yenilerini ekliyor. Bu yıl inşasına başlanacak 207 MW’lik yeni rüzgâr tesisine yaklaşık 400 milyon dolar harcanacak. Şirket ayrıca geliştirme aşamasındaki diğer rüzgâr projeleriyle, orta uzun vadede pazar lideri olmayı hedefliyor. Mevcut bir hidroelektrik santralinin yanına iki tesis daha ekleme yolundaki çalışmaları da sürüyor. Genel Müdür Mehmet Acarla sorularımızı cevapladı.

Kurulu güçte ve üretimde nasıl bir yılı geride bıraktınız?

Yaklaşık 60 MW'lik rüzgâr santralimiz, 50 MW'lik hidroelektrik santralimiz var. İkisinin beraber 350 GWh gibi bir üretimimiz var...

Tekirdağ'daki rüzgâr santralinin inşası ne aşamada?

Ağustos ayında başladığımız inşaat kısmını bitirdik. 27 Ocak itibariyle kule montajı başladı. Türkiye için iyi olmasa da havaların yağışsız geçmesi bize bu konuda yardımcı oluyor. Dolayısıyla eylül ayını hedeflerken, daha erken devreye alabileceğiz. 50 MW’lik tesisi yaz başı gibi pepderpey devreye almaya başlarız.

Rüzgâr rejimi nasıl, verimlilik beklentiniz ne?

Bandırma'dakine göre biraz daha düşük bir rüzgâr verimi var. Ama türbin teknolojileri gelişti. Daha düşük sertlikteki rüzgârda daha yüksek verim alınabilen türbinler var. Bandırma'nın en fazla bir-iki puan altında bir verimle çalışabilir Tekidağ'daki santral...

Türbin tercihini buna göre yaptınız demek ki...

Evet. Bandırma'da Vestas V90 türbinler kullanmıştık. 90 metre kanat çapı ve 80 metrelik kuleler vardı orada. Tekirdağ'da ise Siemens'in 108 metre kanat çapına sahip türbinini kullanıyoruz. Kule yükseklikleri de 90 metre. Rüzgârın böyle bir özelliği var. Ne kadar yükseltirseniz, o kadar sürekli güçlü rüzgâr alabiliyorsunuz.

Planlama aşamasındaki projeleriniz?

Geçtiğimiz yıl 4 yeni RES projesinin hayata geçirilmesi ve mevcut Bandırma RES tesisimize ilave kapasite yapılması için yatırım kararı aldık. Tümü de rüzgârla ilgili olan bu yatırımlar toplamda 207 MW'lik bir kurulu güce sahip. Yeni tesislerden bir Çanakkale'de Lapseki yakınlarındaki 50 MW'lik Koru RES, ikincisi Bursa Karacabey'deki 50 MW'lik Harmanlı RES, üçüncüsü de Mersin-Karaman arasında, Sertavul geçidine yakın bir noktada, Mut ilçesi yakınlarındaki 50 MW'lik Mut RES. Dördüncü yatırım ise İzmir Kemalpaşa'nın güneyindeki 30 MW'lik Fuatres RES. Bandırma'ya yapılacak ilave kurulu güç ise 27 MW olacak.

Bunlar ne zaman bitecek, devreye girecek?

Hepsinin inşaatları bu yıl içinde başlayacak. 2015 yılı içinde de 207 MW'nin tamamı kademe kademe devreye girecek. O zaman rüzgârdaki kurulu gücümüz 307 MW'ye, HES'i de eklersek toplam kurulu gücümüz 357 MW'ye ulaşacak.

Bu beş yatırımın toplam parasal tutarı nedir?

Bunların inşaatı, elektriği, hatları dahil olmak üzere hepsini düşünerek, 207 MW'nin toplam yatırım bedeli 400 milyon dolar seviyesine yaklaşıyor. Şu anda bunların finansmanı için görüşmeler yürütüyoruz.

Kredi piyasalarında durum nasıl?

Belki kötü bir dönem diyeceksiniz ama Borusan artı EnBW'yi düşününce finansman piyasasında yoğun ilgi gördüğümüzü söyleyebilirim. Yakın zamanda rüzgâr projelerimizin finansmanı sonuçlanacak. Bu yatırımımız için uygun bir finansman modeli olarak, Danimarka Eximbank'ı üzerinden ihracat kredilerini tercih ediyoruz.

Türbin tercihiniz ne oldu?

Tamamında Vestas ile anlaştık. V112 serisini kullanıyoruz. 3.3 MW'lik türbinler bunlar. Kanat çapı 112 metre. Yeni geliştirilmiş türbinler. Orta sertlikte rüzgârlarda ve düşük sertlikteki rüzgârlarda verimli türbinler. Türbin seçimine karar verirken, verimlilik, yatırım bedeli ve işletme maliyetleri ana kriterlerimiz.

Geliştirme aşamasındaki projeleriniz de var galiba...

Saros'taki Türkiye'nin en büyük rüzgâr projelerinden biri var. 138 MW'lik bir santral olacak. Halen rüzgâr ölçümleri yapılıyor. Karmaşık bir saha. En verimli türbin yerleri belirleniyor. İhale aşamasına geldik. Yaza kadar ihaleleri neticelendireceğiz, temmuzda yatırım kararını alacağız.

Portföyünüzdeki diğer projelere ilişkin durum nedir? 

Rüzgâr projelerimiz dışında iki hidroelektrik santrali projemiz var. 55 MW'lik Fatsa HES'in projelendirme çalışmaları bitiyor, lisans aşamasındayız. ÇED olumlu kararı alındı, imzada. Onu bekliyoruz. Diğeri de Antalya'da Alara Çayı üzerinde geliştirdiğimiz 175 MW’lik proje. Fizibilite onay aşamasında. Yakında çıkacağını düşünüyorum. Fatsa ve Alara santrallerinin yatırım kararları da bu yıl içinde alınabilir.

Yenilenebilircisiniz ama hiç güneşten söz etmedik…

Tabii ki güneş enerjisiyle de ilgileniyoruz. Yeni projeler geliştirmeyi düşünüyoruz. Proje sahaları belirledik, ölçümlerimizi yapıyoruz. Niyetimiz daha çok büyük kurulu güce sahip işletmeler halinde çalışmak.

Güneşte 600 MW'lik lisans başvuruları sürecine katıldınız mı?

Rüzgârın ilk dalgası gibi bu da biraz aşırı taleple karşılaştı. Biz ilk dalgada yer almama kararı aldık. Güneş Türkiye'de iyi bir kaynak. Dolayısıyla o yönde ileriki yıllarda yatırımlarımız olacak, 200 MW seviyesinde tesisler kurmak istiyoruz. Bu, güneşte önemli bir rakam. Bu tesisler çok büyük yer ihtiyacı doğuruyor. Çeşitli yörelerde güneş tesisi kurmaya uygun arazi tespiti çalışması yapıyoruz. Arazi eğimi, güneşlenme süresi, mülkiyet yapısı hep kritik konular. Hep söylüyoruz.

Elektrik fiyatları nereye gider?

Elektrik fiyatlarında artış olacağını tahmin ediyoruz. Bunun da büyük ihtimalle mart ayından sonra bekliyoruz. Kaçınılmaz, çünkü sonuçta ana girdilere dövizle ödeme yapıyoruz, elektrik fiyatı ise TL bazında. Dolayısıyla piyasadaki elektrik fiyatları dolar bazında çok ucuzlamış durumda.

Fiyatlardaki artış yatırım kararlarını nasıl etkiler?

Bütün elektrik yatırımları uzun vadelidir. Kısa vadeli göstergelere göre karar vermek yanlış yerlere götürebilir. Uzun vadeli bakmak zorundasınız. Böyle baktığınızda da, arada krizler yaşanıp azalması ya da sabit kalması söz konusu olabilse de elektrik talebinin sürekli yükseldiğini görüyoruz. Geçen 20 senede böyle oldu, gelecek 20 senede de böyle olacak. Talep arttıkça arz da artmak zorunda. Dönem dönem arz talebi karşılayamayacak fiyatlar artacak, dönem dönem talep karşılanacak fiyatlar sabitlenecek. Ama uzun vadede, genel olarak enerji fiyatlarında bir artış olacaktır, bunu bekliyoruz. Yatırım kararlarını verirken sadece iki üç seneye bakarak vermiyorsunuz. 49 yıllık lisansınız var, tamamını düşünerek veriyorsunuz.

Yabancı yatırımcıların yaklaşımı nasıl?

Bütün dünyada tüm piyasalarda liberalizasyon sürecinde sürekli regülasyon değişikliği olmuştur ve olacaktır. Ama yabancı yatırımcıyı sürekli değişiklik olması değil de öngörülemez değişikliklerin yatırımlar üzerindeki etkisinin ne kadar olacağı endişelendirir. Bunda yüzde 5, bilemediniz yüzde 10 sınırı içinde kalıyorsanız sorun yok. Yatırımcı bunu en baştan göze alır. Fakat bazı ülkeler çok radikal kararlar alabiliyor. Ama Türkiye öyle bir ülke değil. Yabancılar yatırımdan korkmaz. Kendi ortağımızdan görüyoruz. Türkiye zor dönemden geçiyor ama bırakın yatırımı durdurmayı, bilakis hızlandırıyor.Başka yabancı yatırmcıları da takip ediyoruz. Yeni girenler için piyasayı anlama süresi gerekiyor. Ama yabancılar genel olarak mevcut düzene alışmış durumda ve aleyhlerine bir durum yok. Türkiye yarın öbür gün teşviklerin kalkacağı ya da ilave vergilerin geleceği, bütün planların altüst olacağı bir ülke değil.

Enerji borsasında geç kaldık, hızlanmalıyız 

En büyük beklentimiz, Enerji Borsası’nın hızlı şekilde devreye girmesi. Geri kaldık. Çok hızlı oluşturulması ve o piyasanın işletilmesi gerekiyor. Bu arada elektrik üretim özelleştirmeleri tamamlanmalı. Yoksa liberalizasyon zor. Tabii maalesef 2014 finansman bulma açısından zor bir yıl. Dolayısıyla özelleştirmelerde gecikmeler yaşanabilir. Yatırım yapan şirketler için genel olarak yine zor bir yıl. Aslında kaynak var ama önemli olan maliyetini uygun hale getirebilmek. Bu birkaç şeye bağlı. Projeniz, organizasyonunuz ve şirketinizin güvenilir olması kritik. Enerji borsasında geç kaldık, hızlanmalıyız

HES projesi geliştirmede Alman yaklaşımı

HES'lerde proje geliştirmeye dikkat gösteriyoruz. Orada Alman yaklaşımı ağır basıyor. Çalışmalar uzun sürüyor, çünkü hedef inşaat sürecinde sorun yaşamamak. HES'lerde toprağın altında iş yaptığınız için en büyük sorun her an sürprizler yaşanabilmesi. Doğru planlamaya yeterince para harcamadan başlayınca yolda düzeltmek zorunda kalıyorsunuz. Dolayısıyla çok ciddi bir etüt ve projelendirme dönemi yaşıyoruz. Ona göre en uygun dizaynlar belirleniyor. En verimli nasıl çalışabiliriz, sürprizlerden nasıl kurtuluruz, ona yönelik çalışmalar yapıyoruz. Bol miktarda sondaj yapıyoruz  mesela. Amaç jeolojik yapıyı anlamak.

Bu konularda ilginizi çekebilir