Emeklilik sistemlerinde Türkiye’nin yolu uzun

Mevcut ve gelecekteki emeklilerin refahını riske atmamak için karar vericilerin yeni düzenlemelerle sistemi desteklemesi önemine değinen AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Fırat Kuruca, “Emeklilik sistemlerinde ülkemizin önünde ilerlenmesi gereken önemli bir yol olduğunu görüyoruz” dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Emeklilik sistemlerinde Türkiye’nin yolu uzun

Sevilay ÇOBAN

 Bireylerin BES ile ilgi­li farkındalığının art­ması ile hem sisteme giren yeni katılımcı sayısında hem de toplam fon büyüklü­ğünün gelişiminde önemli yol kat edildiğini belirten AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Mü­dürü Fırat Kuruca, 2025 he­defleri ve BES’in Türkiye’de­ki gelişimini DÜNYA Gaze­tesi’ne değerlendirdi. BES’in, 18 yaş altı bireylerin de katı­lımıyla daha geniş bir kitleye ulaşmaya başladığına işaret eden AgeSA Hayat ve Emekli­lik Genel Müdürü Fırat Kuru­ca, “Emeklilik Gözetim Mer­kezi verilerine göre, sistemde şu anda 1,5 milyonun üzerinde 18 yaş altı birey yer alıyor.

Bu yenilik, bireysel tasarruf bilin­cinin erken yaşlarda başlama­sını teşvik ederken, uzun va­dede ülke tasarruflarının bü­yümesine de katkı sağlayacak. Sistemin sunduğu güvenilir­lik, fon çeşitliliği ve güçlü fon performansı, yeni neslin fi­nansal geleceğine daha bilinç­li bir şekilde hazırlanmasını destekliyor. Böylece gençler, hem bireysel hem de toplum­sal anlamda sürdürülebilir bir ekonomik yapı için önemli bir adım atmış oluyor” dedi.

BES’in katkılarını daha fazla konuşmalıyız

Dünyada ülkelerin sosyal güvenlik politikalarına bağlı olarak emeklilik sistemlerinin büyüklüklerinin de değişken­lik gösterdiğini anlatan Ku­ruca, şöyle konuştu: “Bireyle­rin kendi emeklilik dönemleri için para biriktirmek zorun­da olduğu ve emeklilikte sos­yal devlet yapısının nispeten zayıf olduğu ülkelerde Emek­lilik Sistemi Varlıkları / Gay­risafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) oranı yüksek olabiliyor.

Örne­ğin bu oran ABD’de %170, İn­giltere’de %124 seviyesine ka­dar yükselmiş durumda. Sos­yal devletin etkin olduğu ve emeklilik dönemlerinin nis­peten devlet garantisi altında olduğu Kıta Avrupası’nda, ör­neğin Almanya ve Fransa gi­bi gelişmiş ülkelerde, sırasıy­la %8 ve %12 gibi daha düşük oranlar ile karşılaşıyoruz.

Di­ğer taraftan %3 oranına sahip olan Türkiye gibi genç sistem­lere kıyasla bu seviyelerin çok yüksek olduğunu ve sistem­lerinin ne denli güçlü olduğu­nu görebiliyoruz. Bu ülkeler­de emeklilik sisteminin köklü bir geçmişe sahip olması, işve­ren katkısı gibi teşvikleri ba­rındırması, ülkelerin refah se­viyelerinin getirdiği bireysel tasarruf edebilme gücü de sis­temlerinin bu derece gelişmiş olmasını açıklıyor. Bu verile­rin ışığında, ülkemizin önün­de ilerlenmesi gereken önemli bir yol olduğunu görüyoruz.”

Ülke tasarruflarının büyü­mesi açısından kritik önem taşıyan BES’in Türkiye’de ha­la Avrupa ülkeleri kadar geliş­miş bir konumda olmadığına değinerek, “Mevcut ve gele­cekteki emeklilerin refahını riske atmamak için karar ve­ricilerin yeni düzenlemelerle sistemi desteklemesi oldukça önemli. BES’in finansal eko­sistem içindeki payını sürdü­rülebilir bir şekilde artırmak için BES’in bireye, ekonomiye ve topluma sunduğu katkıları daha fazla konuşmamız gere­kiyor” ifadesini kullandı.

OKS ile sağlanamayan farkındalık TES ile oluşacak

Kuruca, 2025 yılında makroekonomik düzeyde­ki pozitif gelişmelerin, birey­sel emeklilik fonları üzerin­de olumlu bir etkisi olacağına inandıklarını vurgulayarak, “Bunun yanında, bireysel emeklilik sisteminin büyü­mesini destekleyecek düzen­lemelerin ön planda olmasını bekliyoruz. TES gibi yeni dü­zenlemelerle sektörümüzün daha da büyüyeceğini öngörü­yoruz.

Bu noktada Otomatik Katılım Sistemi’nde (OKS) yeterince sağlanamayan far­kındalığın TES’le oluşturul­ması büyük önem taşıyor. Bu farkındalığı sağlamak için özellikle işverenlerin ve bi­reylerin finansal okuryazar­lığının artırılması ve fon da­nışmanlığı hizmetlerinin geliştirilmesi gerekiyor. Önü­müzdeki dönemde sektörün gelişimi açısından bu konula­ra odaklanılacağını düşünü­yoruz” diye konuştu.

Engelsiz dijital deneyim sunuyor

Güçlü bir performans göste­ren geniş fon yelpazesi ve fon danışmanlığı hizmetleriyle müşterilerinin birikim ve ko­ruma ihtiyaçlarında daima yanlarında olduklarını söyle­yen AgeSA Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Fırat Kuruca, “Sektörün en geniş direkt sa­tış kanalıyla, Akbank ile kök­lü Bankasürans işbirliğimizle, geniş acente ağımızla ve özel müşteriler ekiplerimizle onla­ra birebir danışmanlık sunu­yoruz. Ayrıca, AgeSA Mobil uy­gulamamızla da müşterileri­mizin ihtiyaçlarını dijitalden hızlı ve kolayca karşılıyoruz. Mobil uygulamamız üzerinden sunduğumuz FonPro hizmeti­mizle müşterilerimiz, tercihle­rine göre fonlarını portföy yö­netimi uzmanlarımıza emanet edebilir, tavsiye alabilir veya kendileri yönetebilirler” dedi.

Kuruca, müşteri odaklılık ve kapsayıcılık anlayışı doğ­rultusunda sundukları bu hiz­metlerin erişimini kolaylaştı­ran süreçler de tasarladıkları­nı anlatarak, şunları söyledi: “Engelsiz bir dijital deneyim sunmak amacıyla önemli ye­niliklere imza atıyoruz. Gör­me engelli müşterilerimize sunduğumuz hizmetlerin ar­dından, işitme engelli müşte­rilerimize yönelik sektörde bir ilk olan görüntülü görüş­me hizmetini başlattık. Age­SA Mobil üzerinden sunulan bu özellik sayesinde işitme engelli müşterilerimiz, tüm sigortacılık işlemlerini kolay­ca gerçekleştirebilir, öneri, ta­lep ve şikâyetlerini işaret di­liyle bize iletebilirler.”

Prim üretiminde %98’lik büyüme

AgeSA olarak, 2024 yılında sigorta bilincinin artmasına ve sektörün gelişimine öncülük ederken, çoklu ve farklılaşan dağıtım kanalları modeliyle üretimi artırarak sektördeki öncü konumlarını pekiştirdiklerine dikkat çeken Kuruca, “Üçüncü çeyrekte BES fon büyüklüğümüzü yüzde 78 oranında artırarak 209 milyar TL’ye ulaştık ve fon büyüklüğünde sektörün zirvesinde yer aldık. Ayrıca, geçen yıla kıyasla yüzde 98 büyüyerek 10,3 milyar TL prim üretimine ulaştık.

Hayat Sigortası pazarındaki liderliğimizi yüzde 14,4 pazar payıyla sürdürürken, son 5 yıldır elde ettiğimiz istikrarlı büyümeyi devam ettirdik. 2025›te de güçlü teknolojik altyapımız ve müşteri odaklı çözümlerimizle sektördeki liderliğimizi pekiştirirken, tüm paydaşlarımıza değer sunmaya ve büyümeye devam edeceğiz. Dijitalleşme ve sürdürülebilirlik alanındaki atılımlarımızı da hız kesmeden sürdüreceğiz” dedi.