Yüzde 25 kira artışının uzaması dengeleri bozar
Konut kiralarının sürekli tırmanmasına fren olarak getirilen ve 1 Temmuz’da sona erecek yüzde 25 sınırının uzatılması sektörde dengeleri değiştirecek. Sektör uzmanları, özellikle yatırım için konut alanların sayısında düşüş öngörüyor.
Nurdoğan ARSLAN ERGÜN - Birol BOZKURT
Seçimlere az bir zaman kala Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, konut kira artışını yüzde 25 ile sınırlayan düzenlemeyi uzatacaklarını açıkladı. Milyonlarca kiracı ve ev sahibini ilgilendiren bu düzenlemenin önümüzdeki dönemde gayrimenkul sektöründe dengeleri değiştirmesi bekleniyor. Geçen yıl anormal enflasyon koşullarında getirilen düzenleme enflasyonda düşüş eğilimine rağmen uzatılıyor. Bunun, 2 yıl üst üste enflasyonun çok altında bir getiri elde eden ev sahiplerinin sektörde önemli etkide bulunabilecek kararlar almasına yol açabileceği belirtiliyor.
“Yatırım amaçlı konut alımları durabilir”
TSKB Gayrimenkul Genel Müdürü Makbule Yönel Maya, kira sınırlamasında sürenin uzamasının yatırım amaçlı gayrimenkul alımlarını durduracağını söyledi. Maya, “Kiracıları korumak için getirilen bu sınırlama ev sahipleri ile kiracıları bir kez daha karşı karşıya getirebilir. Kiracılarını evden çıkarmak isteyen ev sahiplerinin sayısı artacaktır” dedi.
Kiracılar için avantajlı olan uygulamanın kira ile geçinenlerin getirilerinin enflasyonun altında kalmasına yol açacağını belirten Maya,, “Mevduat faizleri bile yüzde 25’leri geçtiği bir ortamda ev sahipleri tasarruflarını başka alanlarda değerlendirme yolunu seçebilir” ifadesini kullandı. Maya bu durumun konut üretimine çok fazla bir etki etmesini beklemediklerini kaydederek, “Yatırım amaçlı konut üretimi zaten bir süredir sınırlıydı. Türkiye’de yıllık konut ihtiyacı 800 bine yükseldi, bu rakam 5 yıl önce 600 bin civarındaydı. Yani konut yatırımları bu karardan çok fazla etkilenmez” diye konuştu.
Finanskent Emlak’ın sahibi Ümit Yalçın, kararın yatırımlara etkisi ile ilgili aynı görüşte değil. “Uygulama konut yatırımlarını baltalayacak” diyen Yalçın, yatırım için daire alımlarının düşeceğini belirtti. Kira gelirinin sınırlanmasının yabancı yatırımcıyı da konut almaktan vazgeçireceğini dile getiren Yalçın, “İnşaat Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri. Alım olmayınca üretim de olmayacak” diye konuştu.
Yalçın, “İnsanlar yatırımlarının karşılığını alamadıklarında, buradan elde etti parayla mutfak masrafını karşılayamadığı zaman malın değerinin artması çok bir şey ifade etmiyor” dedi. Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Başkanı Hakan Akdoğan ise kira artışının yüzde 25’te sabitlenmesinin ev sahiplerinin büyük tepkisini çekeceğini söyledi. Uygulamanın aksine kiraları artıracağını ifade eden Akdoğan şunları söyledi:
“Uygulamanın uzatılmasıyla boşalan kiralık ev piyasasında fiyatların daha da yukarılara çıkacağı endişesi yaşanıyor. Ev sahibi, sözleşmenin dolmasıyla eski kiracı yerine yeni kiracı tercih edecek, burada da yeni fiyat belirlenecek. Aynı bina içinde iki farklı dairede eski kiracı 5 bin liraya oturuyor, yeni kiracı 10 bin liraya. 7 yıllık kiracı 2 bin liraya otururken daireden çıkıyor yeni kiracı 8 bin liradan giriyor. Haliyle insanlar oturduğu yerden çıkmak istemiyor ama ev sahibi de o kiradan istemiyor.”
Akdoğan’a göre sorunun en sağlıklı çözümü semt semt ‘değer haritaları’ oluşturmakta.
“Ev sahibi evini satar"
Kirada yüzde 25 artış sınırlamasının uzatılmasının yeni kiralık fiyatlarını daha da artıracağını söyleyen MasterTürk Grubu Türkiye Başkanı Gökhan Taş da “Zaten son zamanlarda eski-yeni kiracı arasındaki fiyat farkı 5 katına çıkmıştı. Şimdi daha da artacak. Diğer taraftan içinde kiracı olan konutlarda belki çok hareket olmayacak ama kiracısı çıkan konutlarda ev sahibi yeni kiracı yerine satışı tercih edecek” dedi.
Taş, bu durumun ikinci el konut satışlarını hareketlendireceğini, tercihin ‘kiraya vermek’ yerine ‘satmaya’ kayacağını belirtti. Geçici düzenlemelerin kalıcı hale getirilmesinin piyasalardaki dengeleri bozduğunu söyleyen Gayrimenkul Hukukçuları Derneği Başkanı Ali Güvenç de “Uygulamanın geçici olması çok önemliydi. Ama yeni haliyle kalıcı olacak gibi. Mal sahipleri zaten piyasa enflasyonundan dolayı mağdur oldular. Son dönemde çokça karşılaştığımız ‘boş ev’ kavramı iyice yaygın hale gelecek” dedi.
Sahada karşılaştıkları örnekleri anlatan Güvenç, “Gayrimenkullerinde özellikle geçen sene kiradan kaynaklı çok ciddi zarara uğrayan mal sahipleri açısından bir sene daha katlanılabilir olmaz. O nedenle çok kişi evini satmak istiyor. İçinde kiracı olan evi da kimse almak istemiyor. O nedenle de kiracı çıktığı anda kimse yeni kiracı istemiyor. Bu da piyasada boş ev artışı yaratıyor” diye konuştu.
'Yarısı bizden' ile dönüşüm hızlanacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentsel dönüşümde "yarısı bizden kampanyası başlattıklarını açıkladı. Kentsel dönüşümde 2+1 100 metrekareye kadar ve 3+1 120 metrekareye kadar olan konutların maliyetinin yarısının devlet tarafından karşılanacağını belirten Erdoğan şunları söyledi:
“100 metrekare 2+1 evini yapmak isteyen vatandaşın önüne 1.5 milyon maliyet mi çıktı, 750 bin lirasını hibe olarak vereceğiz. Kalan 750 bin lirayı kendisi koyacak ve evini yenileyebilecek. Devletin karşılayacağı kısım 120 metrekare 3+1 için ev için 1.8 milyonun yarısına tekabül eden 900 bin lira olacak. Borçlanacaksa vatandaş 0.79 faizle 10 yıl vadeli kredi kullanabilecek. Yüzde 10’u peşin, kalanı 10 yıl vadeli olarak ÜFE/TÜFE memur artış oranından yüksek olmayacak şekilde borcunu ödeyebilecek. 750 bin liralık aylık taksit 5.625 lira, 900 bin lira için aylık taksit 6.750 lira olacak. Ayrıca İstanbul’da kira yardımlarını 3 bin 500 liradan 5 bin 250 liraya yükseltiyoruz.”
Mülk sahibi 26 Nisan – 29 Mayıs tarihleri arasında e-devlet üzerinden başvuru yapacak.Bu arada, sektör temsilcileri, kampanyanın dönüşümü hızlandıracağını ve özellikle kenti konutunu yenilemek isteyen vatandaşa büyük kolaylık sunacağını bildirdi. İNDER Başkanı Nazmi Durbakayım, "Kampanya ihtiyaç duyulan dönüşüm hamlesinin öncüsü olacak" şeklinde konuştu.