Gayrimenkulde durgunluk 'fırsatı' 6 ay sürecek

2016'nın ilk 11 ayında geçen yıla göre yüzde 4.6 oranında büyüyen gayrimenkul sektörünü yeni yılda dövizdeki artış negatif etkiledi. Bu nedenle satışlarda ve fiyatlarda durgunluk yaşanıyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

LEYLA İLHAN

Gayrimenkul sektörü 2017 yılına dolar kurunun belirsizliğiyle başladı. Geride kalan 2016 yılında, konut kredilerindeki yüksek faiz oranları, darbe girişimi ve terör olaylarından olumsuz etkilenen gayrimenkul sektörü sonbaharda Emlak Konut ve TOKİ’nin başlattığı düşük faizli ve uzun dönemli kampanyalarla toparlanarak yılın ilk 11 ayında 1 milyon 199 bin adetlik satış rakamlarına ulaştı. Böylece 2015’in aynı dönemine göre yüzde 4.6 artış gösterdi. Genel olarak 2017 yılına ilişkin beklentiler olumlu iken, yeni yılda döviz kurundaki hızlı artış gayrimenkul sektörünün hızını kesti. Yeni başlayan konutlarda maliyetleri çok fazla etkileyen kurdaki artış, firmaların satış fiyatı belirlemesini engelliyor. Gayrimenkul alacak yatırımcıların da dövizdeki artışı riskli görüp alımlarını ertelemesi nedeniyle yıla durgunlukla başlayan gayrimenkul sektörünün bahar ayalarıyla birlikte yeniden canlanması bekleniyor.

Fiyatlarda düşüş beklenmiyor

Mevcut durumda fiyatlar düşer mi konusuna da cevap veren gayrimenkul firmaları düşen kar oranları ve yükselen maliyetler nedeniyle istisnalar dışında gayrimenkul projelerinde bir fiyat düşüşünün olmayacağını savunuyor. GYODER Başkanı Aziz Torun, "Nasıl olsa sektör durgun, fiyatlar düşer gibi lükse sahip değiliz, zaten en düşük kar marjlarıyla çalışıyoruz. Dolayısıyla yatırımcılar için faydalı bir dönem" derken, "Sektör yüzde 10-15’lik kar marjıyla çalışıyor ve henüz kur farkı da eklenmediği için bu yılın ilk altı ayının gayrimenkul alacaklar için bir fırsa oluşturuyor" diye konuştu.

Turizm yatırımları erteleniyor

Gayrimenkulün uzun vadeli bir yatırım olması nedeniyle konut projelerinde yatırımların devam ettiği belirtiliyor. Ancak turizm sektöründeki olumsuz durumdan dolayı turizm yatırımlarında ertelenmeler yaşandığı aktarılıyor. Yabancı yatırımcıların durumuyla ilgilide konuşan gayrimenkul firmaları dolar kurundaki artışın yaşanan terör olaylarından dolayı yabancı için bir alım nedenine dönüşmediğine dikkat çekti. Bundan sonraki süreçte herhangi bir olumsuz durumun yaşanmaması halinde ev alacak yabancıya vatandaşlık verilmesine yönelik düzenlemelerin sektöre olumlu katkı sağlayacağını belirtiyorlar.

Güvenlik problemi çözülürse 2017 daha iyi olacak

GYODER Başkanı Aziz Torun, 2017'de güvenlikle ilgili bir olaylar yaşamayıp ekonomik istikrar sağlanırsa 2017’nin 2016’dan daha iyi olacağını öngördü. Dolar kurundaki artışın önemli olduğuna işaret eden Torun, "İnsanlar krizi kurlarla algılıyorlar. Kur artışı anormal olmadığı zaman faiz oranları birkaç puan artsa da düşse de bundan pek etkilenmezler. Ne zamanki kurlar sürpriz bir şekilde artarsa insanlarımızda tedirginlik başlar. Şu anda onu yaşıyoruz. Bu hem müteşebbis hem de müşteri tarafında tarafında yaşanıyor. Müteşebbis bu maliyetlerin nereye gideceğini, finansmanı nasıl ayarlayacağı ve borçlarını nasıl ödeyeceği konusunda panik yaşıyor. Yatırım konumunda olan müşteri ise ilerde ne olacak düşüncesiyle harcamamaya ya da ertelemeye yöneliyor. Bu da bir domino etkisiyle büyümeye devam ediyor" yorumunu yaptı. Satış ofislerindeki durumu da değerlendiren Torun, yeni yılın ilk haftasında kar yağışı nedeniyle çalışanların bile ofislere gidemediğini belirterek, "10 günden bu yana ciddi bir durgunluk var. İklim şartları birinci neden olurken, kurlardaki bu oynaklıkta yatırımcıları tedirgin ediyor" dedi.

Yabancıyı getirirsek, dolar kuru artı bir çekim olur

Yabancılar için dolardaki artışın bir cazibe nedeni olduğunu anlatan Torun, ancak burada Türkiye’nin güvenli bir ülke olduğu algısının verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’ye gelenlerin münferit olaylar olduğunu gördüğünü ancak gelemeyenlerin böyle düşünmediğini söyleyen Torun, "Eğer terör olayları yaşanmazsa yabancı da bunu unutacaktır. Yabancı yatırımcının geldiği bir konumda olursak dolar kurundaki artış da artı bir çekim gücü oluşturacaktır" değerlendirmesini yaptı. 1 milyon dolarlık ev alana vatandaşılık verilmesinin sektör için olumlu bir gelişme olduğunu ancak henüz yabancılara duyurusunun yapılmadığını anlatan Torun, "Gelecekte mutlaka önemli etkileri olacaktır. Birçok ülke vatandaşı bunu kullanacaktır. Türkiye’deki yabancı alıcılara baktığımızda sadece körfez ülkeleriyle sınırlı kalmıyor. Firma olarak Mall Of İstanbul projesinden 36 ülke vatandaşına satış yaptık.Bizim artık bu düzenlemenin pazarlamasını yapmamız lazım" diye konuştu.

Duraklama dönemi mart ayında biter

Gayrimenkulü alıp 3 yıl oturan yabancıya vatandaşlık iznini verilmesinin olumlu bir gelişme olduğunu söyleyen Artraş İnşat Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, dolar ve eurodaki artışın biraz sunni bir pahalanma olarak değerlendirdi.. Çetinsaya, "Döviz daha geriler ve rayına oturur. Ancak şu andaki artış yabancıya fırsat sunuyor. Fakat kış mevsiminden dolayı şu anda işler çok iyi dersek yanlış olur. Duraklama döneminin mart ayından itibaren bitmeye başlayacağını ve taleplerin gelmeye başlayacağını bekliyoruz" açıklamasını yaptı. Yeni projeleri ertelemelerinin söz konusu olmadığını belirten Çetinsaya, "Gayrimenkul piyasası uzun vadeli yatırım gerektiriyor. Bir projenin hazırlanması ruhsatın çıkması 2 yılı bulabiliyor. Buna göre şantiyeler hazırlanıyor. Dolayısıyla biz günlük düşünüp yatırımlarımızı ertelemiyoruz" dedi.

Maliyetler performası etkileyecek

KPMG Türkiye İnşaat Sektör Lideri İsmail Önder Ünal’a göre, Türkiye’nin aldığı göç, yabancıların konut talebi, pazardaki potansiyel talep ve kentsel dönüşüm projeleri 2017’de inşaat sektörü için umut vaat ediyor. Ancak döviz kuru ve faizdeki artış inşaat sektörüne doğrudan yansıyacak. Ünal, "Dövizdeki belirsizlikten endişe eden yatırımcı, sığınılacak bir liman olarak konuta yönlenebilir. Ama maliyetlerin projelere yansıması sektörün erformansını etkileyecek" dedi.

Günde 3 bin 600 konut satıldı

KPMG Türkiye 2017 İnşaat Sektör Raporu’na göre inşaat sektörünün toplam hasıladaki payı düzenli olarak artıyor. 2000’de toplam hasılanın yüzde 4,6’sı inşaat sektörü tarafından oluşturulurken bu oran 2010’da yüzde 6’ya ve 2015’te yüzde 7,3’e yükseldi. 2016’nın ilk 3 ayında yüzde 7,6’ya çıktı. *İnşaat sektörü, istihdam için de önemli. 2016 yılının ilk 9 ayında ortalama 27 milyon 300 bin kişi istihdam edildi, bunun 2 milyona yakın bölümü inşaat sektöründe çalıştı. *2016 yılında aylık ortalama 109 bin, günlük ortalama 3 bin 600 adet konut satıldı. Aylar bazında 2016 yılının zirvesinde kasım ve ekim ayları var. Bu aylarda satılan konut sayısı bir önceki senenin aynı aylarına göre yüzde 25 arttı. *Yılın ilk 11 ayında satışların en az olduğu ay ise 81 bin konut ile darbe girişiminin yaşandığı temmuz ayı oldu. 2016’nın ilk 11 ayında yabancılara 16 bin 549 konut satıldı. Bir önceki yılın ilk 11 ayında ise yabancılara 20 bin 547 konut satılmıştı. *2016’nın ilk 11 ayında Türk müteahhitlik firmaları yurtdışında kazandıkları 92 proje için 7,7 milyar dolarlık sözleşme imzaladı. 2016’da sektör son 10 yılın en zayıf performansını sergiledi. Proje sayısı bazında yüzde 59, toplam proje bedeli bazında yüzde 65’lik daralma yaşandı. Rusya ile yaşanan uçak krizi Rus inşaat pazarında ciddi payı olan Türk firmalarını önemli ölçüde etkiledi.

Bu konularda ilginizi çekebilir