ABK, RES tesisi içinde çiftlik kurdu
ABK Çeşme Rüzgar Elektrik santrali tesisinde çiftlik kurdu. ABK, RES’lerin çevre ve insan sağlığı açısından zararları olduğu yönünde oluşturulmaya çalışılan yargıyı kırmak istiyor.
Ahmet USMAN
Çeşme’de, yaklaşık 80 bin kişinin ihtiyacını karşılayan 60 milyon kilowatt/ saat elektrik üreten ABK Çeşme RES, kamuoyunda RES’lerin çevre ve insan sağlığı açısından zararları olduğu yönünde oluşturulmaya çalışılan yargıyı kırmak için santral alanını doğal yaşam parkı gibi değerlendiriyor.
Bir yere RES kurmadan önce, aralarında Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü de dahil 72 kurumdan görüş alındığına dikkat çeken ABK Çeşme RES Proje Koordinatörü Erman Kaya, RES’lerin doğal yaşama zarar vermek bir yana, geleneksel elektrik üretiminde oluşan karbon salınımını önlediği için çevreci bir enerji sistemi olduğunu vurguladı. Çeşme Ovacık’ta RES inşaatını sürdürürken doğal yaşama olumsuz etkide bulunmamak için mevcut yolları kullanmaya dikkat ettiklerini anlatan Kaya, yol açımı esnasında termal kamera kullanarak kaplumbağa, sürüngen gibi canlıları koruma altına aldıklarını, santralin yakınında yanan bir bölgeye 14 bin ağaç diktiklerini dile getirdi.
ABK Çeşme RES’in Çeşme’nin tam tepesinde, otel kurmak ya da villa yapmak isteyenlerin göz koyduğu bir alanda bulunduğuna dikkat çeken Kaya, “RES kurulan alanlarda imar rantı peşinde olanlar bilerek, bilgisi olmayan kişilere farklı şeyler söyleyerek halkın kafasını karıştırmaya çalıştılar. Doğal dengesi bozulduğu için arıların öldüğü ve bal üretiminin düştüğüsöylendi.
Biz de bu söylentileri temelden reddetmek yerine, santral alanında saha çalışması yapmaya karar verdik. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Arıcılık ve Çam Balı Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin de görüşünü alarak santral alanında bal üretmeye başladık. Santralin tam ortasında 10 kovanlık bir çiftlik kurduk. Çıkan balı Ege Üniversitesi’nden analiz ettik. Kekik özünde karma aromatik bir bal çıktı” diye konuştu.
"Radyasyon için saha çalışması yaptık"
RES’lerin manyetik rezonans (MR) etkisiyle radyasyon yaydığı ve kansere yol açtığı iddialarını dikkate alarak bu konuya özel bir saha çalışması yaptıklarını aktaran Kaya, “İki farklı üniversiteden akademisyenler getirdik. 3 farklı rapor hazırlattık. Hem enerji nakil hattında hem tribünün altında 10, 20, 100 metre aralıklarla ölçümlerle yatırım öncesi ve sonrası raporlama gerçekleştirdik. Onu da halkla paylaştık.
Sonra gürültü ile ilgili ortam dinlemesi yapıldı. Yapılan deney ve analizler suçlamaların yersiz olduğunu kanıtladı. Yerli ve yenilenebilir enerji ülkemiz için sadece bir seçenek olmaktan çoktan çıktı, hem ekolojik hem de ekonomik sürdürülebilirliğimiz için çok önemli bir mecburiyet. Biz de ABK Çeşme RES olarak bunun bilinciyle üretmeye ve kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz” dedi.
Keçileri kaçırmıyor, çekiyor
Keçilerin ve ineklerin santral bölgelerinde verimlerinin düştüğü iddialarına karşı da araştırma yaptıklarını söyleyen Kaya, “Bölgedeki keçilerin kendiliğinden santral alanına gelip otladıklarını gözlemliyorduk. Hayvan rahatsız olduğu yere gelmez ama biz böyle kestirip atmadık. Gittik 15-20 keçi, 3 inek, 5-6 koyun aldık ve santral alanında yetiştirmeye başladık. Şu an onlardan çok iyi süt alıp yoğurt ve peynir yapıyoruz.
Santral alanı neredeyse doğal yaşam parkı oldu. Biz vatandaşı buradan uzaklaştırmak istemiyoruz tam tersine çocukların gelip, çevreci enerji yöntemlerle elektrik nasıl üretiliyor, görmelerini istiyoruz. Bizim kurduğumuz rüzgar türbinleri sayesinde bu bölge 49 yıl boyunca olduğu gibi korunmuş olacak. Aksi takdirde burası ya villa ya da otel dolacaktı. Kuşadası’nın dağları gibi beton yığını haline gelecekti” dedi.